Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Hayvanlardan Öğrenebileceğimiz En Önemli Şey

Hayatımızın yoğun temposunda sık sık kaybolup gideriz. Gelecek kaygıları, geçmiş pişmanlıklar ve sürekli bir hedef peşinde koşma arzusu, bizi anın tadını çıkarmaktan alıkoyar. Ancak hayvanlar, bize anın değerini hatırlatır.

Hayatımızın yoğun temposunda sık

Beynimiz muhteşem bir veri tabanıdır. Duygular ve hislerle dolu olayları daha hızlı ve detaylı hatırlarız. Bunun sebebi beynimizin adeta bir anı deposu olmasıdır.

Geçmişte yaşadığımız üzücü bir olayı ya da travmatik bir anı hatırladığımızda ne olur hiç düşündünüz mü? Ruh halinizdeki ani değişimi ve bedeninizdeki gerilimi fark ettiniz mi? Bu, vücudumuzu harekete geçiren stres tepkisidir. Beynimiz, kötü bir hatıra ortaya çıktığında, alarm durumuna geçer ve vücuda stres hormonları olan kortizol ve adrenalin salgılar. Ve bu gerçekleştiğinde, biz geçmişteki o anı adeta tüm kimyasallarıyla birlikte tekrar yaşıyor oluruz.

Peki yaşantımıza devam etme konusunda hayvanlardan nasıl ders alabiliriz?

 Dr. Joe Dispenza ‘’Evolve Your Brain’’ adlı kitabında şu cümleyle aktarmıştır: “Bunu düşündüğünüzde, hayvanlarla bizim aramızdaki asıl fark, ikimiz de stres yaşasak da, insanların travmatik durumları yeniden deneyimlemesi ve ‘önceden deneyimlemesi’dir.”

Hayvanların da tıpkı insanlar gibi stres tepkisi vardır. Örneğin bir geyiğin yırtıcı bir hayvanla karşılaştığında kaçıp kaçmayacağına karar vermesi gerekir. Karar verildikten ve tehlike geçtikten sonra geyik normal yaşantısına devam eder. Geyik, yırtıcı hayvanın ne zaman geri döneceği konusunda saatlerce endişelenmez ya da ölümden nasıl kurtulduğunu takıntı haline getirerek bütün gece uyanık kalmaz.

Veya evcil hayvanınızla parka gittiğinizde, belki dışarı çıkana kadar havlayabilir ancak dışarıdayken o kadar anın keyfini çıkarmakla meşgul olur ki, bir sonraki oyun anının ne zaman geleceğini düşünmez.

Eğer yaşadığımız bir duruma her zaman alışık olduğumuz duygu, davranış ve bakış açısıyla tepki vermeye devam edersek; sadece geçmiş olaylara takılıp kalmayız, aynı zamanda elimizde var olan yaşadığımız anı da kaçırmış oluruz. Ancak an’ı yakalayarak daha mutlu, anlamlı ve tatmin olmuş bir yaşamımız olur. Geçmişi düşünmek veya gelecek hakkında endişelenmek, bizi bugünden alıkoymaktan başka bir şey değildir.