Kızılcahamam Hocalı Özel Anıt Müzesi’nde yapılan programa; İmza Törenine Azerbaycan Büyükelçisi Hazar İbrahim, Hocalı Valisi Şahmar Usubov, AK Parti Ankara Milletvekili Prof.Dr.Emrullah İşler, Kızılcahamam Kaymakamı Can Aksoy, Kızılcahamam Belediye Başkanı Süleyman Acar, Belediye Başkan Yardımcısı Yılmaz Özbek, Ak Parti Kızılcahamam İlçe Başkanı Ahmet Barun, MHP Kızılcahamam İlçe Başkanı Muzaffer Gökmen ve Meclis Üyeleri, kamu kurum kuruluşları müdürleri, STK Başkanları, mahalle muhtarları ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Hocalı Şehri’nde Ermeni zalimleri tarafından katledilen şehit soydaşlar için saygı duruşunda bulunulmasının ardından bir millet iki devlet Azerbaycan ve Türkiye’nin milli marşları okundu.
Anma programında açılış konuşmasını yapan Kızılcahamam Belediye Başkanı Süleyman Acar, Konuşmama başlamadan önce, 25 şubat tarihinde giren mübarek üç aylarımızı, yine dün itibariyle kutladığımız Regaip kandilimizi tebrik ediyorum. Tabii regaip kandilimizde dua ederken acı haberler aldık. Suriye’de İdlib’de şehitlerimiz var. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine, milletimize, Türk Dünyasına başsağlığı diliyorum.
Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ Bölgesi’ndeki Hocalı Kasabası’nda acımasızca katledilen 613 kardeşimizi unutmamak ve unutturmamak anılarını yaşatmak adına düzenlediğimiz anma törenine teşriflerinizden dolayıteşekkür ederim.
Türk tarihinin en acı hatıralarından biri olan Hocalı Katliamı’na, üzerinden 28 yıl geçmesine rağmen ülkemizde her zaman gerekli hassasiyet gösterildi. Devletimiz, Hükümetimiz ve Milletimiz her zaman kardeş Azerbaycan’ın yanında olduğunu gösterdi.
Ermeni lobileri yoğun faaliyetleriyle haince gerçekleştirilen böylesi acı bir olayı dünyaya unutturmaya çalışarak, işgal ettikleri Dağlık Karabağ bölgesini, burada yaptıkları saldırıyı, sıradan bir olay gibi göstermeye çalıştılar. Bizlerse bugün, Kardeş Ülke Azerbaycan’ın, soydaşlarımızın yanında olduğumuzu, Ermeni zulmünün karşısında bugüne kadar durduğumuz gibi, bundan sonra da duracağımızı tüm dünyaya göstermek için Hocalı Anıt Müzesi’nde bir kez daha toplandık.
Bununla birlikte gerçekleştirdiğimiz bu anma töreninin hemen öncesinde önemli bir olaya daha imza atmanın gururunu yaşıyorum. Bundan böyle Hocalı ve Kızılcahamam kardeş şehir oldu. Azerbaycan ve Türkiye’nin dillere destan kardeşliğini pekiştirmek, ayrıca yıllardır ilçemizde gerçekleştirilen bu törenleri bir nebze daha anlamlı kılmak adına büyük önem taşıdığını hissettiğim bu kardeşlik anlaşmasının Hem Hocalımıza, hem de Kızılcahamamımız’a hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.
Bizler Azerbaycanlı kardeşlerimizle birlikte, iki devlet, tek millet olarak acımızı ve sevincimizi birlikte yaşamaya devam ettikçe, Hocalı’da yaşanan katliamı ve katledilen şehitlerimizi unutmayacağız, unutturmayacağız!
