Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Ramazan Ercan BİTİKÇİOĞLU

Gazze bi kırtik olsun umurunda mı?

Tanzimat devri Osmanlı devlet ve fikir adamlarından şair, yazar, gazeteci ve feylesof Ziyâ Paşa (Abdülhamid Ziyâeddin) ne demişti?

İç bâde güzel sev var ise akl’u şuûrun
Dünyâ var imiş yâ ki yok olmuş ne umûrun

Bu mısraları acaba birilerine, bir şeylere kinaye olarak mı demişti, yoksa dünya görüşü, felsefesi bu muydu?

Bunu bilmek için Ziyâ Paşa’yı tanımak gerek.

Ziyâ Paşa Tanzimat Edebiyatı’nın en fazla eser verenidir denilse yanlış olmaz. 55 yaşında vefat etmiş uzun sayılmayacak ömrüne nice eser sığdırmasını bilmiş bir insàndı.

Onu biraz tanıyanlar, bilenler kesinlikle kinayedir diyeceklerdir.

Evet haklısınız, aynen öyledir. Tabiîki, arif olan anlar türündedir bu tür şeyler. Echel’i cühela ne bilsin?

Şimdi argoda “sahibine kargo” falan diyorlar ya o türden. Sözü hak eden biraz da arifse söylenenin kendisine ithafen söylendiğini anlar.

Günümüzde adamın neredeyse adını soyadını yazacaksın ama herif tınmıyor. Üzerine alınmıyor. Anlayan da “kötü söz sahibine aittir” diyerek hem sizi suçluyor hem kulağı üzerine yatıyor.

Eyvallah kötü söz sahibine rücu eder, onu lekeler lâkin haysiyeti olan havadan nem kapmasa da her ikazı nefsine de yöneltir yàni nefsini bu vesile ile bir kez daha muhasebeye çeker.

Ancak arsızlar, yüzsüzler, yılışıklar, rûhî bir maraz içinde olanlar hiçbir şeye aldırmaz, etkilenmez, adam sende der geçerler.

Ziyâ Paşanın 12 bentten oluşan Terkib-i Bent şiirlerindendir bu mısralar.

Her mısraında hikmet saklı beyitleriyle meşhurdur Ziyâ Paşa. Bu beyitler eskiden (televizyon manyağı olmadığımız günlerde) herkesin, hasseten tahsil sahibi münevverlerin dilinde pelesenk idi.

Kimi zaman biraz pesimist (kötümser) olsa da hikmet ehlidir o.

Bî-baht olanın bağına bir katresi düşmez
Bârân yerine dürr ü güher yağsa semâdan

Bugünün kısır Türkçesiyle: Gökyüzünden yağmur yerine inci ve mücevher yağsa talihsiz olanın bahçesine katresi, yâni bir damlası bile düşmez.

Diyarbakırlıyım ben. Doğu ve Güneydoğu anadoluda bir katre yerine bi kırtik derler, bu şekliyle çok kullanılır. Rahmetli nenem “bi kırtik” derdi, azıcık anlamında. İştahsız olup yemekten uzak kaldığımızda falan “evlâdım, hele bi kırtik ye, beğenmezsen yemezsin” derdi meselâ.

Madem iş buraya geldi bi kırtikle bitirelim o zaman.

İnsànda bi kırtik insaf, bi kırtik vicdan kalmış olsa Gazze Müslümanları için en azından hergün birkaç dakika olsun hüngür hüngür ağlar.

Bakıyorum bi kırtik bile üzülmeyen milyonlar görüyorum..Adam oturmuş aşk meşk diyor böyle bir zamanda. Biraz daha utanmasa cinsellik sularına girecek…

Bi kırtik haklıysam, “Allah razı olsun bizi silkeleyip kendimize getirdin” der duâ ederseniz. Değilse cümleten özür dilerim.

Hem de bi kırtik değil çok çok özür diler, tek başıma ağlar dururum ne yapayım? Yahu şu siyonist Yahudi bile “ağlama duvarı”na arsız yüzünü dayayıp ağlıyor. Yuh bize, veyl bize. 15.11.2023

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER