Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
İzzet Sarı

Kastamonu, Covid’deki ilk tıp şehidine böyle mi sahip çıkmalıydı?

-100 yıl önce nasıl vefalıydık, 100 yıl sonra nasıl vefasız olduk!

Asıl mesele bu…

Kahraman Doktorumuz 1887 yılında Tosya’da doğar. Saatçi ailesine mensuptur.

İstanbul’da tıbbiyeyi bitirince İstiklal Savaşı yıllarında İnebolu Devlet Hastanesi’ne tayin olur. Çok kısa zamanda başarılı işler yapıp başhekimliğe yükselir.

O yıllar zor yıllardır.

Savaş yılları, kıtlık yokluk yıllarıdır.

Kalabalık ve kontrolsüz bir liman şehri olan İnebolu her türlü hastalığa açıktır. İlaç yoktur. Tıp ise daha birçok ilacı henüz keşfetmemiştir.

Ankara’da  askeri birlikte bit salgını baş göstermiştir. Ankara’daki hekimler bir türlü bit salgını ile baş edemezler. Tıp adına yaptığı çalışmalardan dolayı namı kısa sürede büyük kentlere yayılan Tosyalı Dr.İsmail Hakkı Bey , bit salgını ile mücadele etmek üzere Ankara’ya çağrılır. Cephane çeken kağnı kolları ile birlikte tam 16  gün süren bir yolculuğun ardından Ankara’ya giden Tosyalı Dr.İsmail Hakkı Bey burada yaptığı çalışmalarla  bit salgınını kısa sürede sonlandırır ve  Gazi Mustafa Kemal tarafından  bizzat teşekkür edilerek görev yeri olan İnebolu’ya geri gönderilir.İnebolu’da halk tarafından çok sevilen Dr.İsmail Hakkı bey  eldeki imkarlar dahilinde halkın her derdine derman olmaya çalışır.

Bu dönemde Kolera bir salgın olarak yayılır.

Doktorumuz hayatı pahasına bu hastalıkla mücadele ederken, düşmanlar da boş durmazlar ilçenin içme suyunun karşılandığı kuyulara dahi Ermeni çeteleri zehir katarlar.

Ankara için  hayati mesele haline gelen İnebolu’nun zayıf düşürülmesi için iç ve dış düşmanlar boş durmaz.  İnebolu’daki kuyulara zehir dahi atan Rum ve Ermeni çeteleri  kısa süre içinde   Dr.İsmail Hakkı bey tarafından suçüstü yakalanır ve hastane bahçesinde bizzat kendi tabancası ile öldürülür.

Ancak Doktorumuz görevini yaparken yakalandığı hastalıktan kurtulamayıp  henüz hayatının baharında  koleraya yenik düşerek 34 yaşında şehit olur.

Tosya’daki ailesi çok isteseler de İnebolu halkı şehidini vermez. Hastane bahçesine defnedilir. Mezarı başına da;  “Yaşadığı sürece vazifesi uğruna hayat sürüp, sonsuzluğa erişti,” diye başlayan bir abide dikilir.

Gencecik idealist bir doktor.

Dönem istiklal savaşı dönemi, tarihin şekillendiği yazıldığı devir.

Salgın hastalıklar, casuslar, ajanlar cinayetler.

Ve tüm bunların içinde vazifesi uğruna şehit bir doktor.

Şehit Doktorumuz Tosyalı, ama sonsuza kadar İnebolu’ya emanet…

Gazi  Mustafa Kemal Paşa, İnebolu’daki bu talihsiz olayı öğrenir. Kastamonu Valiliği’ne şifreli bir telgraf çeker;  “Ordumuzdaki bit salgını ile  mücadele de Ankara’daki hekimlerimize büyük  katkı sağlayan ve kısa sürede sonlanmasına vesile olan  Dr.İsmail Bey’in şehit  düştüğü  haberini üzüntü ile öğrendim. Şahsınız nezdinde  ailesine ve tüm Kastamonu halkına başsağlığı dilerim. Vatan sağ olsun.”(13 Ekim 1921 tarihli ve  397 sayılı şifreli telgraf)

Yukarıda okuduğunuz bu yaşanmış gerçek hikaye Türkiye tarihine “İlk Tıp Şehidi” olarak altın harfle yazılmıştır.

Bu yaşanmış hikayeyi neden bugün anlatma ihtiyacı duydum.

