Hadi kalkıyor, Aksaray Aksaray…

Gençlik yıllarımda kimi zaman hususen gider dinlerdim onları. Aksaray dolmuşçularının muavinleri birbirleriyle yarışırcasına bağrışırlardı, “hadi kalkıyor, Aksaray Aksaray…” diye.

Yıllar sonra Şener Şen ve İlyas Salman’ın başrol aldığı “Çiçek Abbas” filminde de yer aldı bu dolmuşçu âvâzesi…

Dün haberlerde «beşibiryerde» pardon, Kemal abilerini de katınca «altısı bir yerde» oluyor değil mi? Neyse, bu zavallı 6 (altı) muhâlefet  partisinin «yemek toplantısı» (!) için bir araya gelip arz-ı endam eylediklerini görünce aklıma o filmin sahneleri ya da Aksaray dolmuşçuları geliverdi.

Muhalefetteki 6 partinin genel başkanları, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem (artık payandalı mı denilmek isteniyor, her neyse) çalışmasının son hali için bir araya gelmişlermiş. (Canan Kaftancıoğlu itiraz etmiş, “hayır o «yemek toplantısı» değil, «ilke birliği toplantısı» idi” demiş)

Bu beş (5) saat 15 dakika süren «ilke yiyen» (ya kafam karıştı kusura bakmayın, ilkeli yemek toplantısı) sonrası yapılan ortak açıklamada, “Hep birlikte inşa edeceğimiz Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’i milletimize ve gelecek nesillere adalet, barış, refah ve huzur getirmesi inancıyla hayata geçirmeyi taahhüt ettiğimizi kamuoyunun bilgisine sunarız” demeyi de ihmal etmemişler.

Demek oluyor ki, halihazırdaki parlamentomuz (TBMM) ilkesiz ve güçsüzmüş. Aksi olsaydı böyle bir toplantıya ihtiyaç duyulmazdı değil mi? Koskoca, kerli ferli adamlar yalan söyleyecek değiller ya…

Vallaha ben onu bunu bilmem. Aksaray dolmuşuna bindim ama bunların dolmuşuna öldürseler binmem...

Üstelik bu ne samimiyetsizlik ayol, hem CB’lığı külliyesi için «saray» de, hem de kalk AK Parti’yi de işin içine katarak “hadi kalkıyor, Ak-saray Ak-saray…” de. Siyaseti dolmuşçuluk mu sanıyor bunlar? (Aslında keşke o çilekeş dolmuşçu kardeşlerimiz kadar becerikli olsalar)

(İkinci Yazı) Elektrik faturasını ödemem

Esasen bu tarz bir çıkışı, yazar kasasını müteveffa başbakanlarımızdan Bülent Ecevit’in önüne atarak olay haline gelen esnaf gibi bir vatandaşın yapması şık olabilirdi.

Fakat sen çare ve çözüm üretmek ana vazifesindeki bir ana muhâlefet partisinin lideri olacaksın ve çaresiz zavallı bir esnaf gibi “artık faturamı ödemeyeceğim” diyeceksin.

Vallahi siyaseten söylemiyorum: CHP’nin bittiğinin bundan a’lâ, bundan net bir işareti olamaz.

CHP resmen ve alenen tükenmiştir, bitmiştir. Artık yeni bir iktidardan önce yeni bir anamuhalefet partisine ihtiyaç var. Bence bu işi «yemek toplantısı» katılımcılarından birine devretseler iyi olur.

− Sen muhalefetin güçlenmesini mi istiyorsun?

− Evet, aynen öyle. Yeni mi anladın?

Behey nádân, muhâlefet güçlü olmazsa iktidar güçlü olabilir mi? İnsanı bile o kötü mikrop ve bakteriler, hattâ virüsler güçlendiriyor!

Savaşmayan bir ordu caydırıcı bir güce kavuşabilir mi?

Siyasetten anlamak lazım. Gerçek demokrasileri incelemek lazım. Laf ola kese dola diye konuşmayalım lütfen. 13.02.2022