Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Davutoğlu Saldırıya Uğrayan Özdağ’ı Hastanede Ziyaret Etti

Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu, silahlı-sopalı saldırıya uğrayan Selçuk Özdağ’ı hastanede ziyaret etti. Hastane çıkışı basın açıklaması yapan Davutoğlu, saldırıyı liderler arasında sadece Erdoğan ve Bahçeli’nin kınamadığına dikkat çekti.

Gelecek Partisi lideri Ahmet

İşte Ahmet Davutoğlu’nun Selçuk Özdağ karşı düzenlenen silahlı saldırının ardından hastane önünden yaptığı o açıklama:

Genel Başkan Yardımcımız Sayın Selçuk Özdağ alçakça, kalleşçe bir saldırıya uğradı. Cuma namazına gitmek üzere evinden ayrılırken silahlı ve sopalı 5 kişi kendisine cinayete teşebbüs edecek şekilde bir saldırı gerçekleştirdi.

Selçuk beye 17 dikiş atıldı. Hala travmatik etki devam ediyor. Yarın bir ameliyat geçirecek. Sağlığı için Allah’a hamd ediyoruz.

Selçuk Bey birçok ateş çemberinden geçmiş bir arkadaşımızdır. 12 Eylül’ün darbeci dikta döneminde 7 buçuk yıl hapis yatmış, idamla yargılanmış bir arkadaşımızdır. 15 Temmuz gecesi de kahramanca direnmiştir. İlkeleriyle yaşamıştır, ilkeleriyle yaşamaya devam edecektir.

Bu herhangi bir saldırı, bir adi suç, bir kişisel husumet değildir. Dün Afşin Hatipoğlu’na, bugün Selçuk Özdağ’a, hemen sonrasında Orhan Uğuroğlu’na yapılan saldırıların, insanların yüreklerine korku salmak isteyen bir çete tarafından gerçekleştirildiği aşikardır.

Bu saldırılar, bir mahfilin, açık ifade edeyim, millet düşmanı, demokrasi düşmanı, insan düşmanı bir mahfilin insanların huzur içinde sokağa çıkamadığı güvensiz, istikrarsız bir dikta ülkesi yaratma çabasıdır. Bu saldırının insanlara korku salmak isteyen bir çete tarafından gerçekleştirildiği açıktır.

Bir yıllık bir partiyiz ama bu partinin kurucu kadrosu 12 Eylül dikta rejimine direnmiş, 28 Şubat’ın yasağına karşı dimdik ayakta durmuş, 15 Temmuz gecesi de milletin direnişinde öncülük etmiştir.

Bizi yıldıramazsınız, bizi korkutamazsınız

Bizi yıldıramazsınız, bizi korkutamazsınız. Bu tür saldırılar korkakların, alçakların saldırısıdır. Savunmasız, Cuma namazına gitmek için abdest alıp yola çıkmış birine 5 kişi silahla, sopayla saldırıyorsa buna yiğitlik denmez, buna alçaklık, kalleşlik denir. Kim yapmışsa, kim yaptırmışsa, kim teşvik etmişse onlar da bilsinler. Ne Selçuk Özdağ ne herhangi bir arkadaşımız yılmaz, yolundan geri dönmez.

Ne Erdoğan ne Bahçeli açıklama yapmadı

Bugün bu konuda açıklama yapan bütün siyasi partilere teşekkür ediyorum. Liderleri bazında açıklama yapmayan iki parti var. Türkiye’yi yönetmekte olan iki parti. Ne sayın Cumhurbaşkanı ne de Sayın Bahçeli şu ana kadar bu alçakça saldırıyı kınayan bir açıklama yapmadılar.

Saldırıyı duyar duymaz yaptığım açıklamada sayın Cumhurbaşkanı’na çağrıda bulunmuştum. Bizim birinci derecede muhatabımız sayın Cumhurbaşkanı’dır. Şu ana kadar 10 saat geçti.

Terör Ankara’ya indi

Bugün Ankara’nın ortasında bir siyasi terör yaşandı. Bu bir terör faaliyetidir. Savcılar bu soruşturmayı yaparken bir terör faaliyeti, Türkiye’de demokratik düzeni yıkmaya dönük bir faaliyet olarak araştırmalı ve soruşturmalıdırlar. Bu herhangi bir saldırı değil. Bu Türkiye’de rejimi değiştirmek isteyenlerin, dikta rejimi isteyenlerin hedeflerine dönük bir saldırıdır. Türkiye’deki demokratik düzeni yıkma parantezi içinde ele alınmalıdır. Çünkü saldırıya uğrayan kişi yükselen, kararlı ve ciddi muhalefet sergileyen bir partinin genel başkan yardımcısıdır.

Cumhurbaşkanı’ndan açıklama bekliyoruz

Sayın Cumhurbaşkanı’ndan açıklama bekliyoruz. Başka hiçbir AK Parti yetkilisinin üstü örtülü, imalı sözlerle yapacakları açıklamalar bizi bağlamaz, bizi tatmin etmez. Hiçbir bakanın açıklaması da bizi tatmin etmez. Sayın Cumhurbaşkanı çıkmalı bu siyasi bir terör faaliyetidir demelidir. Bu karşılıksız kalmayacaktır demelidir. Eğer demezse, susarsa açık söyleyeyim bu tür saldırıları yapanları teşvik etmiş olur. Sessiz kalmak teşvik etmektir.