Şimdi gelelim asıl konumuza;

Aslen Zonguldak’ın Kozlu ilçesinden olan daha önce babasını ve 8 kardeşini kaybeden tam tamına 17 yıldır Kastamonu Devlet Hastanesi ve son olarak da Anadolu Hastanesi’nde çalışan Uzm.Dr.Vedat  Gök, tüm insanlığın  büyük bir savaş verdiği Covid-19’a  ( Koronavirüs)  yakalanarak maalesef  tıpkı 100 yıl önce İstiklal Savaşı’nda  görevi uğruna şehit verdiğimiz Dr.İsmail Hakkı Bey gibi hayata genç yaşta gözlerini yumdu.

Ankara Şehir Hastanesi’nde vefat eden Uz.Dr.Vedat Gök’ün cenazesi memleketi Kozlu’ya getirilerek dün sevenlerinin göz yaşları arasında toprağa verildi.

17 yıl hizmet verdiği Kastamonu’dan Devlet Hastanesi ve Anadolu Hastanesi’nden çok az sayıda!  meslektaşı ve sağlık çalışanı katılabildi.

Ha pardon unutmadan birde Kastamonu-Çankırı Tabip Odası Başkanı Dr.Yusuf Öztürk katıldı.

Dr.Vedat Gök’ü tanırdım… Halk arasında sevilen ve sayılan bir hekimdi. Tabiri caizse adamın dibiydi.

O’da tarihe ‘Kastamonu’nun ilk Covid şehidi’ olarak geçti.

Dün özellikle ailesini ve görev yaptığı hastane yönetimini arayarak sordum… Kimler geldi kimler telefonla  taziyede  bulundu diye;

Geldiği günden beri halkın içinde halkla beraber görüntüsü veren , daha birkaç gün önce Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ni ziyaret ederek sağlıkçılarla fotoğraf çektiren  ve Covid ile mücadelede onlara moral veren Sayın Valimiz Avni Çakır ,  Kastamonu’nun Covid’e verdiği ilk doktor şehidine üzülmediniz mi?

  Dahası  ne   Kastamonu Belediye Başkanı Opr.Dr.Galip Vidinlioğlu nede şehit doktorumuzun  amiri pozisyonunda olan Kastamonu İl Sağlık Müdür Vekili Dr.Yüksel Kutlu bile ne ailesini aramış sormuş nede iki satır taziyede bulunmuşlardı!

Her zaman olduğu gibi ateş düştüğü yeri yakmıştı…

100 yıl önce İstiklal Savaşı yıllarında İnebolu’da şehit düşen bir hekim için telgrafla taziyede bulunan Gazi Mustafa Kemal Paşa,  diğer  tarafta sıradan bir vefat gibi öylece ortada bırakılan gencecik bir doktor.

Eleştirince eleştiriyor diye kızıyorlar!

Hadi gel de şimdi eleştirme…

Madalyanın ön tarafı parlak! Peki ya arka tarafı?

Pandemiden dolayı hadi cenazesine katılamadınız! Ailesine yada çalıştığı kurumun yönetimini telefonla arayıp neden  taziyede bulunmadınız?  Hadi onu da yapmadınız yardımcılarınıza veya memurlarınıza emir veripte yerel basına iki satır taziyede mi zor geldi?

Kabul edilebilir gibi değil de; hadi diyelim Sayın vali yeni geldi  ve yabancı biri ve  iki  gün sonra gider diyelim.

Eyyyy Kastamonu’nun hekim belediye başkanı Opr.Dr.Galip Vidinlioğlu, şehit olan senin meslektaşın ve  (oyunu da) sana vermiş olan bir seçmenindi!

Hadi protokol unuttu diyelim!

 Coronaya şehit verdiğimiz Uz.Dr.Vedat Gök’un amiri pozisyonunda olan uzun süre  birlikte mesai yaptığı  Kastamonu İl Sağlık Müdürü Dr.Yüksel Kutlu, sen nasıl  kendi mesai arkadaşını ve Covit ile birlikte savaştığınız  meslektaşınızı  unutursun?

Yazıklar olsun…

Ülkemin kurtuluşu içen 100 yıl önce şehit düşen Tosyalı Dr.İsmail Hakkı Bey gibi Covid’e şehit  verdiğimiz “Kastamonu’nun ilk tıp şehidi”  Uz.Dr.Vedat Gök.  Vatan size minnettardır…

Ruhunuz Şad, mekanınız cennet olsun…

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER