GELECEK PARTİSİ BELEDİYE BAŞKAN ADAYI MURAT BOZKURT İLE RÖPORTAJ
GAZETECİ SİNAN İYİSON:
Sayın Başkan, biz sizi tanıyoruz ama Altındağlı vatandaşlarımızın sizi daha iyi tanıyabilmesi için kendinizi tanıtır mısınız? Nerelisiniz? Ne iş yapıyorsunuz? Kendinizi tanıtır mısınız?
ALTINDAĞ BELEDİYE BAŞKAN ADAYI MURAT BOZKURT:
Öncelikle çok teşekkür ediyorum bana bu imkânı verdiğiniz için. Kendimi şöyle tanıtmak isterim. Ben 20 Kasım 1977 yılında Çorum ili Sungurlu ilçesi Mehmet Ali Çiftliği köyünde doğdum. Tek öğretmenli köy okulunda okudum. İlkokul ve ortaokulu Sungurlu’da tamamladıktan sonra 1991 yılında lise eğitimimi tamamlamak üzere ailemle birlikte Ankara’nın Altındağ ilçesinin Ulubey Mahallesi’ne taşındık ve 1991 yılında itibaren Altındağ’da ikamet etmeye başladık. Akabinde lise ve üniversite eğitimimi Ankara’da tamamladıktan sonra mali müşavir olarak Kızılay’daki ofisimde mali müşavirlik hizmeti vermeye başladım. Halen de mesleğimde aktif olarak faaliyetime devam ediyorum.
SİYASİ HAYATIM
Bu noktada kendimi kısaca bu şekilde arz ettikten sonra Siyasi anlamda da kendimi şöyle tanıtmak isterim;Aslında ben kendimi siyaset dışı olarak tanımlıyorum. Çünkü ben siyaset baronu değilim. Ben halkım. Dolayısıyla bu noktada aslında Altındağ Belediyesi’ne aday olan ben değilim. Halkımız. Sefil halkımız, yoksul halkımız, sefalet içinde yaşayan halkımız. Ben sadece onların bir temsilcisiyim. Dolayısıyla bu seçim kampanyası boyunca benim vermiş olduğum mücadele aslında kendim için vermiş olduğum bir mücadele değil. Ben bu seçimi artık siyaset baronları değil halk kazansın istiyorum. Yoksul halk, fakir halk, işsiz gençlerimiz kazansın istiyorum. Onlar kazansın ki ben de onları temsilen onların adına onlar için hizmetkar olayım istiyorum. Ben bu yola çıkarken Peygamber Efendimizin buyurduğu gibi insanların en hayırlısı insanlara en çok faydalı olandır. Düsturuyla. İnsanların en yücesi başkalarının ızdırabını sinesinde taşıyanlardır. Felsefesiyle yola çıktım.
Tabi bu yol zor bir yol ama biz zor ama mümkün diyoruz. Çünkü başarılı insanlar zor ama mümkün derler. Biz başaracağız ve korkmuyoruz hiç kimseden. Kimseyi de kendimize rakip olarak görmüyoruz. Ha, başımıza gelecekleri de çok iyi biliyoruz. Birtakım engellemelerle karşı karşıyayız seçim kampanyası boyunca ve bu devam edecek gibi de görünüyor. Ancak bu yolda yürürken karşımıza ne engeller çıkarsa çıksın ne zorluklar çıkarsa çıksın ne dikenli yollar çıkarsa çıksın, bunlar hiçbir zaman gözümüzü korkutmayacak, ümidimizi kırmayacak.
31 Mart 2024 yerel seçimlere doğru giderken her ne kadar merkezi yönetimin yerel yönetimleri tehdit etmiş olduğu bir dönemde geçiyor olsak da ben Murat Bozkurt olarak 31 Mart yerel seçimlerinde ümitliyim. 31 Mart yerel seçimlerini kazanacağımı olan inancım tamdır. Çünkü son yerel seçimlere baktığımız zaman AKP’nin oylarında bir erime olmuştur. AKP kan kaybediyor. Son yerel seçimlerde AKP ile muhalefet arasındaki oy farkı 50 bine kadar düşmüştür. Gelecek Partisi bu dönemde yükselişe geçmiştir. Ve 31 Mart yerel seçimlerinde Gelecek Partisi adayı Murat Bozkurt inşallah Allah’ın izniyle gelecek diyorum.
