Nöbetçi Eczaneler
Rusya-Ukrayna Savaşı, Yunanistan’ın ABD Üssü Haline Getirilmesi, İsveç ve Finlandiya’nın NATO Üyeliği Üzerinden Türkiye’ye Karşı Başlatılan PSİKOLOJİK, SOSYOLOJİK ve SİYASİ SAVAŞ !..
Muhsin AKIL
Türkiye’yi çevrelemek ve köşeye sıkıştırmak için her türlü yolu deneyen ABD, bazı AB ülkeleri ve Yunanistan, umduklarını bulamamanın bunalımı içinde Türkiye’yi tehdit etmeye başladılar. Tehditlerini de (aleni bir şekilde) Rusya-Ukrayna Savaşı, Yunanistan’ın ABD Üssü Haline getirilmesi, İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği üzerinden yapıyorlar.
Oysaki Türkiye, Rusya-Yunanistan Savaşı’nın başladığı günden bu yana her iki ülke ile olan dostluğunu iyi kullanarak barışçı yollar aramış ve olağanüstü gayretler göstererek büyük bir diplomatik trafiği yönetmişti… Türkiye’nin arabuluculuğu hem Rusya hem de Ukrayna tarafından takdir edilmişti. Aynı şekilde bu konuda ABD ve Bazı AB ülkeleri de Türkiye’yi destekleyen açıklamalarda bulunmuşlardı.
Oysaki Türkiye, Yunanistan ve Fransa’nın NATO’dan çıkışı döneminde Yunanistan’a destek vermişti. Hatta o dönemde Yunanistan ve Türkiye olarak kendi aralarındaki sorunları çözmek amacıyla herhangi bir 3. ülke sokulmama kararı alınmasına rağmen Yunanistan sözünde durmamıştı. Barışı, mutabakatı ve dostluğu bozan Yunanistan olmuştu.
Oysaki Türkiye, terör örgütlerinin adeta yuvası/evi/kuluçkası haline gelen Finlandiya ve İsveç’i defalarca uyarmasına ve teröristlerin iadelerini istemesine rağmen hiçbir adım atmayan, hiçbir yaklaşımda bulunmayan Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliği gündeme geldiğinde ne yapsaydı?! EVET mi deseydi!.. Elbet ki yapması gerekeni yapacaktı. Elbet ki VETO edecekti…
Ne zamanki İsveç ve Finlandiya NATO üyeliği gündeme geldi Türkiye büyük bir tepki gösterdi. Türkiye tepkisinde haklıydı. Çünkü gerek İsveç ve gerekse Finlandiya PKK/PYD terör örgütlerini destekleyen ve besleyen ülkelerdi. Elbet ki Türkiye’nin terör örgütlerini destekleyen bu iki ülkeye NATO üyeliği için gözyumacağı beklenemezdi. Tabi ki Türkiye bu iki ülkeyi VETO edecekti.
Yunanistan adeta (topyekün) ABD’nin üssü haline geldi! Son olarak da Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis, ABD’ye “Türkiye’ye F-16’ları vermeyin” telkininde bulunması bardağı taşıran son damla oldu. Tabi ki Türkiye sessiz kalamazdı.
Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan’ın “Artık benim için Miçotakis diye birisi yok. Bundan sonrasını kendi düşünsün..!” diyerek sert bir şekilde uyarması dünya gündemine oturdu. Yunanistan’a destek veren tüm ülkeler Türkiye’ye karşı cephe alarak ilginç açıklamalar yapmaya başladılar.
Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan, Türkiye-Yunanistan arasına 3. Ülke sokulmayacağı konusunda daha önceden mutabık kaldıklarını hatırlatarak son günlerdeki tutum/davranış ve icraatları üzerine şöyle dedi: “Bu yanlışı Türkiye, Yunanistan ve Fransa’nın NATO’dan çıkışı döneminde Türkiye o zaman onlara destek vermişti. Ve ne oldu? Şu anda Yunanistan bizimle nasıl uyum içinde? FETÖ’nün Avrupa’ya gidiş güzergahı şu an Yunanistan değil mi? Şu anda 10’a yakın üs var Yunanistan’da. Bu üsler Yunanistan’da niye kuruluyor? Şu anda Avrupa ülkelerine 400 milyar Euro borcu olan bir Yunanistan var. Kendileriyle görüştük. Görüşmede aramıza 3. ülkeleri sokmayalım diye mutabık kaldık. Bundan sonrasını Miçotakis düşünsün. Biz kendimize yeteriz. ‘F-16’ları Türkiye’ye vermeyin’ diye ABD’ye telkinde bulunan bir Yunanistan ile karşı karşıyayız. Bundan sonra benim için Miçotakis diye birisi yok. ABD herhalde Yunanistan’ın lafına göre hareket etmeyecektir”
Yunanistan’ı asıl öfkelendiren ve korkutan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Artık benim için Miçotakis diye birisi yok. Bundan sonrasını kendi düşünsün..!” sözleriydi. Bu sözler sadece Yunanistan’ı değil aynı zamanda ABD’yi, bazı AB ülkelerini ve Yunanistan’a destek veren tüm ülkeleri rahatsız etmişti.
Kısaca, Rusya-Ukrayna Savaşı, İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği konusu ve Yunanistan’ın ABD tarafından topyekün ÜS haline getirilmesinin altında yatan acı gerçek ve asıl amaç Türkiye’yi yalnızlaştırmak, çevrelemek ve Türkiye’deki R. Tayyip Erdoğan iktidarını devirmeye yönelikti!..
Yegane amaçları ise Türkiye’nin gelişmesinin, büyümesinin ve yükselmesinin önüne geçmekti!.. BATI (emperyalist güçler) Türkiye ile ilgili 100 yıl önce hazırladıkları devası projelerini gerçekleştiremeyeceklerinin korkusunu yaşamaya başladılar. Yüzde 90’ı tamamlanan Türkiye’nin 2023 Projesi’nin önüne geçmek içindi bütün bu oyunlar, tuzaklar ve planlar!..