Cibilliyeti bozuksa…

Bir insàn (dikkat edilsin insàn dedim) Kıbrıs’ta birçoğu şehid edilmiş kardeşlerimizin vatanları için, zalim palikaryaya karşı mücadele amacıyla bir araya gelerek kurdukları «Türk Mukavemet Teşkilâtı» hakkında kem söz sarfedebilir mi?

İnsàndır ama zalimlerdendir, edebilir. İnsàn sıfatı taşıyordur ama insànî hiçbir erdemi yoktur edebilir. İnsàndır ancak adada mâsumların kanını döken Yunan tohumu serseri rumlardandır (palikarya) mazlûm Türklere her türlü düşmanlık edebilir.

Ceddimiz, «İstiklâl Harbi»nde askerlerimize kahpece saldıran, çetecilik yapan, pusu kuran, hâsıl-ı kelâm, her türlü şerefsiz hadiseyi çıkaran rumları anlatmak için «serseri» anlamında kullanmış (Yunanca) palikaryayı.

O nedenle eski Yunanca’da palikarya; “yakışıklı, genç, babayiğit delikanlı” anlamına geliyormuş filan hikâye. Yunan da biliyor bizim palikaryayı ne anlamda kullandığımızı.

Bakın size bir hatıramı aktarayım. Sene 1996. Atina’ya A300B4 simülatörü için gitmiştik. Onur Air’e giriş yılımdır o sene. Boş zamanlarımızda Atina’yı geziyorduk. Pire limanına kadar gittik.

Böyle gezerken bindiğimiz bir otobüste dalmışız aramızda “palikarya piçleri şu bu” diye konuşuyoruz. Birden önümüzdeki koltukta oturan bir yaşlı bey geri dönerek, “burada çok kişi Türkçe bilir, başınıza bir şey gelmesin, öyle palikarya falan… konuşmasanız iyi olur” dedi.

Böylece anladık ki Yunan bizi unutmamış, dilimizi hafızasına nakşetmiş, «palikarya» işini de yine kafasının bir yerine kazımış, “Siz misiniz bize palikarya diyen” kabilinden. Günü gelince hesap soracak yàni. Bakmayın siz bizdeki hıyarların gafletine.

Eskilerden bir televizyoncu gazeteci abla kalkmış Kıbrıs Türklerinin adayı, námûs ve şereflerini savunmak için kurdukları «Türk Mukavemet Teşkilâtı» (TMT) hakkında kem söz etti.

Tàbi hakkında suç duyurusunda bulunuldu.. Verilen dilekçelerde, “TMT’nin, yüzlerce insanı katleden bir örgüt olan EOKA’ya karşı Kıbrıs Türk halkının mücadelesi için Türkiye’nin desteği ile kurulduğu, haklı ve meşru direnişin sembolü olduğu” belirtildi.

Ayşenur Aslan hanım kim oluyordu da böyle bir cürette bulunuyor, kuruluşuna Türkiye Cumhuriyeti’nin destek vermiş olduğu TMT hakkında “illegal ve suikastçı bir oluşum” diyebiliyordu?

Nádân biri olsa, “cahildir zır câhil, boşverin böyleleri için Hazreti Mevlâna ne demişti bilmiyor musunuz?” der geçerdik.

Hani “suskunluğum asaletimdendir. her lafa verecek cevabım vardır amma bir lafa bakarım laf mı diye, bir de söyleyene bakarım adam mı diye” buyurmuş ya hazret. Bu hem adam değil, hem de söylediği laf, akil insàna saniye düşünmeden “hastir” çektirecek kadar bayağı.

Hadi bir an bu karıyı adam yerine koyup yakinen bakalım: “Kıbrıs Türk Mukavemet Teşkilatı adada ve yakın hinterlandında suikastlarla bilinen bir illegal… diyelim, yarı resmî bir oluşum” demiş.

Pekâlâ sizin (artık mecburen böyle demeliyiz) EOKA neydi? Kıbrıs Adası için legal (kanunî, meşru) bir örgüt olarak mı kurulmuştu. Yaptıkları gayet de insànî işler miydi? Sizin EOKA ve başındaki kara sakallı Makarios ile Nikos Sampson’lar mâsum birileri miydiler yoksa kanlı katiller mi?

Banyo küvetinde her birinin üzerinden onlarca mermi çıkan mâsum çocuk cesetleri hakkında ne dersiniz? Sizin EOKA ne meşru ve mâsum imiş be.

Ha unutmadan haberlere bakıyor musun bilmem. Hürriyet Gazetesi, «Güney Kıbrıs’ta şoke eden görüntü! Rumlardan papazlara silah eğitimi» başlığı ile verdi haberi.

Senin Güney Kıbrıs’lı papazlar, ebedi liderleri Makarios’un ruhunu şâd ediyor, adada yeni bir EOKA, yàni RUM MUKAVEMET TEŞKİLÂTI oluşturuyorlarmış…

Rezaleti Kiliseler Birliği protesto etti bile. İnanmıyorsan sor: “Din adamlarına katliâm hazırlığı yapmak yakışmaz” dedi. Fakat onlara da sana da her türlü mel’ânet yakışır bence. Reziller sizi. 12.02.2022