Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

SAADET PARTİSİ DİYARBAKIR İL BAŞKANI İLE ÖZEL ROPÖRTAJ

BAŞKENT POSTASI / MURAT GENÇ

BAŞKENT POSTASI / MURAT

Merhaba, sizleri tanıyabilirmiyiz ? (Özgeçmiş)

Merhabalar, hoş geldiniz, öncelikle gazetenizde bizlere de yer ayırdığınız için sizlere teşekkür ediyoruz. Adım Abdurrahman Ergin, 33 yaşındayım. Diyarbakırlıyım. İnşaat Yüksek Mühendisiyim. Konut sektöründe faaliyet gösteren özel bir şirketin ortağı ve yöneticisiyim. Gençlik yıllarından itibaren Milli Görüş geleneğinin birçok sivil toplum kuruluşlarında yöneticilik ve başkanlık yaptım. 2012-2021 yıllları arasında Anadolu Gençlik Derneği Diyarbakır Şube Başkanlığını yürüttüm. 24 Haziran 2018 tarihinde yapılan TBMM 27. Dönem Milletvekili seçimlerinde Saadet Partisi Diyarbakır Milletvekili adayı olarak seçimlere katıldım. 26 Haziran 2021 tarihinde yapılan Saadet Partisi Diyarbakır İl Kongresinde İl Başkanı olarak seçildim. Evli ve iki çocuk babasıyım.

183906 saadet partisi 8

Sizin ve ekibinizin üyelerinizin en güçlü yönleri nelerdir ?

5 ay önce yapmış olduğumuz Kongre ile göreve geldiğimizde genç, dinamik, çalışkan, güvenilir, insanlara hak ve adalet çerçevesinde faydalı olmaya çalışan güçlü bir yönetim kurduk. Ekiplerimizi kurarken iki temel prensibi dikkate alıyoruz; biri yalan söylemeyecek diğeri hırsızlık yapmayacak. Toplumun her kesimini kucaklayacak, kapsayacak bir şuurda hareket ediyor kimseyi dışlamıyoruz. Bizim partinin mensubu olmasa bile dürüst bir insanla tanıştığımızda görev teklifinde bulunuyoruz.

Bilim insanı, alim, sanatçı, yazar, sporcu, müzisyen, siyasetçi, esnaf, çiftçi, engelli, emekli, khk’lı, işçi, işsiz, kadın, erkek, genç, yaşlı birçok kesimden oluşan kişilerle görüşmelerimiz oluyor bu görüşmeler neticesinde hem istişare heyeti kuruyoruz, hem gönül bağı kuruyoruz, hem de kendi alanlarında uzman Diyarbakır halkı tarafından sevilen doktor, mühendis, mimar, avukat, esnaf ve sayamayacağım birçok meslekten kardeşlerimizle kadrolarımızı kurmaya devam ediyoruz.

Ben ve arkadaşlarım, kadın kollarımız, gençlik kollarımız bu bilinçle, Diyarbakır’ımızın tüm ilçelerinde, merkez ve kırsal tüm mahallelerinde, gecemizi gündüzümüze katarak çalışıyoruz. Çalmadık kapı, gidilmedik hane, dokunmadık kalp bırakmamaya çalışıyoruz. Diyarbakır’ımızın sevincini çoğaltmanın, acısını azaltmanın gayretindeyiz.
Diyarbakır’daki bütün siyasi partilerle, bütün sivil toplum kuruluşlarıyla, kimseyi ötekileştirmeden, kimseyi dışlamadan, kimseyi yok saymadan hep birlikte, bu kadim şehri daha da güzelleştirmenin gayretindeyiz.

183937 saadet partisi 24

Sizce Diyarbakır’ın en önemli ilk 3 problemi nelerdir ve derneğinizin bununla alakalı çözümleri var mı ?

