Nevin BALTA
Kadınlar, ilkel toplumlardaki anaerkil yapıda aile içerisinde ise güçlü ve üstün anne figürü iken, tarım devrimi sonrasında bu statüyü, üretim sürecinde erkeklerin baskın rolü nedeniyle yitirdiler. 18. yüzyıldan itibaren dünyada sanayileşme ve kentleşme ile iş yaşamında daha çok kadının istihdam edilmesi kadın açısından önemli bir gelişmeydi. 19. y.y.dan itibaren küreselleşme, kadınların toplumsal yaşamda, çalışma yaşamında ve aile yaşamında verdikleri mücadeleyi kolaylaştırmanın aksine zorlaştırdı. Küreselleşen dünyada ve ülkemizde cinsiyete dayalı mücadelede, kadınların yaradılışlarında zekâ, yetenek veya beceri düzeyleri erkeklerinkinden farklı değilken sahip oldukları tek fark biyolojik cinsiyetleriydi. Cinsiyet, yalnızca biyolojik özellikleri ifade etmiyordu, kişi doğduğu andan itibaren cinsiyetine göre toplum içerisinde kategorize ediliyordu.
2021 yılına kadar Avrupa Ekonomik Komisyon Raporu’na göre, kadınların iş dünyasındaki konumu hedefe doğru ilerliyordu. İş dünyasına katılım oranları arttı ve şirketlerdeki cinsiyete bağlı maaş ayrımcılığı azaldı. Son yıllarda özel sektörde girişimci ve yönetici iş kadınlarını daha fazla kadın görmeye başladık. Bu gelişmelere rağmen Türkiye hâlâ OECD içinde kadınların işgücüne katılım oranı en düşük ülkelerden biri.
Birçok ülkede olduğu gibi ülkemizde de kadın haklarına dair düzenlenen yasalara rağmen kadınların sosyal, ekonomi ve siyasal hayata katılımlarının önünde hâlâ ciddi engeller bulunuyor. Ülkemizde erkek nüfusunun yüzde 75’i istihdam edilirken, kadınlarda bu oran yüzde 50’nin altında kalıyor. Kadınların önündeki engellerin üstesinden gelmek için kapsamlı plan ve programların hayata geçirilmesi umut verici bir gelişme. Kadın girişimci sayısının az olmasının ekonomik ve sosyal birçok nedenleri var. Kadınların girişimci olarak varlığını ortaya koyması ve kadın girişimci sayısının artması için neler yapılabilir? Her şeyden önce kadın girişimcilerin teşvik edilmesinin yanı sıra girişimci kadınların tanıtılması ve diğer kadınlara örnek olmaları için gerekli projelerin acil bir şekilde hayata geçirilmesi gerektiğini daha iyi görüyoruz.
Kadın Girişimciler “Cam Tavanları” Kırıyor
Türkiye’de kadınlar yüzyıllar öncesinde sadece savaş dönemlerinde hasta bakıcılık ve hemşirelik gibi gönüllü görevlerde bulunmuştu. Kadınlarımızın öğretmenlik ve okul yönetimine katılma tarihleri 1800’lü yıllarında başladı. Cumhuriyet Döneminde ise Medeni Kanun ve Tevih-i Tedrisat kanunları ile birlikte öğretmenlik, kadınların girdiği ilk mesleklerdendi. Öğretmenliğin Türkiye ve dünyada kadın mesleği olarak algılanmaya başlanmıştı. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde girişimciliğin özendirilmesine özel bir önem veriliyor. Avrupa Birliği’nde küçük işletmelerin geliştirilmesi, rekabet gücünün artırılması, uluslararası hâle gelmesi ve girişimciliğin özendirilmesi amacıyla bir dizi destekleme programları geliştirildi. Aynı şekilde Türkiye’de de son yıllarda girişimcilik kültürünün gerek bireysel gerekse kurumsal ölçekte geliştiği, yaygınlaştığı ve teşvik edildiği biliniyor. Son teknolojik gelişmeler ve ekonomik beklentiler sayesinde girişimciliğin daha da güç kazandığı söylenebilir. Günümüzde kadın, yalnızca belli bir mesleğin uygulayıcısı veya çeşitli kesimlerde kol gücü ile görev alan bir emekçi olarak değil, aynı zamanda bir girişimci olarak da varlığını ortaya koyuyor. Yaşamın pek çok alanında kadınlar, eğitimlerini ve becerilerini kültürel normlar çerçevesinde iş yaşamındaki erkelerle birlikte paylaşarak sürdürüyor. Örneğin, askerlik gibi yüksek düzeyde dayanıklılık ve güç gerektiren işlerde erkekler, hemşirelik ve öğretmenlik gibi mesleklerde kadın çalışanlar çoğunlukta. Diğer taraftan iş hayatının alt kademelerinde kadın çalışan oranı artmasına rağmen bu sonuç tepe yönetim noktalarına yansımıyor. ILO’nun 2015 kadın raporuna göre; kadınların yönetici oranı erkeklerin yönetici oranından fazla olan sadece üç ülke; Jamaika, % 59,3, Kolombiya, %53,1 ve Saint Lucia, % 52,3. Türkiye’de de durum dünya ölçeğine benzer şekilde. Türkiye’de kadın yöneticilerin, toplam yöneticilere oranı kamu sektöründe % 10,2, özel sektörde ise % 12,2’dir. Fortune 500 listesine göre dünyada en yüksek ciroya sahip ilk 500 şirkette yer alan işletmelerin yalnızca % 4,8’i kadınlar tarafından yönetiliyor.
