BENCE DE; MUHTARLIKLAR KALDIRILSIN!
Kimine göre ‘demokrasinin ilk adımı’, kimine göre ‘yetkisiz seçilmişler’, kimine göre ‘modern dilenciler’, kimine göre ‘gereksiz para alan kişiler.’oldular.
Vatandaşların ihtiyaçları olan ‘evrakları’ verdikleri dönemlerde, ‘okuryazar’ için bile ‘başucu kitabı’ gibiydiler. Ancak, ‘işler/ihtiyaçlar’ e/devlet ve nüfus müdürlüklerince görülmeye başladıktan sonra, ‘avam’ bile unuttu özellik ve güzelliklerini.
Hele hele ‘cenaze-taziye-mahalle sorunları’ ile ilgili iş/oluş/hareketlerde, belediyelerin beyaz masaları öne çıkınca, tamamen kıyıda köşede kaldılar.
Durum böyle olunca artık kaldırılmalı enazından büyükşehirlerde…
Nüfus kayıt örneği lazım oldu.Açtım e-devlet sayfasını hemen üç dakika içinde aldım.
Askerlikle ilgili bir belge lazım oldu. O da iki dakikada hazır.
Adli sicil kaydı ve tapu işlemleri dahil sayısız resmi evrak artık bir tık ötede…
Artık eskisi gibi değil hiçbir şey. Teknolojinin nimetlerinden ziyadesiyle yararlanabiliyoruz
Mis gibi sıcacık odada oturduğunuz yerde bütün evraklarınızı eksiksiz tamamlayabilirsiniz.
Nüfus cüzdan sureti, ikametgâh vs. birçok belge artık nüfus müdürlüklerinden verilmektedir. Muhtaç aile belirlemesi Sosyal Yardım Dayanışma Vakfı tarafından yapılmaktadır. Adreste bulunmayanların tebligatları PTT’den alınabiliyor. Mahallelerde yürütülen hizmetlere dair görüş veya şikayet işleri ilgili belediyenin ‘Beyaz Masa’ merkezinde yürütülüyor. Geriye ne kaldı? Muhtarların işlevi bütünüyle ortadan kalktı. Artık vatandaşın muhtarlara ihtiyacı yok. Kurumlara ulaşmak oldukça kolay.
Resmi açıklamaya göre Türkiye genelinde 2 Eylül 2019 tarihi itibarıyla 50 bin 278 mahalle ve köy muhtarı varmış. Muhtarlar, 1977 yılından beri bütçeye konan ödenekten maaşlarını alıyor. Uygulamaya konulan yeni zamla birlikte muhtarlara asgari ücret tutarında maaş ödenmekte ve sosyal sigorta primleri de devlet tarafından karşılanmaktadır. Bunun yanı sıra belediyeler, kısıtlı mahalli bütçeyle, muhtarlık binası yaptırmaktadır. Kıymetli muhtar dostlarımız sakın bize gücenmesin. Muhtarlık ekonomik manada devlete, millete çok büyük külfettir. Sistem artık muhtarlıkları kapatmalı. Türkiye zengin bir ülke değildir. Ülkemiz bütçesine ağır yükü olan bu devasa maliyetler yerine emeklilerin maaşları iyileştirilmeli, yeni fabrikalar kurulmalı, hastaneler, okullar, yollar hizmete açılmalı.
Mevcut şekliyle fayda sağlamadığı için muhtarlıkların kapatılması bir kayba neden olmayacaktır. Hükümetin bu yönde karar alması ve düzenleme yapması doğru ve isabetli olacaktır. Ya muhtarlıklar kaldırılsın ya da maaşlar…
Siyasetin azı dişleri arasına atıldılar şimdilerde… Biri ‘muhtarların maaşları arttırılsın. Muhtarlara maaşlı sekreter verilsin’ diye seçmenin üzerinde baskıyı yönlendirdi. Biri ‘özlük hakları ve yetkileri iyileştirilecek’ diyerek, örgütlü bir topluluğu yedeklemeyi yeğledi.
Tam da bu sırada, ramazan ayı dolayısıyla ‘gıda kolisi/çek/giysi’ dağıtma işine girip; bir işe yaradıklarının göstermeye çalışıyorlardı. Ancak, belediyelerin, ‘para / erzak / giysi’ gibi ‘yardım’ konusunu muhtarlıklara havale ettiklerini el altından yaymalarıyla başları derde girdi.
İçinde bulunduğumuz ‘siyasi yozlaşma’ ortamında, muhtarların seçildikten sonra bile parti rozeti taktıkları, yerel ve genel iktidar yönetimleriyle iltisaklı, ‘yandaş’ görüntü çizip, hizmeti seçim /sandık konulu baskı aracı kullandıkları bir gerçek.
Dolayısıyla, ‘seçim/sandık’ sonuçlu olması itibarıyla; demokrasiye hizmet ettiği söylense de, ‘muhtarlık’ siyasi baskı/beklenti unsuru durumuna gelmiştir.
Bence de, muhtarlar bu gün, 80-100 sene öncenin ihtiyacı olan ‘demokrasinin ilk adımı’ değiller. yapılacak olan ‘toplu yaşama atılan adım’ olan belediyelerin; sağlıklı yapılara kavuşturulup, ihtiyaç sahiplerine ulaşıp, onları azaltmalarının sağlanmasıdır.
YORUMLAR