Nöbetçi Eczaneler
“Bilindiği üzere tabiattaki tüm canlılar için kan, en temel sıvı olup olmazsa olmaz bir yaşam kaynağıdır. Kan transfüzyonu ise tedavide çok önemli yeri olan ve ihtiyaç olan kan tedarik edilemediği takdirde başka alternatifi olmayan bir tedavi yöntemidir.
Dünya geneline bakıldığında hali hazırda farklı alanlarda çalışan birçok hekim için anemi ve/veya kan kaybı ile karşılaşıldığında kan transfüzyonu ilk uygulanacak tedavi yöntemi olarak kabul edilmektedir. Avrupa Birliği’ne (AB) dahil olan ülkeler ve Norveç’te 2018 yılında 25 milyon ünite kan bileşeni transfüzyonu yapılmıştır.
Kan transfüzyonu, geçmişten bugüne özellikle akut kanamaların neden olduğu birçok anemi tablosunda yaşam kurtarıcı bir tedavi şekli olmuştur. Gelecek yıllar içinde tek kaynağı insan olan kan bağışı konusunda büyük sıkıntıların yaşanması kaçınılmaz bir gerçektir. Çünkü kan ve kan bileşenlerinin kaynağı sınırlıdır.
Hastanın kendi kanını korumak ve yönetmek, kan transfüzyon ihtiyacında anlamlı miktarda azalma sağlayabilmektedir. “Herkese uyan tek beden” tedavi yaklaşımı, daha kaliteli ve güvenli kan bileşeni sağlamaktan yani ürün odaklı yaklaşımdan, her hastanın multidisipliner bir ekiple değerlendirilmesine dayanan, hasta odaklı yaklaşıma kaymıştır. Yaygın kabul gören bu yaklaşım, Hasta Kan Yönetimi (HKY) olarak adlandırılmaktadır.
yatış süresini azaltması ile hasta sonuçlarının iyileştirilmesi ve maliyetlerin azaltılması açısından önemli bir yöntemdir. Hasta Kan Yönetimi, ABD, Avustralya, Hollanda, İngiltere, İtalya gibi ülkeler tarafından da uygulanmaktadır.
Etkin bir ulusal HKY organizasyonuna olan ihtiyaçtan hareketle, ilgili stratejiler doğrultusunda ve ‘Düşün Koru Yönet’ sloganıyla “Türkiye’de Kan Transfüzyon Yönetim Sisteminin Geliştirilmesi İçin Teknik Yardım Projesi” 20 Mart 2019 tarihinden bugüne güçlü, dinamik ve sonuç odaklı bir şekilde ilerlemektedir. AB destekli olan bu proje ile, tüketicinin ve sağlığın korunmasına yönelik Avrupa Birliği müktesebatına uyum amaçlanmaktadır. Proje, Sağlık Bakanlığı liderliğinde Hemosoft (Türkiye); Gopa Worldwide Consultants (Almanya) ve Sanguin (Hollanda) konsorsiyumu ile yürütülmektedir.
Projenin paydaşları, hastaneler (tıp fakülteleri, eğitim-araştırma, devlet, özel ve vakıf hastaneleri), özellikle hastanelerin transfüzyon komiteleri ve transfüzyon merkezleri, Türk Kızılay, süreli bölge kan merkezleri, ilgili bilimsel dernekler, Yüksek Öğretim Kurumu ve Sosyal Güvenlik Kurumu’dur.
“Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”
Odağına kan ve kan bileşenleri yerine hastayı alan “Hasta Kan Yönetimi (HKY)”, multidisipliner, kanıta dayalı, hastanın kendi kanını korumayı ve onu hasta için yeterli düzeyde tutmayı ve hasta bakım kalitesinin arttırılması için uygun kan kullanımını amaçlamaktadır. Daha açık bir ifade ile doğru zamanda, doğru ürünü, doğru hastaya, doğru nedenle vermenin yollarını bulmaktır. Yöntem, hastanın tıbbi ve cerrahi yönetiminde, kan kaybını en aza indirerek hastanın kendi kanını en iyi şekilde kullanmaya, yetersiz ise yeterli hale getirerek korumaya odaklıdır. Ayrıca hastada ameliyat öncesi ve sonrası yaşanan komplikasyonları en aza indirmesi ve hastanede