Pandemi ile daha çok kullanılmaya başlanan el dezenfektanları, Covid -19 Omicron varyantının plastik yüzeylerde uzun süre yaşaması ve hızlı bulaşması sebebiyle, son günlerde sıkça önerilmeye başlandı. El dezenfektanlarının bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olması hem dezenfektan seçerken hem de kullanırken dikkatli olma konusunu da yeniden gündeme taşıdı.
Bu konuda ABD’de yapılan bir araştırmanın sonuçlarına değinen Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği (AİD) 2. Başkanı Prof. Dr. Füsun Kalpaklıoğlu, “Bu araştırma kapsamında 160 el dezenfektanı incelendi ve %71’inin en az bir alerjen madde içerdiği saptandı. Hatta “hipoalerjenik” olarak etiketlenen dezenfektanların bile %70’inin en az bir alerjen içerdiği bildirildi.
Çalışmada ‘kokusuz’ olarak etiketlenen dezenfektanların yaklaşık %40’ının koku içerdiği saptanırken “‘paraben, sülfat, fitalat veya boya yoktur’ etiketli ürünlerde bile hassas tüketicilerde cilt reaksiyonuna neden olabilecek başka alerjenler saptandığı bildirildi.
Tüm dezenfektanlarda izopropil veya etil alkol gibi aktif bileşenler yer alırken çoğu dezenfektan bunların yanı sıra nemlendirici içeriyor. Nemlendiricinin kokusu alerjen olabileceği gibi içerdiği tokoferol veya E vitamini düşük de olsa alerjenik potansiyele sahip olabiliyor. Hatta bilinçli tüketicilerin tercih ettiği ‘doğal ürünler’ bile son derece hassas kokuları ve içerdikleri botanik özler nedeni ile tahriş edici olabiliyor veya alerjik reaksiyon riskini arttırabiliyor.” dedi.
Alerji riskinden kaçınmak için kokusuz ürünler tercih edilmeli
Alerjik bünyeni kişilerin el dezenfektanı kullanırken dikkatli olması gerektiğini belirten Prof. Dr. Füsun Kalpaklıoğlu “Cilt reaksiyonuna neden olabilecek ürünlerden kaçınarak kokusuz dezenfektanların tercih edilmesi gerekmektedir.” dedi.