Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Diyaeddin ULUCAN

Arap Baharı’nın Ortadoğu’da Yarattığı Etki

Arap Baharı;Arap  halklarının insan hakları, özgürlük ve demokrasi taleplerinden ortaya çıkmış; bölgesel ve toplumsal bir siyasi- silahlı harekettir.Arap Baharı süreci, 18 Aralık 2010 tarihinde Tunus’ta seyyar satıcılık yapan Muhammed Buazizi’nin yerel güvenlik birimlerinden gördüğü kötü muamele sonucu kendisini yakmasıyla ortaya çıkmıştır.Bu süreç, bir dizi Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkesinde önemli değişimleri beraberinde getirmiştir.Bazı ülkelerde ise bu süreçle başlayan iç kargaşa ve çatışma ortamı devam etmektedir.Tunus’ta ateşlenen bu kıvılcım, Mısır, Bahreyn, Suriye, Libya ve Yemen gibi birçok Arap ülkesine çok kısa sürede yayıldı.Tunus’ta bu süreç, birçok siyasi suikastler ve bölgesel baskılar neticesinde 23 yıl iktidarda kalan Zeynel Abidin Bin Ali’nin devrilmesiyle sonuçlanmıştır.Mısır’da Ocak 2011’de Tahrir Meydanı’nda protestoların başlamasından 18 gün sonra Hüsnü Mübarek görevinden ayrılmak zorunda kaldı ve yapılan demokratik seçimler sonucunda Müslüman Kardeşler’in kurduğu iktidar, Mısır Ordusunun gerçekleştirdiği darbe sonucunda devrildi ve ardından darbeci Sisi iktidara geçmeyi başardı.Sisi, bugüne kadar birçok kişiyi idam etti ve darbeci Sisi, Mısır’da iktidarını halen devam ettirmektedir.Libya, Muammer Kaddafi iktidarının devrilmesinden sonra istikrarsızlaştırıldı ve Libya için türlü planlar yapılmaya çalışılarak çatışma ortamı oluşturuldu.Daha sonra Libya’da gayri meşru güç olan Hafter ile uluslararası hukuk tarafından meşru güç olarak tanınan Ulusal Mutabakat Hükümeti arasında çatışmalar gerçekleşti.Ancak Türkiye’nin, meşru güç olan Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne yardım etmesi sonucunda Hafter yenildi ve Libya, tek meşru güç olan Ulusal Mutabakat Hükümeti tarafından yönetilmeye başlandı.Yemen’de, bu süreç sonucunda Ali Abdullah Salih iktidarının devrilmesiyle iç çatışma başladı ve bu iç çatışma halen sürmektedir.Bahreyn’de, 2011 yılında özelleştirilen kaynaklar, gelir dağılımındaki eşitsizlik ve artan işsizlik oranı protestoların başlamasındaki en büyük etkendi.Halk, internet sitelerinde sosyal ağlar sayesinde birleşerek isyan başlattı ve halk, İnci Meydanı’nı ele geçirerek hükümete kararlılığını gösterdi.Hükümet ise bu eylemlere çok sert karşılık verdi.Sadece üç günde yedi kişi hayatını kaybetti.Hükümetin böyle bir tepki vermesi birçok kişinin etkilenerek protestoların büyümesine neden oldu.Bahreyn’de karışıklık durumu halen devam etmektedir.Suriye’de ise Beşşar Esad iktidarına karşı yapılan değişim hareketlerini, Esad baskı ve şiddetle bastırmaya çalıştı ve babası gibi birçok insanı katlederek, birçok insanın da mülteci durumuna geçmesine neden olarak iktidarını halen sürdürmektedir.Bu vesileyle Arap Baharı süreci ile istikrarsızlaştırılan ve halen istikrarsızlık süreci devam eden ülkelerde istikrarın tesis edilerek güçlü bir Ortadoğu oluşturulmasını temenni ederim.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER