Emine Erdoğan, Gazze’yi “çocuk mezarlığı” olarak tanımlayan Birleşmiş Milletler Çocuk Fonu’nun açıklamalarını hatırlatarak, bölgedeki insanlık dışı koşulların 431 gündür devam ettiğini vurguladı. Gazze’de masum sivillerin hedef alındığını ifade eden Erdoğan, “İnsan hakları, sadece kağıt üzerinde değil, eylemlerimizde, duruşumuzda ve sesimizde anlam bulur” diyerek uluslararası toplumun somut adımlar atması gerektiğinin altını çizdi.
Erdoğan, insanlığın en temel hakkı olan yaşam hakkının Gazze’de büyük bir tehdit altında olduğunu belirtirken, “Bu düzende hak ve hukuk kavramları içi boş birer söze dönüşmüş durumda. Ancak ortak gücümüzü etkili bir eyleme dönüştürerek karanlığı dağıtabiliriz” ifadelerini kullandı.
Dünya İnsan Hakları Günü’nün gerçek anlamını kazanması için herkesin duyarlılık göstermesi gerektiğini vurgulayan Emine Erdoğan, aksi halde bugünün, insanlık tarihine kara bir leke olarak kazınacağını söyledi. Erdoğan’ın çağrısı, sosyal medyada geniş yankı bulurken, insan haklarına dair evrensel değerlerin korunması için uluslararası dayanışmanın gerekliliği bir kez daha gündeme geldi.
Türkiye’nin bölgedeki insani yardımları ve hak savunuculuğuyla öne çıktığı bu süreçte, Erdoğan’ın mesajı, mazlumların sesi olma yolunda güçlü bir duruş olarak değerlendirildi.