Geleceğin dünyasında Türkiye

Geçtiğimiz Ağustos ayında ünlü askerî istihbarat sitesi The National Interest, ABD’nin ‘tek kutuplu dünya’da egemenliğini kaybettiğini, bir çok bölgede etkinliğini Rusya, Çin ve Türkiye’ye kaptırdığını yazmıştı.

«Millî Çıkar» diye tercüme edebileceğimiz adıyla bu askerî istihbarat sitesi takibe değer. Türkiye’nin de böylesi internet yayınları olmalı.

Bizim SİHA ve İHA’larımız hakkında da yazmışlardı. Methediyor fakat bir yandan da yetkililere ve idarecilere “dikkat” mesajı veriyordu site.

Site askerî haberlerle de sınırlı değil. Covid-19’a kadar her meseleyi tahlil ediyorlar. Son olarak «Coronavirus Neden Daha Ölümcül Olabilir?» başlığı ile “Covid-19 krizi, Biden yönetiminin karşı karşıya olduğu en akut sorun olmaya devam ediyor” demişler, bu konuda sitenin aşı uzmanlarıyla bir panel de tertiplediğinden bahsetmişler.

Haber şöyle: “Virüsün yenildiğine dair ilk coşku patlamasından sonra, Başkan Joe Biden delta varyantı ile huzursuzca boğuştu ve şimdi bir aşı talimatını yayınlıyor. Amerika nasıl ilerlemeli? Vekalet işe yarayacak mı? Takviye aşıları sadece altmış beş yaş ve üzerindekiler için değil, aynı zamanda genel nüfus için de önerilmeli mi? Bu ve diğer soruları değerlendirmek için Millî Çıkar Merkezi, derinlemesine bir tartışma için seçkin bir uzmanlar paneli topladı.”

Nasıl? Sizce de ilginç değil mi?

Yeri gelmişken ilgili birkaç şey de söyleyelim: Geleceğin dünyasında artık konvansiyonel silahlar gibi klasik istihbarat da olmayacak. İstihbarat kıyamete kadar mevkiini koruyacak ama demode klasik istihbarat yerini modern ve global istihbarata terkedecek.

İnternet (güneşte bir büyük patlama vs. olmaz ise) dünyanın en önemli istihbarat akışını sağlayacak ülkelere. Tek mesele kalacak, bilgi (haber) kirliliğini temizlemek. Türkiye şimdiden bu iş için gerekli tedbirleri almalı, bir «İstihbarat Düzenleme/Temizleme Merkezi» kurmalı.

Elbette geleceğin dünyasında lider ülkelerden olmak isityor ve dünyaya beş iri devletin şekil vermesinden hazzetmiyorsak... Her Türk münevveri kendisine hergün “geleceğin dünyasında Türkiye’nin yeri ne olacak?” diye sormalı ve üzerinde kafa patlatmalıdır.

Büyük devlet, ecdadımızınki gibi devlet-i ebedmüddet olma rü’yâsı, elhasıl büyük işler lafla olmuyor. Düşünce ve araştırma kuruluşlarımız dünyaya nisbetle nal topluyor.

Millî mefkûreye Batı dünyasının birtakım mahfilleri şekil veriyor. Milletin beyni adamların oyuncağı olmuş. Kimse durumun vehametini göremiyor!.

Aklımızı koruyalım dedik, uyardık kaç kişi duydu acaba? Duyanlar ne yaptı? Altımızdaki zemin kayıyor farkında mıyız?  

Dinde mühim bir kural var: Din akıllıya vacip kuralı. Aklımızı koruyamaz isek dinimizi, mukaddesatımızı, námûsumuzu… hasılı insànî hiçbir şeyimizi koruyamayız. Aklımızı nasıl bozuyorlar tehlikenin farkında mısınız?

Mantık okutalım çocuklarımıza. Mantık dersi en mühim ders olsun okullarda. Mantık, aklı kullanma kabiliyeti, sanatıdır.

İnsàn zihnini hatalardan koruyan, doğru düşünmenin kurallarını, ölçülerini ve yöntemlerini gösteren mantık öğrenilmesi gereken bir ilim.

Palavracılıktan kurtulmak hayırlı işler yapmak istiyorsak mantıklı insanlar yetiştirmeliyiz. Vasıflı insanlar yetiştirmenin başka yolu yok.

Mantığı doğru nesiller çalışmayı, Türkiye’yi hakikaten kalkındırmayı başarabilir. Atıp tutan, boş konuşan, bir sayfalık yazıyla meramını anlatamayan nesiller yarınlar için felâkettir. İstikbâl bu zayıf ve korkak nesillere teslim edilemez.

Geleceğin dünyasında Türkiye falı açmaya gerek yok. Küreye bakan herkes bir şeyleri görebilir. Hangi küre mi? Yahu elbette sahtekâr falcı küresi değil, dünya küresinden bahsediyorum. 28.09.2021