Dünyanın en etkili silahı algıyı yönetmektir. Algı, duyularımızın aldığı bilgileri yakalayan, işleyen ve aktif olarak anlam kazandıran bir kabiliyettir. Duyusal organlarımız aracılığıyla bize ulaşan uyarılarla çevremizi anlamamızı sağlayan bilişsel süreçtir. Bu önemli bilişsel kabiliyet gündelik yaşantımız için çok mühimdir çünkü çevremizi anlamamız onun sayesinde mümkündür. Algı, bilişsel antrenmanla çalıştırılabilir ve geliştirilebilir. Algı aktif bir süreçtir ve bilgiyi hem “aşağıdan yukarı” hem de “yukarından aşağı” işlemeyi gerektirir. Yani bizler sadece aldığımız bilgi tarafından yönlendirilmeyiz, aynı zamanda bilgiyi kontrol eden belli bir uyarıcıyı bekler ve tahmin ederiz .
Algı yönetimi çeşitli anlamlarla karşımıza çıkan bir ifadedir. Bazı kaynaklarda kitle yönetimi olarak da geçmektedir. İçimizde yer edinmiş ve ruhumuzu çevrelemiş olumsuz hislerin neden olduğu sıkıntılarımız kimi zaman hayatımızı kabusa çevirir. Özellikle ruhsal dengenin böyle bir algıya müsait olduğu durumlarda sıkıntılarımızın olumsuz etkilerini omuzlarımızda hissetmek, kişiyi tarifsiz bir mutsuzluğa, yetersizliğe ve kimi rahatsızlıklara itebilir. Hatta rahat ve yolunda giden bir sohbet ortamında, geçmişin kaygı ve travmalarını yüzeye çıkarıp onlara doğru bir şekilde müdahale etmek ilk adım olarak görülebilir. Olumsuz algılar yerine doğru algıları, kişinin kendi isteği ve iradesi ile oluşturulmuş algıların yerleştirilmesi sıkıntılardan kurtulmak için gerekli olacaktır.
Algı yönetimi konusunda araştırmalar yaptıkça bunun son derece sistematik bir şekilde uzun bir zamandan beri dünya çapında uygulanan bir sistem doğrultusunda uygulandığını görmekteyiz. İnsanoğlunun diğer insan kitleleri üzerinde kontrol gücü elde etmeye çalıştığı tarih öncesi zamanlardan beri her zaman küçük yönetici gruplar büyük insan kitlelerinin zihinlerini kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirmeye çalışmışlardır.
Pazarlama iletişiminde algı yönetiminin en etkili silahlarından biri reklamdır. Reklamlar, markanın hedef kitle tarafından nasıl algılanacağının belirlenmesi için çalışır. Her gün karşılaştığımız reklam panoları, telefonumuza gelen iletiler, televizyon reklamları algılarımızı yönetmeye çalışmaktadır.
Günümüzde Görsel ve yazlı basın marifeti ile algılar oluşturula biliyor ve toplum üzerinde olumlu ve olumsuz hareket tarzları ve düşünceleri oluşa biliyor. Aile yapımızdan tutun günlük yaşantımıza kadar algı hayatımızı etkiliyor. Görsel basındaki subliminal mesajlar, doğrudan mesajlar hedef kitleyi etkiliyor. Evimize giren en büyük tehlike sosyal ve görsel medyadır. Devletimizin yetkili kurumları bu konuları sık takip edip gerektiğinde müdahale edebilmeli. Ekranlarda Savcı polis rollerine soyunmuş yayınlar yargı dağıtıp, cinayet ve kayıp vakalarını çözüyorlar!. Burada ki algı yönetimi çok önemli ilgili kurumlar bunlardan ders çıkarıp bu yayınlara müsaade etmemeli. Hoşça kalın.
Aydın Benli
Siyaset Bilimci. Araştırmacı yazar.
YORUMLAR