“33 Kadın Belgeseli Türkiye Projesi”
Sosyal piskolojide “ekonomik şiddet”, kadınların zorla çalıştırılmaması ve çalışmaktan alıkonulması olarak tanımlanıyor. Günümüz ekonomik koşullarında, ülkemiz istihdamına katkı, kadınların iş yaşamında daha çok yer almaları, yeni iş kollarının desteklenmesi büyük önem taşıyor. Kadınların işlerini bir üst seviyeye çıkarmaları ve henüz iş hayatına atılmayanların ise hangi alanda uzmanlaşmayı tercih ettiğini fark etmek de o derece kıymetli. Kadınların yeni iş fikri geliştirme, yeni iş olanakları yaratma kabiliyetleri ülkemiz ve Gaziantep için kuşkusuz büyük bir şans. Söz konusu şansı yakalayanların motive edilmesi de bir o kadar önem arz ediyor.
“33 Kadın Belgeseli Türkiye Projesi” adlı sosyal sorumluluk projesi, kadın gücü ve farkındalığını ön plana çıkarmayı amaçlayan bir proje. Güçlü kadınların rol model olmasını hedefleyen projenin tasarım ve yapımcısı gazeteci-yazar Ufuk Cavlı, projenin Gaziantep etabı hakkındaki açıklamasında şunları söyledi: “33 Kadın Belgeseli Türkiye” bir sosyal sorumluluk projesidir. Kadın gücü ve farkındalığını ön plana çıkarmak için Mersin, Adana, Hatay, Samsun, Mardin, Gaziantep, Kars, Ankara ve İzmir’de ve tabi ki yavru vatan Kıbrıs’ta yapılacak olan bir proje olduğunu belirterek, “ Mersin ve Hatay’dan sonra şimdi Gaziantep çekimlerini gerçekleştiriyoruz. Mersin’in ve Hatay’ın 33 Kadın Belgeseli yerel ve yaygın TV kanallarında yayınlanmaya başlandı. Gaziantep’te güçlü başarılı kadınlardan, Serpil Karuserci, Suna Turnalar, Ebru Öcal, Emine Yağmur, Sema Albayram , Filiz Atakan, Hatice Bilginsoy, Seçil Kömürcü Öğücü, Mine Özmen, Ayşen Ahi, Çağnur Konukoğlu, Nadide Özpekmezci, Dilek Avuk, Şehnaz Sakıcı, Nihal Sabak, Dilek Toktamış, Nilüfer Köylüoğlu, Özden Özsabuncuoglu, Perihan Çöçelli, Ayşe Pınar Tümüklü, Selen İşsever Koçak, Aydan Özdegirmenci, Fatma Burçin Uçar, Ayşenur Yılmazer, Betül Gelebek, Tuğçe Nazlı Bilge, Fatma Uskaner, Esra Gözaçan, Gülay Karslıgil,Gamze Göymen, Figen Çeliktürk, Sevilay Çete, Serpil Koyuncu’nun yer aldığı belgeselde kadınların başarı hikâyeleri 33 bölüm olarak dizi film tadında yayınlanacak” dedi.
Cavlı, projenin başladığı günden bugüne kadar destek olan proje paydaşlarını sıralıyor: “Mersin Büyükşehir Belediyesi, Akdeniz Belediyesi, Toroslar Belediyesi, Yenişehir Belediyesi, Mezitli Belediyesi, Erdemli Belediyesi, Mersin TSO, MTOSB, Mersin Deniz Ticaret Odası, Mersin Gazeteciler Cemiyeti, Mersin Tırmıl Sanayi Sitesi, Noax Otel, Sayapark AVM, Su Hastanesi, Bison Mayar, Hazar Elektrik, Radyo Ülkü, İçel TV, Sun RTV, American Team Dil Okulu, Hatay Büyükşehir Belediyesi, Antakya Belediyesi, İskenderun Belediyesi, Defne Belediyesi, Samandağ Belediyesi, Altınözü Belediyesi, Payas Belediyesi, Arsuz Belediyesi, Yayladağı Belediyesi, Antakya TSO, İskenderun TSO, Antakya Ticaret Borsası, Hatay Esnaf Odaları Birliği, Müsiad Hatay, Hatay Gazeteciler Cemiyeti,Antakya Ziraat Odası, Bonabant, The Shahut Otel, ISUZU, OPET Özmirioglu, Bahçeşehir Koleji, Özel Antakya Amerikan Kültür Yabancı Dil Kursu, Alıcı Grup, Arslan Group, Edip Demir Çelik, Aslan Fotografcılık, Mixex, U&C Medya, Vip Fashion, Gaziantep Ticaret Odası, Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlik Başkanlığı, Karkamış Belediyesi, Oğuzeli Belediyesi, Teymur Tekstil, Acarsan Holding, Tiryaki Holding, Bıg Brands Turkey.”
Proje ile çeşitli sektörlerde başarılara imza atmış kadınların hayatları belgesel oluyor. Türkiye’de 9 Kıbrıs’ta 1 olmak üzere toplamda 10 şehirde düzenlenecek çekimlerin ardından program ile 333 iş insanının hayatı belgesel olarak televizyon ve dijital platformlarda yayınlanacak. “33 Kadın Belgeseli Türkiye Projesi”nin tanıtımı, Mersin ve Hatay’ın ardından Gaziantep’te GAİB Hizmet Binası’nda düzenlenen toplantıyla yapıldı. Tanıtım toplantıları, Mardin, Adana, Kars, Samsun, Ankara, İzmir ve Kıbrıs’ta yapılacak. Projede yer alan güçlü iş kadını sayısının yıl sonunda 330’a ulaşması hedefleniyor.