GAZETECİ SİNAN İYİSON:
Biz de size bu yolda başarılar diliyoruz Sayın Başkan. Mali müşavir olarak iş hayatında bulunuyordunuz. Bu da sizi bir ekonomist yapar.
MESLEĞİM BENİM İÇİN BİR AVANTAJ
MURAT BOZKURT:
Tabii ki. Şimdi bugün mali müşavir demek ekonominin kalbi demek, çünkü mali müşavirler bu gün ekonominin nabzını en iyi tutan iktisatçılardır, ekonomistlerdir. Çünkü sürekli güncel ekonomik gelişmeleri, güncel verileri anbean takip eden bir meslek örgütüdür. Bu benim için bir avantaj. Çünkü bugün baktığımız zaman birçok belediyemizin bütçesinde maalesef gelir gider denkliği sağlanamamış görünüyor. Yani bütçe sürekli açık vermektedir. Bütçenin açık vermesi demek şu demektir.
ALTYAPI SORUNU
Kaynakların etkin ve verimli bir şekilde kullanılmaması ya da mali disiplinin olmaması. Kaynaklar etkin ve verimli bir şekilde kullanmadığı zaman israfa sebebiyet olur. Mesela bugün Altındağ Belediyesi’nin en önemli problemlerinden bir tanesi altyapı sorunudur. Neden altyapı sorunudur? Çünkü Altındağ Belediyesi son 15 yıldır oy uğruna, göz boyama uğruna ve seçmenin gözünde makyaj yapmak için seçmenin oyunu bir sonraki seçimde tekrar kazanma uğruna hiç altyapıya önem vermemiştir.
Hep üst yapıya önem vermiştir. Dolayısıyla altyapısı olmayan bir yerleşkenin üst yapısı olmaz. Çünkü siz altyapıya önem vermediğiniz zaman, altyapıyı yapmadığınız zaman, sağlam tutmadığınız zaman üst yapı da alt yapıyla birlikte kısa sürede arıza yaratacaktır. Dolayısıyla bugün mesela Altındağ’a baktığınız zaman bir yağmur yağdığında her taraf bir anda göl olabiliyor. Neden? Çünkü alt yapı yok. Ve böyle bir durum ortaya çıktığı zaman da bugün 15 dakikada gideceğiniz bir yere 45 dakikada gitmek zorunda kalıyorsunuz. Ve üst yapıya yapmış olduğunuz kaynaklar da israf olmuş oluyor.
Dolayısıyla bu ve buna benzer şeyler, kaynaklar etkin ve verimli bir şekilde kullanılmadığı zaman halkın taleplerini ve ihtiyaçlarına göre bir belediyecilik anlayışını hâkim kılmanız mümkün olmamaktadır. Mümkün olmayacaktır. Dolayısıyla bunun için bir ekonomist olarak bizim halkımızın refah içerisinde yaşayabilmesi için mali disiplini öncelikle sağlamamız şart. Ben ekonomist kimliğimi inşallah Altındağ Belediyesi’nin tüm menfaatleri için, Altındağ halkımı yoksulluktan kurtarmak için, sefaletten kurtarmak için, işsizlikten kurtarmak için inşallah bir artı avantaj olarak görüyorum ve bunu değerlendireceğim, kullanacağım.
GAZETECİ SİNAN İYİSON
Teşekkürler Sayın Başkan. Size şunu sormak istiyorum. Siz Altındağ’ı ne kadar tanıyorsunuz? Bize Altındağ’ı anlatır mısınız?
MURAT BOZKURT:
Evet, çok güzel bir soru. Çok teşekkür ederim sorduğunuz soru çok önemli bir soru. Zaten sormuş olduğunuz sorunun cevabı bu ülkede layıkıyla uygulanmadığı için bugün belediyelerimiz sorunları yaşamaktadır. Asıl sorun da bu zaten. Bugün yerel seçimler bir siyasi seçim değildir. Parti dışıdır aslında. Yani yerel seçim deyince halkın sorunlarına gerçekten hâkim. Halkın problemlerine gerçekten hâkim ve çözüm önerisi üretebilecek pozisyonda olan ve o bölgede yaşayan, o bölgeye hâkim yurttaşlar arasında, halk arasında bir kişinin aday olması o belediyenin problemlerinin çözülmesi noktasında çok büyük bir avantaj sağlayacaktır. Yani şunu demek istiyorum.