 Şehrin geçmişten gelen ideolojik ayrıştırmalarla gittikçe yalnızlaştırıldığını görüyoruz. Kayyım ile yönetilen Büyükşehir ve İlçe belediyeleri, şehri uç noktalara hapsetmiş durumdadır. “Ya bizdensin ya karşı mahalleden” anlayışının ürünü olan ayrıştırmada oldukça zarar gören şehir insanı istihdam alanlarının olmayışı, mevcut işletmelerin sınırlı kapasitesi, ekonomik dar boğaz sebebiyle sıkıntılar yumağında yalnızlık gergefini dokumakla meşgul biçimde yarına karamsar bakmaktadır, bu günden yarına umutları gittikçe tükenmektedir.
Ülkede nüfusuna paralel genç nüfusu en çok barındıran şehirlerden biri olarak işsizlik, âile bazında ikiden üçe çıkmış durumdadır. Daima dışarıya göç veren şehirde işsizliği azaltacak, istihdam alanlarına yönelik çalışmalar plânlarda ve projelerde görünmemektedir.
GAP ile kalkınacağı ifade edilen şehirde barajın yanıbaşındaki araziler susuz ise, elektrik üretiminin olduğu baraj bölgesinde elektrik tüketimi pahalı olduğu için esnaf, çiftçi, tarım ve hayvancılıkla geçinen köylü, şehirde ve ilçede yaşayan vatandaş “faturaları ödeyemiyoruz” diyorsa durum vahimdir.
Hayvancılık, tarım bölgenin ve şehrin temel geçim kaynağı olmaktan çıktı. Üretilene verilen gider, satışın üstündeyse zarar vardır, zararın olduğu yerde üretim olmaz. Et ve süt ürünlerini dışardan sıfır vergiyle ithal etmek tarım ve hayvancılığı sonlandırdı. Tahıl ve hububat ithaline başlayan iktidar, yerli üretimde yakıta, gübreye, tohuma gelen sürekli zamlarla çiftçiyi engellemektedir.
Bir kg ekmeğin buğdayın kilosunun dört katına satıldığı ortamda girdilerdeki müthiş artış, şehrin fakirini, yoksulunu ülkede görüldüğü gibi açlıkla imtihan derecesine getirdi. Kayyım anlayışı ile bahçelere, parklara, asfalt yollara, refüjlere ve şehrin makyajına harcanan büyük bütçeler, karın doyurmuyor.
Bu şehrin iki milyonluk nüfusu içinde, başta Büyükşehir Belediyesi olmak üzere kurumların idarî kadrosuna, yönetici ve idareci olarak getirilecek alanında eğitim görmüş isimler varken, yönetici ve idareci kadrolar şehir dışından getiriliyorsa şehrin gerçek manada sahiplenilmesi mümkün değildir. Maalesef şehir ithal yöneticilerce idare edilince vatandaşın tepkisi, seçim sandığında şekilleniyor. Belediyelerde her dönem, personellerde işten çıkarma ve yandaşlardan işe alma ile herkes birbirine enkaz devrediyor.
Okul sayıları derslik olarak artmış görünse de öğrenci sayısı azlığı ve emniyet tedbirleri gösterilerek toplu eğitim bölge okullarında taşımacı eğitim sorunları devam ediyor. Şehir merkezinde tüm ülkede olduğu gibi eğitim sıkıntılı. Üniversite ve ortadereceli okul kazanım puanlarında şehir, istenen başarı listesinde yer almıyor.
Sanayide ekonomide yatırımların teşviklerle sürüp gittiği söylenmekte ama bu yatırımların şehrin ekonomisinin çok az bir kısmını kapsadığını biliyoruz. Fabrika sayısında istihdam, fabrika sayısının azlığı sebebiyle beklenen rakamın çok altında.
İnsanımızın konut ihtiyacı var;Girdilerin artması sebebiyle bir meskenin maliyetinin bir milyonu bulduğu bir ortamda devletin verdiği bu maaşlarla ev almak hayal oldu. İktidar, fabrikaları kapatıp sattı, bacasız fabrika olarak adlandıra geldiği Turizm ile şehirleri kalkındıracağı hayali içinde. Kimi yerleri sadece Turizm ile tanıtmaya yüz milyonları harcıyor. Elbette şehrin turizm ile kalkınması lazım ama Fabrikaları satacak, özelleştireceksin, istihdam sadece küçük çaplı işletmelerde devam edecek, oteller açarak akıl almaz teşvikler vereceksin, sadece turizmle bu handikapı aşmak akla ziyan davranıştır. Şehrin hipodrom yerine fabrikalara ihtiyacı vardır, bu görmezlikten gelinemez.
Bu şehirde uyuşturucu bağımlılığı ve yasa dışı rantlar artıyorsa sebeplerin başında işsizlik, yanlış politikalar, olağanüstü sıkıyönetim anlayışı, tüm vatandaşları potansiyel suçlu görme sendromu ve Maneviyattan kopuş ameliyesi yer alır.
Biz Saadet Diyarbakır olarak şehrimizin yeniden ayağa kalkmasını, iktidara geldiğimizde şehri istihdama yönelik üretim kuruluşları oluşturarak fabrikalar açarak işsizliği önleyecek ve insanımıza ayağına kadar hizmeti götürerek sağlayacağız. Yetkiyi devraldığımız dönemlerdede yaptıklarımızı, insanımız için referans bilinmesini sıklıkla ifade ediyoruz.
Oluşturduğumuz genç ve dinamik teşkilat birimlerimizle bu gün şehrimizin umut beslenen siyasî partisi konumundayız. İnanıyoruz ve inşallah başaracağız.

184101 whatsapp image 2021 12 30 at 18.05.46

Ankara’nın hem en büyük hemde en geniş tabana hitap eden BAŞKENT POSTASI gazetesinin her ay DİYARBAKIR eki için , ilk sayıya özel vermek istediğiniz bir mesaj var mı ?

Diyarbakır 1.750.000 nüfustan ve 17 ilçeden ibaret değildir. Diyarbakır; hem İran’dır, hem Irak’tır, hem Suriye’dir, hem Ege’dir, hem Akdeniz’dir, hem Marmara’dır, hem Kudüs’tür, hem İstanbul’dur, hem Asya’dır, hem Avrupa’dır. Diyarbakır; bütün trajedilerin ve sevinçlerin, alt-üst oluşların ve toparlanmaların kavşak noktasıdır. Bu bağlamda burada yerel ve ulusal basının aktif olarak varlık göstermesi büyük önem taşımaktadır. Tarihi yönü, kadim kültürü, peygamberler ve sahabiler şehri olan Diyarbakırda özgür ve tarafsız basının varlığı ve çokluğu bizim için değerlidir. Bu bağlamda bölgemizde çıkaracağınız gazetenin hayırlara vesile olmasını dilerim.

184017 whatsapp image 2021 12 30 at 18.05.52 1