24 Şubat 2022 tarihinde başlayan Rusya-Ukrayna savaşı 10 aydır devam ediyor. Savaşı sona erdirmek için gösterilen bütün çabalar fayda vermedi. Savaşı sonlandırabilmek için Türkiye dışında hiçbir ülke samimi gayret göstermedi. Savaşın diğer ülkelere sıçrayarak 3. Dünya Savaşı’na sebep olur korkusu ile bütün dünya teyakkuzdaydı. Rusya-Ukrayna Savaşı dünyada gıda/tahıl krizine de yol açmıştı. Neyse ki Türkiye’nin her iki ülke arasındaki (Rusya ve Ukrayna) arabuluculuğu bu krizi sonlandırmıştı. Fakat bu savaş devam ettiği sürece dünyayı bekleyen tehlikelerden kurtuluş yok!..
Şimdi de füze krizi patlak verdi. Ukrayna sınırına yakın Polonya’nın Prewodow köyüne düşen füze sonucu 2 kişi hayatını kaybetmişti. Polonya, Ulusal Güvenlik Komitesi’ni acil toplayarak savaşa hazır konumuna geçti. Bu sırada ABD’den ve Rusya’dan arka arkaya düşen füze ile ilgili açıklamalar geldi. ABD, Polonya’ya sınırı içine düşen füzenin, Rus füzesini düşürmek için Ukrayna’dan atıldığı yönünde bir açıklama yaptı. Bunun üzerin Rusya ise Polonya’ya düşen füzenin kendilerine ait olmadığını söyleyerek bunun bir provokasyon olduğunu iddia etti. Ukrayna Devlet Başkanı V. Zelensky ise Polonya sınırına düşen füzenin Rusya tarafından atıldığını iddia etmişti.
Polonya kendi sınırları içine düşen füzeden dolayı NATO’ya çağrıda bulundu. Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki, NATO üyesi olarak ülkelerinin tehdit altında olduğunu ve bir an önce NATO’nun 4. Maddesinin harekete geçmesi gerektiği yönünde bir açıklama yaptı. Bilindiği gibi NATO’nun 4. Maddesi “NATO’nun ‘bir müttefike yapılmış saldırı, tüm NATO ülkelerine yapılmış saldırı” olarak kabul edildiği için yapılan saldırının tüm NATO ülkelerine yapılmış sayılıyor. Nihayetinde NATO üyesi ülkeler acilen toplantı yaparak olayın kesinliği/doğruluğu veya yanlışlığı konusunda karara varıyorlar. Şayet saldırı doğru çıkarsa 5.Madde’yi devreye sokulur. 5. Madde ise tüm NATO üyesi ülkelere topyekün bir saldırı kabul edildiği için BM Yasası’nın 51. Maddesi’ne göre bireysel ve toplu savunma hakkı doğuyor.
Füze krizi üzerine yapılan bu kadar açıklamadan sonra ortaya çıkan acı gerçek ABD ve AB’nin ortak bir şekilde NATO kararları doğrultusunda Rusya’nın herhangi bir NATO ülkesine saldırısıyla ilgili somut bir delil/neticesi aramaya çalışması olduğunu gösteriyor. Yani, böyle bir delil kesinleştiğinde topyekün Rusya’ya saldırmak fikri ortaya çıkıyor. Polonya’ya sınırına düşen füze şayet Rusya tarafından gönderilmiş olsaydı durum vahimdi! Polonya sınırına düşen füzenin Ukrayna tarafından ateşlendiğini ABD kendisi açıkladı. Yine de NATO’nun 4. Maddesi’ni devreye sokarak bir değerlendirme yönüne gittiler. Yani, füzeyi Rusya mı Ukrayna mı gönderdi konusunda kesin karara bağlamak için acil toplanma kararı da diyebiliriz buna.
Zaten NATO üyesi olan Polonya Rusya-Ukrayna Savaşı başladığı günden bu yana alarm ve teyakkuzda! Her an savaşa hazır bekliyor! Polonya NATO kararını, ABD’nin ve bazı AB ülkelerinden gelecek talimatı bekliyor!
Bir de Türkiye’ye bakalım. Türkiye kadar NATO’nun bir üyesi olsa da bu oyuna gelmiyor ve kendi iradesiyle hareket ederek barışçı, arabulucu ve çözüm odaklı gayretler sarfediyor. Türkiye’nin bu yöndeki başarısı bütün dünya ülkeleri tarafından takdir edilse de ABD’nin ve AB ülkelerinin Türkiye’ye bakışları samimi değil. ABD ve bazı AB ülkeleri Türkiye’ye karşı ikiyüzlü bir politika sergiliyorlar. Türkiye’nin sırtını sıvazlayıp yüzüne gülerken arkasından kuyusunu kazıyorlar. FETÖ ve PKK/PYD/YPG’ye vermiş oldukları siyasi, ekonomik, eğitim ve silah desteği aleni/açık bir şekilde ortada iken hala Türkiye’nin iyi bir dost/müttefik olduğunu yönündeki düşüncelerine nasıl inanabiliriz?! Böylesi bir mantık, böylesi bir tavır/tutum ve böylesi bir ikiyüzlülük içinde olan ABD ve bazı AB ülkelerine Türkiye nasıl güvenebilir?!
YORUMLAR