Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Ramazan Ercan BİTİKÇİOĞLU

Kültüre dair…

Kültür elbette çok değerli, çok kıymetlidir. Lâkin ne dolar, euro, ne Türk Lirası, hattâ ne de altın ile satın alınabilecek şey değildir.

Kültürlü olabilmek için ille de paraya ihtiyaç yok. Devletin parasız kütüphanelerine gidersin, bilge insanlarla ünsiyet kurarsın, tahsil yaparsın. Ve internetle (internette) de nice faydalı bilgiye ulaşabilirsin.

Bir genç harçlıklarını biriktirip kitaplar alsa, ileri yaşlara geldiğinde binlerce kitaplık özel bir kütüphanesi bile olur.

Gençlik yıllarımda Sahaflar Çarşısında kitap alırken birini tanımıştım. Gençliğinden beri buralara uğruyor, hattâ kiloyla hurda kâğıt ve kitap satanlardan da çuvalla kitap topluyormuş. Sonra elden geçirip faydalı ve kıymetli olanlarını ciltleyip özel kütüphanesine koyuyormuş.

Kütlürlü biri olduğunu anlayınca sohbet açılsın diye “ağabey uçaklarımız hakkında ne dersin?”  dedim. Hava Kuvvetlerimizin potansiyeli mánâsında.

Bana askerî ve sivil neredeyse tüm uçaklarımız hakkında bilgi vermeye başladı, jetlerimizin maksimum irtifalarını, motor güçlerini, Yunanistan ile aramızdaki silah, mühimmat mukayesesine kadar çok şey biliyordu. Bir pilot olarak tayyarecilikte onun bilgisine sahip değildim.

Yanlış anlaşılmasın. Her bilgili insàn kültürlüdür demek istemiyorum. Kimileri bilgisayar gibidir fakat muhakeme edemez, yorumlayamaz. Hattâ böylelerinin bazısı şizofrendir. Fakat o adam hakikaten kültürlüydü.

İşittiğim, öğrendiğim bazı veciz sözlerin ilk kim (hangi padişah, vezir yahut paşa) tarafından söylenmiş olduğunu, dîvan şairlerinin hikmetli beyitlerini, Nâbî’nin ünlü Hac yolculuğu ve “Sakın terk-i edebden…” şiiri ve daha neler neler… Anlattığı birbirinden ilginç bilgi ve yorumları zevkle dinlemiş, müstefid olmuştum. Ayaklı kütüphaneydi adam.

Merhum Mehmed Şevket Eygi üstad da böyle biriydi. Çok bilge, tam bir dâva adamıydı. Hayatını İslâm’a adamıştı. Tanıdığım en kültürlü ve buna mukabil en mütevazı, en beyefendi adamdı üstad.

Kültüre dair de hayli yazıları var. Meselâ «Kültür Yetersizliği» başlıklı ve vefat ettiği senenin 27 Şubat yazısında şöyle diyordu:

“Kültürün çok mánâsı, tarifi vardır. Birini arz edeceğim: Lisede edebiyat, tarih, felsefe (metafizik, psikoloji, mantık, ahlâk, estetik), beşerî coğrafya, sanat tarihi okur, bu derslerden imtihan edilir ve geçerli not alır…

Sonra bu konulardaki bilgilerin çoğunu unutur… Geriye bir şey kalır ki, işte o kültürdür. Bizim eğitim sistemimizde artık yeterli miktarda Türk edebiyatı, tarih, felsefe, sanat, beşerî coğrafya okutulmuyor ki, bunlar unutulduktan sonra geriye kültür kalsın.

Kesin konuşmalıyım: Zengin yazılı edebî Türkçe bilmeyen kültürlü olamaz. Tarih kültürüne sahip olmayan biri kültürlü olamaz. Sanat kültürüne sahip olmayan birine kültürlü denilemez. Bulunduğu ülkenin millî kimliğini bilmeyen bir kimse kültürlü olamaz.

Mühendismiş, doktormuş, teknokratmış, onun edebiyat, tarih, felsefe kültürüne ihtiyacı yokmuş… Bu ne büyük hezeyandır. Kültürlü insanların ortak (müşterek) âleti edebî lisandır. O yoksa kültür de yoktur.”

Müsaadelerinizle devamındaki şu (çarpıcı) gerçekleri de arzedeyim:

“İyi bir eğitim sistemi, genç nesillere üç boyut kazandırır.

− Bilgi ve kültür boyutu.
− Ahlâk ve karakter boyutu.
− Sanat estetik güzellik boyutu.

Bizim okullarımız, liselerimiz bu üç boyutu birden kazandırabiliyor mu? Doğru bir eğitim sistemi… Vasıflı öğretmenler… Dünyanın en üstün ders kitapları. (…….) eğitim işlerinde dünya birincisi olmadıkça geleceğimizden emin olamayız. Dünya ikinciliğini bile kabul etmemeliyiz.”

* * *

− Kültürlü, bilge kişinin uç zıddı için bir kelime veya tâbir var mı?

Olmaz olur mu? Hem ne müthiş bir kelimedir o. Yeri geldiğinde de çekinmeden kullanırım: «NÁDÂN» yàni zır câhil, kaba-saba, görgüsüz!.

Ömer Seyfettin’in bu isimdeki hikâyesinin atasözü gibi olmuş cümlesi, “Nádân ile sohbet, âqile (akıllı, âlim, bilge, kültürlü kişiye) Cehennem azabından beterdir” (hikmetli) sözüdür. 11.01.2022

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER