Kur’ân’a tekme, sahilde aleni zinâ?

O gazete gûya Müslümanlara hitap ediyor. Ben bunlardan da destekleyenlerinden de -en azından- zekâ seviyelerinden endişeliyim.

Birincisi, bunlar Müslüman hassasiyetine sahip değil. Haberlerinin çoğunda (eleştirel de olsa) lezbiyen ve gay denilen sapıkların magazin haberlerine sair cerideler kadar yer veriyorlar. Nedeni de malûm, satış yapmak, internet sitesinin reytingini arttırmak…

Müslüman böyle mi yapmalı? Elbette hayır, elbette hayır, kesinlikle hayır!.

Antalya’daki «Kur’ân tekmeleme» zındıklığını yazmış bunlardan biri. Yazsın, ben de yazacaktım. (Netekim bu vesile ile yazdım işte) Yazsın da, yuh be kardeşim, henüz yazının girişinde devasa bir dinî, itikadî yanlış ötesi vahim cümle var:

“Antalya’da bir okulda, bir müslüman öğrenci tarafından Kur’an-ı Kerim tekmelendi…” diye başlıyor söze yazar (!) kardeşimiz

Be mübarek, Kur’ân tekmeleyen birine sizin itikadınızda Müslüman mı deniliyor? Dur hemen bizi tekfir ehli sanma!. Biz öyle Ziyâ Paşa’nın kavli gibi “Her sözde hasmı tekfir ile iskâta çabalarlar” kişilerden^[1] değiliz.

Biz önüne geleni tekfir edenlerden değiliz. Hattâ birine kâfir demek için ya bizzat kendi ikrarı yahut müftü (içtihad ehli) seviyesinde bir zatın fetvası gerekir fıkıh bilgisini de biliriz.

Lâkin bahsekonu hadisede esasen şahsın ikrarı var hem de videolu falan. Allah’ın kelâmı olduğunu Türkiye’de hemen herkesin bildiği, din değerlerinin başındaki mushafa yapılan en çirkin, en rezil hareketi yapmış.

Bunun hükmü de “Allah’ı tanımıyorum, ondan korkmuyorum” demek olup hattâ, “ben bu tekmeyi Müslümanlara da atıyorum” tahriki ile yüklü bir eylem. Öyle olduğu için de örgün eğitimden devlet men etti oğlanı.

Beyzade sonra sosyal medya lincine uğrayınca, bunun yanına kâr kalmayacağını bir köşede temiz bir dayak da yiyebileceğini hesap ederek ve muhtemelen yakınlarının ısrarı sonucu bir video daha çektirmiş.

Kur’ân-ı Kerîm’i alıp öpüyor, başına koyuyor ve bu işi o maksatla yapmadığını söylüyor: Sahtekârca savunması şöyle:

“Selamünaleyküm Müslüman kardeşlerim. Sosyal medyada yayınlanan Kuran’ımıza hakaret olan görüntünün futbol hevesim olmasıyla arkadaşımın bana bir anda atmasından dolayı refleksi olarak yemin ederim ki istek dışı Kur-an’ı Kerim olduğunu bilmeyerekten vurdum. Yaptığımdan aşırı pişman ve üzgünüm. Herkesten özür dilerim”

Arkadaşı Kur’ân’ı almış bir anda havaya atıvermiş. Demek ki arkadaşı hafızlık falan çalışıyordu, bu da aynı Kur’ân kursunda imiş ve “al şu Kur’ân’ını unutma eve giderken” diyerek buna tutması için atmış, bu da futbol tutkulu ya, atılanın ne olduğuna bakmadan voleyi çakmış…

Bu kadar dangalağız ve böyle bir hikâye uydurulsa (yukarıdakini ben uydurdum dememe gerek yok) inanacağız. Be edebsiz senin anlattığının da bundan pek farkı yok ki. Kaldı ki videoyu izledim, parmağınla yere düşen Kur’ân’ı işaret edişin, kızların gülüşmeleri falan?

Allah senin de senin gibi serserileri yetiştiren eğitim sisteminin de ana babanın da müstehakını versin. Kur’ân’a tekme, Bebek sahilinde, halkın içinde aleni rezil zinâ görüntüleri? Nereye gidiyoruz ey Türkiye?

Bunun sonu ne olur? Kıçıkırık Yunanistan bize kafa tutuyorsa, ahmaklıklarından mıdır yoksa bunları görüp de “bu Türklerden artık korkmaya hacet yok, bunlar bizden beter Yunanlı olmuşlar, bize direnmezler” diye düşünmelerinden midir?

Ey halkım, ey ricâl-i devlet kendinize gelin. Ey Allah’ım “içimizdeki birtakım beyinsizlerin işlediği günah yüzünden hepimizi helâk eyleme.” (A’raf, 155) CUMA’NIZ MÜBAREK OLSUN!… 10.06.2022

———————————————
^[1] Büyük mütefekkir ve şairlerimizden Ziyâ Paşa’nın, «Türkistan’ın Esbâb-I Tedennisi» (Türkistan’ın geri kalma nedenleri) makalesinde geçer.