Bu yılki kazı sezonunda, kırmızı renkli steril bir toprağa gömülü olarak bulunan bezekli taş kaplar, tabaklar, batonlar ve boncuklar gibi değerli eserler gün ışığına çıkarıldı. Yapılan kazılarda ortaya çıkan bu eserler, yaklaşık 12 bin yıl öncesine ait kültürel zenginlikleri gözler önüne seriyor.
Arkeologlar, kazı alanında kurt çeneleri, leopar, akbaba ve tilki kemikleri gibi hayvan kalıntıları ile minyatür hayvan heykelcikleri buldu. Bu buluntular, Neolitik Dönem’de yaşayan insanların doğa ile olan ilişkisini, hayvanlara duydukları saygıyı ve sembolizmi ortaya koyuyor. Ayrıca, kazı alanında açığa çıkarılan ocak yerleri, zemine yerleştirilmiş yaban sığırı kafatasları ve özellikle dikkat çeken leopar heykeli, Karahantepe’de bulunan kamusal yapı kompleksinin parçaları olarak değerlendiriliyor.
Karahantepe’de elde edilen bulgular, Dünya Neolitik Kongresi’nde arkeoloji dünyasıyla paylaşılacak. Kongre için Şanlıurfa’ya gelen birçok yerli ve yabancı uzman, Karahantepe’deki bu zenginliklerin tanıtımına tanıklık edecek. Uzmanlar, Karahantepe’deki buluntuların, Neolitik Çağ insanlarının kültürel hayatı, ritüelleri ve toplumsal yapıları hakkında daha derin bilgiler sunduğunu ifade ediyor.
Geçmişin sırlarına ışık tutan Karahantepe kazıları, Neolitik dönemin benzersiz bir kültürel haritasını gözler önüne sererken, bu değerli keşiflerin arkeoloji dünyasında büyük yankı uyandırması bekleniyor. Kazılar hız kesmeden devam ederken, Karahantepe’deki bu gizemli tarihin daha fazla sır açığa çıkarması umut ediliyor.
HATİCE HÖKELEKLİ / Ankara