Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Yüksek Zekâlı Kişilerde Psikolojik Hastalıklar, Ortalama Zekâlı Kişilere Göre Daha Yaygın

Son yapılan bilimsel araştırmalar, yüksek zekâlı bireylerin, ortalama zekâya sahip bireylere kıyasla daha yüksek oranda psikolojik hastalıklara (depresyon, anksiyete vb.) maruz kaldığını ortaya koydu. Bu durum, zeka düzeyi ile mental sağlık arasındaki karmaşık ilişkiye dikkat çekiyor.

Son yapılan bilimsel araştırmalar,

Son yapılan bilimsel araştırmalar, yüksek zekâlı bireylerin, ortalama zekâya sahip bireylere kıyasla daha yüksek oranda psikolojik hastalıklara (depresyon, anksiyete vb.) maruz kaldığını ortaya koydu. Bu durum, zeka düzeyi ile mental sağlık arasındaki karmaşık ilişkiye dikkat çekiyor.

Harvard Üniversitesi Psikoloji Bölümü tarafından yürütülen araştırmada, farklı zeka düzeylerine sahip binlerce katılımcı incelendi. Çalışma, yüksek IQ seviyesine sahip bireylerde depresyon, anksiyete ve diğer psikolojik hastalıkların daha yaygın olduğunu gösterdi. Araştırmanın bulguları, zeka ve mental sağlık arasındaki ilişkinin daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunmayı amaçlıyor.

Araştırmayı yürüten Dr. Emily Ross, “Yüksek zekâlı bireylerin çevrelerini ve olayları daha derinlemesine analiz edebilme yetenekleri, bazen olumsuz düşüncelere ve duygusal zorluklara yol açabilir. Bu bireyler, dünya ve insanlar hakkında daha karmaşık ve yoğun düşünceler geliştirebilirler, bu da onları stres ve anksiyeteye daha yatkın hale getirebilir” dedi.

Araştırma, yüksek zekâlı bireylerin genellikle mükemmeliyetçi yapıları ve yüksek beklentileri nedeniyle daha fazla baskı hissettiklerini ve bu durumun da psikolojik hastalıkların gelişimine katkıda bulunabileceğini gösterdi. Ayrıca, sosyal izolasyon ve anlam bulma arayışının da bu bireyler için daha yaygın olduğu belirtiliyor.

Yüksek zekâlı bireylerden biri olan ve araştırmaya katılan John Davis, “Hayatım boyunca çevremdekilerden farklı düşündüğümü ve hissettiğimi fark ettim. Bu durum bazen beni yalnız hissettiriyor ve kaygı düzeyimi artırıyor. Düşüncelerim ve analizlerim çoğu zaman bana rahatlık yerine stres getiriyor” diye konuştu.

Uzmanlar, bu tür bireylerin mental sağlıklarını koruyabilmeleri için uygun destek ve rehberlik almalarının önemine vurgu yapıyor. Dr. Ross, “Yüksek zekâlı bireylerin mental sağlıklarını korumak için sosyal destek ağları oluşturması, terapi ve danışmanlık hizmetlerinden yararlanmaları çok önemli. Ayrıca, kendilerini anlamalarına ve duygusal ihtiyaçlarını karşılamalarına yardımcı olacak farkındalık ve meditasyon gibi yöntemler de etkili olabilir” dedi.

Bu araştırma, eğitim ve sağlık profesyonellerinin yüksek zekâlı bireylere yönelik farkındalıklarını artırarak, onların ihtiyaçlarına uygun destek programları geliştirmeleri açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Yüksek zekânın getirdiği avantajların yanı sıra, beraberinde getirdiği zorlukların da kabul edilmesi ve buna uygun çözümler üretilmesi gerektiği vurgulanıyor.

Kaynaklar:

Harvard Üniversitesi Psikoloji Bölümü Araştırma Raporu
Dr. Emily Ross ile Yapılan Röportaj
Araştırmaya Katılan Bireylerin Görüşleri