Nöbetçi Eczaneler
Erzurumlu Hekimler Filistin’e Destek Yürüyüşlerine Devam Ediyor
Geçtiniz hafta 42 ilde aynı gün yürüyüş düzenleyen hekimler bugün Erzurum’da sessiz yürüyüşlerine devam etti. Grup adına basın açıklamasını okuyan Dr. Sümeyye Kocaaslan şu ifadelere yer verdi :
Hekimler ve sağlık çalışanları olarak Filistin’e ses olabilmek için burada toplanmış bulunuyoruz.Filistinde yıllardır sistematik bir zulüm ve işgal yapılmaktadır.
Sizlere konuşmamı İsrail’in 7 ekimden sonraki barbar saldırılarını anlatmadan önce bu konuda ilk hatırladığım,İsrail’e nefretim ve yıllarca unutamadığım görüntüyü 7 yaşındayken TV’da “İsrail askerlerinin eş zamanlı olarak yakaladıkları Filistinli çocukların kollarını taş ile kırmalarıydı.Çocukların çaresizce ağlamaları ve bu zulüm karşısında dünyanın sessizliği beni ta o zamanlardan FİLİSTİN halkının koruyucusu ve savunucusu yapmıştı..Nasıl olmuştu da gaspçı bir örgüt,Filistin halkının topraklarına göz koyarak kendisini bir devlet olarak kabul ettirmiş ve burada yıllarca Filistin halkına akıl almaz işkenceler yaparak her yönden onların en doğal hukuki haklarını ellerinden almıştı..Halbuki her sene insan haklarından,kadın haklarından,çocuk haklarından dem vuruluyordu.O zaman batının söylediği bu haklar orta doğuda geçerliliğini kaybediyordu.
Neden savaş bombalarından dolayı binlerce çocuğun parçalanmış bedenlerini görmek karşısında çaresiziz.Neden hamile bir kadın iki çocuğunun yanında İsrail askeri tarafından karnındaki bebeği ile birçok yerinden bıçaklanarak öldürülsün ve İsrail askeri elini kolunu sallayarak gitsin ve hiçbir yaptırımı olmasın.Nitekim Allahu Teala kutsal kitabımız K.Kerimde “bir cana kıyan veya yeryüzünde fesat çıkarmaya karşılık olması dışında,kim bir kimseyi öldürürse bütün insanları öldürmüş gibi olur,kim de bir canı kurtarırsa bütün insanların hayatını kurtarmış gibi olur”der .Bizler hekimler ve sağlık çalışanları olarak hastanelerde insanların canlarını kurtarmak için bütün imkanları kullanırken bu ve bunun gibi İsrail askerleri sivil savunmasız insanları acımasızca katlediyor.Yine korkudan titreyen ve yetim çocuklarının sayısı her an artıyor.Bu çocukların en temel yaşam hakları,barınma ,temiz suya ulaşım,sağlık hizmetine ulaşma ve eğitim hakları ellerinden alınıyor. Ölen çocukların haddi hesabı yok iken yaşayan çocukların bu travma ile nasıl hayatlarını devam ettirecekleri meçhul..Aynı şekilde güvenli bölge denilen yerlerde Filistinli erkeklerin ailelerinden koparılıp,toplu olarak elbiselerinin çıkarılması, şu soğuk kış günlerinde çıplak bir şekilde araçlara bindirilmesi ve nereye götürüldükleri ve akibetleri hakkında hiçbir bilginin olmaması insanı derinden üzüyor ve yaralıyor..Ve yine binlerce sivil Filistinli yıllardır hijyen ve sağlık açısından uygun olmayan İsrail hapishanelerinde ömürlerini geçirirken bizler gözlerimiz ve kulaklarımız kapalı bir şekilde daha nasıl iyi yaşarız onun derdindeyiz.Onlarında en az bizim kadar iyi bir yaşama,sıcak bir aile ortamında ,huzurlu güvenli bir ülkede yaşama hakları var.En doğal hakları olan İNSAN GİBİ YAŞAMA HAKKINI kimse onların elinden alamaz..
Bu zulüm sadece 7 ekimden bu yana sürmüyor 75 yıl artı 81 gündür bu zulüm devam ediyor.Sadece 7 ekimden sonra tüm dünya SİYONİST İSRAİL’in nasıl bir topluluk olduğunu anladı.
Gazzede gün geçmiyor ki İnsanlık dramı yaşanmasın,vicdanlarımızı derinden yaralayan katliamlar olmasın.
Gazze’de geçtiğimiz hafta itibariyle 283 sağlık çalışanı öldürüldü,7 ekimden bu yana da 24 hastane bombalandı,100 den fazla ambulans yaralıları taşırken saldırıya uğradı.Gazzedeki sağlık tesislerine toplamda 212 saldırı düzenlendi,İsrail tarafından onlarca doktor tutuklandı ve hiç kimse onların nerede olduğunu bilmemektedir.
Hekimler ve sağlık çalışanları olarak Siyonist İsrail rejiminin saldırılarına karşı tepki göstermeye,Gazzedeki sivillerin,çocukların,kadınların,hastaların ve meslekdaşlarımızın hayatlarının korunması adına mesleğimize yakışır bir duruş ortaya koymaya kararlıyız.Biz hekimler ve sağlık çalışanları olarak sağlık bakanlığına sesleniyoruz.Ve diyoruz ki ,İsraile destek veren firmaların ilaçlarını,tıbbi malzemelerini ve gıda ürünlerini istemiyoruz.
Bugün Ankara’dan İstanbul’a ,İzmirden Konya’ya,Sakarya’dan Çorum’a, Malatya’dan Erzurum’a 42 ilde eş zamanlı olarak bu basın toplantımızı gerçekleştirmekteyiz..Başta dünya sağlık örgütü olmak üzere tüm dünyadaki hekim,sağlık çalışanları ve vicdanlı insanları Filistinde insanlık aleyhine alenen işlenen suçlara karşı tavır almaya ve mazlum Filistin halkıyla dayanışmaya çağırıyoruz..Yaşanan zulümlere karşı tepkimizi her şekilde göstermeye kararlıyız.
Erzurum’da çalışan doktor ve sağlık çalışanları olarak,saldırılarda hayatlarını kaybeden bütün Filistinli şehit kardeşlerimize Allahtan rahmet,yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz.Her ne gerekçe olursa olsun uluslar arası hukukun hiçe sayılıp Gazze’nin bir açık hava hapishanesine çevrilmesini ,savaş hukukunun çiğnenerek ,sivil insanların üzerine tonlarca bomba yağdırılmasını kabul etmiyoruz.Binlerce sivil Filistinliyi katleden,yüzbinlercesini yurdundan eden İsrailin katliamlarına ve insan hakları ihlallerine sessiz kalmayacağımızı ilan ediyoruz.
Son olarak Hekimler ve sağlık çalışanları olarak diyoruz ki
Kanıksamayacağız
Normalleştirmeyeceğiz
Sindirilmeyeceğiz
Sabırla ve azimle hekimler olarak zulme karşı dur! diye haykıracağız..
Basın açıklamasının ardından Erzurum İl Müftüsü Rüstem Can’ın yaptığı dua ile program buldu. 