Sayın Bahçeli de genel başkan yardımcısının son günlerde Selçuk Özdağ’ı hedef alan açık tehditleri ve hakaretlerinden sonra çıkıp açık bir şekilde bu terör faaliyetini kınadığını ifade etmelidir.

Türkiye’nin milli birliğini beraberliğini korumak sadece dağdaki teröristlerle mücadele etmekle olmaz, Ankara’nın ortasına terör inmişse, siyasileri, gazetecileri tehdit ediyorsa, öldürmeye teşebbüs ediyorsa biz buna izin vermeyeceğiz.

Bu ülkeyi çetecilere de teröristlere de teslim etmeyiz

Bu ülkenin şehirlerini, sokaklarını, köylerini, mezralarını hangi kılıf altında olursa olsun teröristlere de çetecilere de asla teslim etmeyeceğiz. Bunu herkes böyle bilsin.

Bu saldırılar yaşanırken 10 saattir Türkiye’yi yönetenlerin açıklama yapmamış olması utanç verici bir tablodur.

Türkiye’de ilk kez bir siyasi partinin genel başkan yardımcısı saldırıya uğruyor ve iki siyasi partinin siyasi yetkilileri herhangi bir açıklamada bulunmuyorlar. Eğer yapılmak istenen şuysa, saldırıya uğrayan bizdense hemen tepki veririz. Eğer saldırıya uğrayan bizi eleştiren biriyse susarız diye bir düşünce varsa… Bu Avrupa’daki ‘terörist bizimse’ yaklaşımının Türkiye’ye yansıması olur.

Saldırganlar terörist muamelesi görmelidir

Bu saldırıyı gerçekleştirenler teröristlerdir. Ve terörist muamelesi görmelidirler. Gelecek Partisi olarak bu konuda gerekli hukuki takibatı yapacağız. Bütün siyasi liderlerden, sorumluluk sahibi sivil toplum kuruluşlarından destek bekliyoruz.

Hiçbir iktidar kalıcı değildir ve bütün bu suçların hesabı bir gün sorulur

Eğer böyle bir olay o çok tenkit ettiğimiz 90’lı yıllarda olsaydı. Bir siyasi partinin genel başkan yardımcısı, Cuma namazına giderken, hele 28 Şubat döneminde olsaydı. Bugün milliyetçi-muhafazakar geçinen insanlar sokaklara inerdi. Bu olay akşam bütün televizyonlarda yer alırdı. Bugün bakıyoruz ki bazı kanallar hariç sanki bu olay yokmuşçasına bir muamele var. Bunu bir kez daha gördük. Damat bakan ortadan kaybolduğunda da yok muamelesi yapıldı.

Türkiye demokratik bir sistemle yönetiliyorsa ve demokrasi varsa bu olayın örtbas edilmesi basın için de yüz kızartıcı bir tablodur. Bu saldırıya yer veren basını tenzih ediyorum. Bu açıklamayı burada yaparken bile dikkat edin ana akım medya burada yok. Onların dünyasında sadece iktidara yaranmak varsa bilsinler ki hiçbir iktidar kalıcı değildir. Bütün bu suçların hesabı bir gün sorulur. Hukuk devleti içinde biz bu mücadeleyi vereceğiz. Sükunetle, sakin bir şekilde hakkımızı arayacağız.

Bu ülkede diktaya, darbe teşebbüslerine, otoriter rejimlere izin vermeyeceğiz

Birileri şöyle düşünüyorsa. Şimdi saldırıya alıştırırız. Biraz sonra yaralamaya alıştırırız. Sonra ağır yaralamaya alıştırırız. Ve nihayet siyasi suikastler dönemini başlatıp ülkede istikrarsızlık yaratırız diye düşünüp Türkiye’yi daha otoriter bir rejime sürüklemeye çalışırlarsa bilsinler ki biz nefes alıp verdikçe bu ülkede bir daha diktaya, darbe teşebbüslerine, otoriter rejimlere izin vermeyeceğiz.

Gelecek Partisi’nin niçin kurulduğunun, niçin saldırıya muhatap olduğunun açıkça ortaya çıktığı bir siyasi tabloyla karşı karşıyayız. Bir kez daha yol arkadaşımız, refikimiz Selçuk Özdağ’a geçmiş olsun diyoruz. Onun yiğit yüreğinin bu tür saldırılar karşısında hiçbir zaman geri adım atmayacağını biliyoruz.

Provokasyonlara dikkat edin

Buradan arkadaşlarımıza da provokasyonlara kapılmamaları çağrısında bulunuyoruz. Gelecek Partisi hiçbir provokasyonun tarafı, parçası, aleti asla olmayacaktır. Bütün Gelecek Partisi kadrolarının sükunetle bu meseleyi takip etmelerini istiyorum.