O bölgeyi tanımayan bir insanın o bölgenin sorunlarını bilmesi mümkün değildir ama o bölgede yetişmiş olan bir kişinin, o bölgeyi tanıyan bir kişinin o bölgede belediye başkan adayı olması o bölgenin sorunlarını daha kısa vadede çözüme kavuşturacak ve kaynakların da aslında israf edilmeden nokta atış etkin ve verimli bir şekilde kullanılmasını sağlayacaktır. Dolayısıyla biz bugün biraz önce de arz ettim. 1991 yılında Altındağ’a yerleştik. 1991 yılında itibaren Altındağ’da ikamet etmeye başladık. Lise yıllarım, gençlik yıllarım Altındağ’da Ulu Bey’de geçti. Altındağ’ı çok iyi tanırım. Ancak üzülerek söyleyeyim ki ben Altındağ’ı sefaletiyle tanıyorum, yoksulluğuyla tanıyorum, işsizliğiyle tanıyorum.
ALTINDAĞ DEMEK;
Bugün Altındağ denilince aslında 1920’li yıllarda Altındağ Ankara’yı temsil ediyordu. Bugün Altındağ denilince yurdumuzun işgal edildiği dönemlerde Altındağ milletin toplandığı yerdir. Altındağ cumhuriyetin ilan edildiği yerdir. yurdumuzun işgal edildiği dönemlerde devlet erkanının, askerî erkanın toplandığı yerdir. Altındağ Hacı Bayram Veli’nin ahilik kültür ile yoğurduğu bir yerdir. Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal Marşı’nı kaleme aldığı yerdir. Ve Altındağ binlerce yol, Selçuklu’ ya, Osmanlı’ya ev sahipliği yapan yerdir. Bütün bunlara rağmen Altındağ, Ankara’nın 25 ilçesi içerisinde gelir seviyesi, kişi başına düşen gelir seviyesi en düşük olan yerdir. Bütün bunlara rağmen Altındağ işsizliğin, yoksulluğun, sefaletin en çok yaşandığı ilçedir. Bu benim canımı çok acıtıyor. Ve işte Altındağ’da gençliğini geçirmiş bir Halk olarak, vatandaş olarak diyorum ki, yıllardır da takip ediyorum. Acaba Altındağ’daki bu sefalet ne zaman son bulacak? Bu yoksulluk ne zaman son bulacak? Bu işsizlik ne zaman son bulacak?
Gördüm ki Altındağ’daki bu sefaletin son bulacağı yok. Ve bunu kendime bir görev addettim. Altındağ bugün son 15 yılda duraklama döneminde yaşanmıştır. AKP’li yerel yönetimler maalesef son 15 yılda Altındağ’da taş üstüne taş koymamışlardır. Bir çivi çakmamışlardır. Bakınız 1900 99 yılında Fazilet Partisi ile başlayan Altındağ Belediyecilik Yönetimi, 2004 yılında AKP yönetimiyle devam etmiş olup, yıl 2024 hala mevcut aynı partinin belediye başkanları tarafında idare edilmektedir. Sadece ilk iki dönemde birtakım hizmetler yapılmıştır. Yaptıklarını görüyoruz, takdir de ediyoruz. Ancak son üç dönemdir maalesef Altındağ’a hizmet gitmiyor. Ve sürekli ilk iki dönemde yapmış oldukları hizmetlerin arkasına sığınmaktadırlar. Altındağ’ın kaybedeceği bir beş yılı daha yoktur.
