Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Muş Mv Sümeyye Boz- Kanunla İhtilaflı Olan Çocuklara ilişkin Araştırma önergesi

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve ilgili raporlar, 2023 yılı itibariyle kanunla ihtilaflı olan
çocukların sayısında ciddi bir artış olduğunu göstermektedir. Özellikle 15-17 yaş aralığındaki
çocukların suça sürüklenme oranlarının önemli ölçüde arttığı ve bu çocukların sıklıkla fiziksel
saldırı gibi ciddi suçlara karıştığı rapor edilmektedir. Kanunla ihtilaflı olan çocukların
genellikle sosyoekonomik zorluklar, aile yapısındaki bozulmalar, eğitimden uzaklaşma gibi
çeşitli sebeplerle bu duruma düştükleri anlaşılmaktadır.
Bu bağlamda, kanunla ihtilaflı olan çocukların artan oranlarının nedenlerinin derinlemesine
araştırılması, çocukların korunmasına yönelik mevcut politikaların etkinliğinin
değerlendirilmesi, yeni stratejilerin geliştirilmesi ve toplumsal rehabilitasyon süreçlerinin
gözden geçirilmesi amacıyla Anayasa’nın 98’inci, İçtüzüğün 104 ve 105’inci maddeleri
uyarınca Meclis Araştırma Komisyon’un kurulması hususunda:
Gereğini arz ve teklif ederim.

Sümeyye BOZ
Muş Milletvekili

GEREKÇE

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileri ve 2023 yılına ait raporlar, kanunla ihtilaflı olan
çocuk sayısındaki ciddi ve endişe verici artışı açıkça ortaya koymaktadır. Son 14 yıl içinde,
kanunla ihtilaflı olan çocuk sayısı neredeyse iki katına çıkarak 83 bin 393’ten 178 bin 834’e
yükselmiştir. 2023 yılı itibarıyla, güvenlik birimlerine gelen veya getirilen çocukların karıştığı
olay sayısı 537 bin 583'e ulaşmış, bu olayların 178 bin 834'ü kanunlarda suç olarak
tanımlanan fiilleri işledikleri iddiasıyla kanunla ihtilaflı olma kapsamında değerlendirilmiştir.
Bu çocukların %39,8’i yaralama, %20,8’i hırsızlık, %7,7’si pasaport kanununa muhalefet,
%4,9’u uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak, satmak veya satın almak, %4’ü ise tehdit
suçlarıyla suçlanmıştır.

Bu dramatik artış, yalnızca sayısal bir büyüme değil, aynı zamanda çocukların suça
sürüklenme nedenlerinin daha karmaşık ve çeşitli hale geldiğini göstermektedir. Örneğin,
2014 yılında 45 bin 211 olan yaralama olayına karışan çocuk sayısı, 2023 yılına gelindiğinde
71 bin 244’e çıkmıştır. Benzer şekilde, hırsızlık suçu isnat edilen çocukların sayısı 2014
yılında 30 bin 498 iken, 2023 yılında 37 bin 233’e yükselmiştir. Uyuşturucu veya uyarıcı
madde kullanmak, sürekli bir artış olduğunu ortaya koymaktadır. 2010 yılında 83 bin 393
olan kanunla ihtilaflı olan çocuk sayısı satmak veya satın almak suçlarına karışan çocuk sayısı
ise 2023 yılında 8 bin 752 olarak kaydedilmiştir. Bu veriler, çocukların suça sürüklenme
eğilimlerinin ciddi bir halk sağlığı sorunu ve aynı zamanda hem yurttaşlar hem de çocuklar
açısından bir güvenlik problemi haline geldiğini göstermektedir.

Suça sürüklenen çocuk sayısı 2023 itibarıyla 178 bin 834’e ulaşmıştır. Ancak bu artışın
nedenleri, sosyoekonomik koşullar, aile yapısındaki bozulmalar, eğitime erişim eksiklikleri ve
sosyal çevrenin olumsuz etkileri gibi birçok TÜİK verileri, 2010’dan 2024’e kadar geçen
sürede kanunla ihtilaflı olan çocuk sayısında, 2012 yılında 100 bin 831’e, 2015 yılında 133
bin 662’ye ve 2023 yılı faktörle bağlantılı olabilir.

Özellikle son yıllarda çocuklar arasında yaygınlaşan yaralama ve hırsızlık gibi suç türlerinin
artması, çocukların korunması ve rehabilitasyonu için mevcut politikaların yetersiz olduğunu
işaret etmektedir. Mevcut politikaların etkinliği sorgulanmakta olup, bu çocukları kanunla
ihtilaflı hale getiren temel nedenlerin derinlemesine araştırılması gerekmektedir.
Sosyoekonomik ve ailevi faktörlerin yanı sıra, bu çocukların maruz kaldığı ihmal, istismar ve
şiddet olaylarının da kanunla ihtilaflı hale gelme üzerinde önemli etkileri olduğu
bilinmektedir.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinin yanı sıra, çeşitli sivil toplum kuruluşlarının
hazırladığı raporlar, cezaevlerinde bulunan kanunla ihtilaflı olan çocukların karşılaştıkları
zorlu koşullara ve bu koşulların çocukların kanunla daha fazla ihtilaflı hale gelmelerine neden
olduğuna işaret etmektedir. Cezaevinde bulunan çocukların, özellikle akran ve gardiyan
şiddetine maruz kaldıkları ve ıslah evi özellikleri taşımayan bu ortamlarda rehabilitasyon
yerine daha fazla suça yönelimli hale geldikleri gözlemlenmiştir.

Cezaevindeki olumsuz deneyimlerin, çocukları "kriminal" bireyler olarak topluma geri
dönmeye zorladığı ve bu durumun, kanunla ihtilaflı olan çocukların sayısını artırabileceği
ciddi bir halk sağlığı ve güvenlik sorunu olarak karşımıza çıkmaktadır. Ayrıca, cezaevinde
çocukların eğitime erişimlerinin kısıtlandığı, bunun yerine ağır işlerde çalıştırılarak
işçileştirildikleri belirtilmektedir. Bu tür uygulamaların, çocukların toplumsal üretim
süreçlerine katılmasını engelleyerek bireysel ve toplumsal gelişimlerini olumsuz yönde
etkilediği rapor edilmektedir.

Bu bağlamda, kanunla ihtilaflı olan çocukların sayısındaki artışın nedenlerini derinlemesine
incelemek, mevcut politikaların etkinliğini değerlendirmek ve çocukların suça sürüklenmesini
önlemeye yönelik yeni stratejiler geliştirmek amacıyla bir Meclis Araştırması açılması
elzemdir. Bu araştırma, çocukların suça itilmesini önlemek ve kanunla ihtilaflı olan çocukları
topluma kazandırmak için gerekli yasal ve idari düzenlemelerin hayata geçirilmesini
sağlayacaktır. Çocukların geleceğini güvence altına almak adına atılacak bu adım, toplumun
her kesiminde olumlu etkiler yaratacak ve çocukların sağlıklı bireyler olarak yetişmelerine
katkıda bulunacaktır.