Kaspersky’nin Teknolojide Kadın (Women in Tech) raporuna göre, teknoloji alanında çalışan kadınların yarısının COVID-19’un etkilerinin kariyerlerindeki ilerlemeyi geciktirdiğini düşünürken, bir o kadarı ihtiyaç duyulan cinsiyet eşitliğinin uzaktan çalışma yoluyla elde edilebileceğine inanıyor. Karantina koşulları BT pozisyonlarında cinsiyet eşitliği fırsatını hızlandırsa da devam eden sosyal önyargılar bu potansiyel atılımı engelliyor.
Sokağa çıkma yasağının genel olarak toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesinde olumlu bir değişikliğe yol açacağı tahmin ediliyordu. Çalışma koşullarının sosyal ve aile ortamı perspektifinde dengelenmesiyle, kadınlara dair kariyer konusunda uzun süredir devam eden önyargı ve klişelerin ortadan kalkacağı düşünülüyordu. COVID etkisi şirketleri bir gecede hızlandırarak bu yeni norma uymaya zorlarken, bu durumun genel endüstri zihniyeti açısından ileriye yönelik olumlu yansımaları da oldu.
Kaspersky’nin “Kadınların teknolojideki dönüşümünü anlamak” başlıklı yeni Teknolojide Kadın (Women in Tech) raporu, teknoloji endüstrisinde çalışan kadınların neredeyse üçte birinin evde çalışmayı ofiste çalışmaya tercih ettiğini gösterdi. Benzer bir oranda katılımcı evden çalışırken daha verimli çalıştıklarını bildiriyor. %33’e varan oranda kadın, ofiste çalışmadıklarında daha fazla özerkliğe sahip olduklarını ifade ediyor.
Bununla birlikte rapordaki diğer istatistikler, “evden çalışma” dinamiğinde teknoloji alanında çalışan kadınlar için uzaktan çalışma potansiyelinin diğer alanlardaki sosyal ilerlemeyle tam olarak eşleşmediğini vurguluyor. Teknoloji alanında çalışan kadınların neredeyse yarısı, Mart 2020’den bu yana iş ve aile hayatını dengelemek için mücadele ediyor. Bu en çok Latin Amerika’da belirgin olsa da dünya çapında tutarlı bir trend.
Daha derine indikçe bu dengesizliğin nedenleri daha net hale geliyor. Kadın katılımcılara üretkenliği veya işte ilerlemeyi engelleyen günlük işlevler sorulduğunda, erkeklerin %47’sine kıyasla kadınların %60’ı evde temizliğin çoğunu yaptıklarını, %63’ünün evin sorumluluğunu üstlendiğini söylüyor. Ayrıca erkeklerin %52’si, kadınların %54’ü aileye bakmak için çalışma saatlerini erkek partnerlerinden daha fazla uyarlamak zorunda kalmışlar. Sonuç olarak kadınların %50’si COVID-19’un etkilerinin genel kariyer ilerlemelerini geliştirmek yerine geciktirdiğine inanıyor.
Ada’s List Profesyonel Kadın Ağının Önde Gelen Üyesi ve BIOVIA Bilimsel Müşteri Desteği Başkanı Dr. Patricia Gestoso şunları söylüyor: “Salgının etkisi kadınlar için büyük ölçüde farklıydı. Bazıları evden çalışmanın getirdiği esnekliği ve işe gidip gelme zorunluluğu olmamasını takdir ederken, diğerleri tükenmişliğin eşiğine geldiğini söyledi. Şirketlerin, bakım sorumlulukları olan çalışanları desteklemek için yöneticilerinin stratejileriyle uyumlu olmasını sağlamaları çok önemli. Pandeminin hızlandırdığı diğer önemli trend, aynı organizasyon içinde uzak ve hibrit çalışanların bir arada bulunması oldu. Ofislerde çalışan üst yönetime daha az erişim yaşayabilecekleri için bu, uzaktan çalışan kadınlar için bir zorluk olabilir. Terfilere yol açan türden esnek görevler için değerlendirilme şanslarını azaltabilir. İşverenlerin bu dezavantajların bilincinde olması ve bunları en aza indirecek şekilde plan yapması gerekiyor.”
Bu sosyal eşitsizlik örnekleri teknolojiye özgü olmasa da kadınların geçen yılki uzaktan çalışmaya geçişten yararlanmasını engelleyen önemli bir engele işaret ediyor. Teknoloji sektöründeki kadınların %41’i, erkeklerin %34’üne kıyasla eşit bir çalışma ortamının kariyer gelişimi için en iyisi olacağına inanıyor. %46’sı uzaktan çalışmanın bu eşitliği sağlamanın en uygun yolu olduğunu düşünüyor. Teknoloji sektörü, sosyal klişelerin önümüzdeki aylarda ve yıllarda bu olaylar zincirini mümkün kılacağı umuduyla bu cesaret verici ivmeden yararlanmalı.
Ada’s List’in Kurucu Ortağı ve CEO’su Merici Vinton şunları ekliyor: “Şirketlerin hem kültür hem de politika yoluyla, her iki cinsiyetten çalışan ebeveynlere COVID sırasında ve sonrasında ihtiyaç duydukları esnekliği sağlayacaklarının işaretini vermesi gerekiyor. Temsil önemlidir. Kadınların liderlik ekiplerinde yer alması, çoğunluğun kadın olduğu ekipler ve görüşmelerde kadınların olması, şirketlerinde kadınlara yer olduğunu gösterir. Birçok başarılı şirketin size meydan okuyabilecek, sizi ileriye taşıyabilecek kadın örgütleriyle ortak olduğunu görüyoruz. Bu ayrıca çalışanlarınız için dışarıdan ilham da sağlıyor.”
Kaspersky Global Satış Ağı Başkan Yardımcısı Evgeniya Naumova, şu yorumlarda bulunuyor: “Teknoloji alanı liderliği ele alarak kadınlar için daha esnek ve dengeli bir ortam sağlarsa, bu durum daha hızlı bir norm haline gelecek. Bunun sosyal dinamiklerde bir değişikliği tetikleme olasılığı daha yüksek. Her zaman olduğu gibi durum bir gecede değişmeyecek, ancak kadınların bu çalışma şeklini haklı olarak talep etme konusunda kendilerini daha güçlü hissettiklerine dair işaretler var. İleriye dönük olarak endüstri el birliğiyle bu ivmeyi geliştirmeli, geçen yılki esnek çalışmaya geçişin olumlu yanlarını almalı ve bunun sonucunda daha geniş bir sosyal değişim için katalizör rolünü üstlenmeliyiz.”
Kadınların teknolojideki dönüşümünü anlamak raporunun tamamını Kaspersky web sitesinde bulabilirsiniz.
Metodoloji
Kaspersky, Kasım-Aralık 2020 arasında 19 küresel pazarda teknoloji veya BT rollerinde çalışan kadın ve erkekler arasında araştırma yapması için Arlington Research’ü görevlendirdi. Anket insanların sektördeki cinsiyet farklılıklarına ilişkin algılarını, teknoloji ve bilişim sektörlerinde her iki cinsiyet arasında kariyer yapmanın önündeki engelleri, kadın ve erkekleri bu sektörlerde kariyer geliştirmeye neyin motive ettiğini ve COVID-19 pandemisinin etkilerini araştırdı.