Allah’ın izniyle, Altındağ halkının bana vereceği destek ile ben Altındağ’ı bir beş yıl daha kaybettirmeyeceğim. 2004 yılına kadar Altındağ’da insanlar evlerindeki çeşmelerde, musluklarda su içebiliyorlardı ama bugün içemiyorlar. Bugün Altındağ’da altyapı problemleri mevcut. Bugün Altındağ’da başıboş, sahipsiz, sokak hayvanları mevcut ve bu konuda hiçbir somut adım atılamamaktadır. Bunlar için yeni barınaklar yapılamamıştır ve Altındağ’da bugün en önemli problemlerinden bir tanesi temizlik problemi. Çöpler toplanmıyor. Çöp konteynerinin kenarları çöp artıklarıyla doludur. Gereken temizlik yapılmıyor. Bugün parklar yapmışlar. Eyvallah. Ve Altındağ bu kadar parka da ihtiyaç yok.
Biraz önce arz ettiğim gibi. Sen Altındağ’daki fakir halkını, yoksul halkını doyurmadan park yapmanın, bahçe yapmanın bir anlamı yoktur. Önce kalkacaksın, belediyenin kaynaklarını 175 kilometre sınırları içerisinde yaşayan fakir halkı, yoksul halkı tespit edeceksin. Ona insanca yaşam hakkını sunacaksın. Ondan sonra park ve bahçe yapacaksın. Dolayısıyla bu noktada park bahçe yapıyorsun, güvenlik yok ve temizlik yok. Biliyorsunuz son yıllarda Altındağ’da birçok parklarda cinayetler işlenmiştir. Neden? Çünkü güvenlik sağlanamıyor. Dolayısıyla bizim bu seçimi kazanmamız halinde her parka bir tane güvenlik görevlisi, bir tane temizlik görevlisi. Ve parklardaki o çalışmayan salıncaklar park yapmışsın, salıncak yapmışsın ama salıncak çalışmıyor. Çocuğumuz geliyor, salıncak da sallanamıyor. Bakım ve tadilatı gereklidir belli dönemler dahilinde.
Dolayısıyla bir işi yapıyorsan en iyisini yapacaksın. Güvenlik sağlanamıyor. Dolayısıyla bizim bu seçimi kazanmamız halinde her parka bir tane güvenlik görevlisi, bir tane temizlik görevlisi. Ve parklardaki o çalışmayan salıncaklar, park yapmışsın, salıncak yapmışsın ama salıncak çalışmıyor. Çocuğumuz geliyor, salıncak da salınamıyor. Bakım ve tadilatı gereklidir. Belli dönemler dahilinde. Dolayısıyla bir işi yapıyorsan en iyisini yapacaksın. Yapmıyorsan da hiç yapmayacaksın. Yaptığın işi de takip edeceksin. Dolayısıyla bu noktada bizim Altındağ Belediyesi ile alakalı olarak canımızı sıkan özellikle işsizlik, yoksulluk, sefalet gibi noktalarda belediyemizin kaynaklarını bu Fakir halka kullanmayı düşünüyoruz. Bugün Altındağ’da halkın %20’si İspanya, Almanya, İngiltere hayatı yaşarken %80’i Afrika hayatı yaşıyor. İşte biz Altındağ’da Afrika hayatına son vermeye geliyoruz.
GAZETECİ SİNAN İYİSON:
Sayın Başkan ben Ülkenin neredeyse hiçbir yerinde aday olduğu ili veya ilçeyi bu kadar tanıyan, sorunları en ince detayına kadar, parklardaki çalışmayan bir salıncağa kadar sorunlarını bilen bir adayla karşılaşmadım. Bu konuda gerçekten sizi çok tebrik ediyorum ve başarılar diliyorum.
MURAT BOZKURT
Bir de ayrıca şuna değinmek istiyorum. Ben sadece Gelecek Partisi’nde değil, bütün siyasi partilerden oy alacağım. Her kesimden oy alacağım. Ben siyaset yapmak için gelmedim. Ben sorunları çözmek için, halkın ızdırabına son vermek için geliyorum. Sayın Davutoğlu bana bu görevi tebliğ ettiğinde bana şunu söylemişti, Altındağ meselelerine ve sorunlarına en iyi çözüm önerisi getiren sensin. Ben senin Altındağ’da tüm meseleleri ve sorunlarını çözebilecek azmi, kararlılığını ve inancını senin gözlerinden görüyorum dedi.