Azerbaycan Büyükelçisi Hazar İbrahim yaptığı konuşmada katılımcıları selamlayarak sözlerine şöyle devam etti. Sayın Bakanım, Sayın Kaymakamım, Sayın Belediye Başkanım, Sayın Hocalı Valim, Hocalı Şehitlerimiz, değerli Kızılcahamamlılar. İlk önce başımız sağolsun. Bu gece, 33 şehit verdik. Allah onlara rahmet eylesin… Bütün yaralılara Allah’tan şifalar istiyoruz. Her zaman Azerbaycan’ın yanında Türkiye olduğu gibi, Azerbaycan da Türkiye’nin yanında olmuştur. Bundan sonra da böyle olacaktır. Cumhurbaşkanlarımız, bundan birkaç gün önce Bakü’den görüşürlerken, tüm dünyaya, özellikle de Azerbaycan topraklarını işgal etmiş ve Hocalı da katliam yapmış Ermenistan’a net mesajlar verdiler. Halklarımızın – kalpleri her zaman birlikte atmaktadır. Kızılcahamam ile Hocalı, sağolsun sayın belediye başkanımız ve sayın valimiz, kardeş oldular ve bu kardeşliğimiz ebedidir. Tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.
Hocalı Valisi Şahmar Usubov; Hepinizi kalbimle selamlıyorum bu tertiple bizim derdimizle sizin derdinizi bölüşüyoruz bugün şehit haberini duydum çok üzüldüm şehitlerimize rahmet diliyorum Miletlimizin başı saolsun dedi.
Bu hadiseleri biz anmalıyız demeliyiz gençlerimize ve uşaklarımıza anlatmalıyız böyle hadiseler bir daha yaşanmamasını diliyorum dedi.
Ankara Milletvekili Prof. Dr. Emrullah İşler; Dün yaşadığımız olay, hepimizi milletçe üzdü. İdlib’deki, Suriye’deki şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Milletimizin başı sağolsun. Yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Ve başka acılar yaşamamak temennisiyle, oradaki mücadelenin devam edeceğinin altını çizmekte fayda görüyorum. Bugün orada yapılan mücadele Türkiye’nin güvenlik mücadelesidir. Orada o mücadeleler yapıldığı için artık terör örgütü, Türkiye topraklarında faaliyet gösteremez hale geldi. Onun için Türkiye’nin güvenliği o uzak noktalardan başlıyor. O mücadelemizi de elbette ki ülke olarak, millet olarak yürüteceğiz. Ama dün verdiğimiz şehitlerin kanı da daha öncekilerde olduğu gibi, yerde kalmayacak, en ağır bir şekilde bu saldırıların intikamları da elbette ki alınacak. İnşaalah daha huzurlu yaşadığımız günlere kavuşmayı cenab – ı Hak’tan niyaz ediyorum.
Bugün burada 1992 yılında 26 Şubat’ta ermenilerin Hocalı’da yaptığı katliamdaki şehitlerimizi, oradaki kurbanlarımızı anıyoruz. Tabii Ermeniler sadece Hocalı’da değil, Karabağ’da da aynı şekilde bu katliamları yaptılar. Orada da işgalde bulundular. Ama bizim bu coğrafyadaki tarihimize baktığımızda, özellikle Osmanlı’nın son yıllarına baktığımızda, yıllarca beraber yaşadığımız Ermenilerin, “Millet – i Sadıka” dediğimiz Ermenilerin, bir takım emperyalist güçlerin onları kışkırtması neticesinde bu topraklarda da katliamlar yaptığını çok net bir şekilde biliyoruz. Ben hocalı şehitlerimize ve bugüne kadar vermiş olduğumuz bütün şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Bizim bu birlikteliği, daha da güçlendirerek devam etmemiz lazım. Ama başka katliamlarla karşı karşıya kalmamak için de bizim her alanda, Türkiye olarak da, Azerbaycan olarak da, özellikle savunma sanayii alanında çok daha güçlü olmamız lazım. Bunu gerçekleştirdiğimizde bu tür başka acıların yaşanmasını da engellemiş olacağız. Dün verdiğimiz İdlib’teki şehitlerimizi bir kez daha Allah’tan rahmet dileyerek anıyorum. Yaralılarımıza acil şifalar ve ailelerine sabırlar diliyorum, milletimize başsağlığı diliyorum. Tekrar hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyor, Allah’a emanet ediyorum.
Konuşmaların ardından katılımcılar Hocalı Özel Anıtına karanfil bırakıp, Hocalı Müzesi’ni ziyaret ederek program hatıra defterine yazılan anılar ile sona erdi.