Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Hilal Yıldırımhan

Küresel Vatandaşlık Ve Çevresel Değerler

           Küresel Vatandaş Ve Çevresel Değerler

Dünya gittikçe gelişerek  sosyal, kültürel, ekonomik, sağlık, eğitim gibi pek çok alanda birbirine bağlı, bağımlı hale gelmektedir.

Yeni dünya düzeni, ulusal vatandaşlığın dışında evrensel bir boyut taşıyan dünya vatandaşlığı (Küresel vatandaşlık) kavramını oluşturmuştur.

Örneğin, dünya genelinde  yaşanmakta olan salgın, küreselleşmenin sadece bir boyutudur. Öyle ki şimdilerde salgınla mücadelede küresel bağışıklıktan bahsedilmektedir.

Küresel vatandaş, bireyin evrensel değerleri benimseyip, dünyaya kendisini ait hissetmesidir. Küresel vatandaşın sosyal sorumluluk alanları sadece, kendi ülkeleriyle sınırlı değildir.  Onlar tüm toplumların yararını düşünerek davranış geliştirirler.

Küresel vatandaşlık, ulusal vatandaşlığın alternatifi olmadığı gibi kendi ulusal değerlerine sahip, dünyaya aidiyetini ve sorumluluğunu unutmayan vatandaştır. Küresel vatandaşlık bilincine sahip olan birey bilir ki, dünya ve üzerindeki tüm kaynaklar geleceğimizdir.

Küresel vatandaşın sahip olması gereken değerlerden sadece biri de çevresel değerlerdir. Bir vatandaş öncelikle içinde yaşadığı dünya hakkında az da olsa kesinlikle bilgi sahibi olmalıdır.

Kıyıya vuran balinaların midesinden çıkan tonlarca plastik ve çeşitli bir sürü atık, barajlardaki suların kuraklık nedeniyle çekilmesiyle açığa çıkan inanılmaz kirlilik. Hava kirliliği, doğal kaynaklardaki azalma, küresel ısınma, orman yangınları,  doğal afetler, savaşlar,göçler, salgın hastalıklar sadece ulusal düzeyde sorunlar değildir. Maalesef ki “Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” sözü geçerliliğini çoktan kaybetmiştir. Dünyanın herhangi bir yerinde yaşanan bir duruma bana ne!deme lüksümüz yoktur.

Pandemiyle mücadele ettiğimiz şu günlerde tıbbi atık niteliği taşıyan maskelerin denizlere, sokaklara atılmasıyla oluşan çevre kirliliği ve benzer çevre sorunlarıyla karşı karşıyayız. Sorunun olduğu yerde elbette sorumluluk vardır. “ Yeryüzü benim için mescid ve temiz kılındı.” Diye buyuran bir peygamberin ümmetiyiz. Âli İmrân  Suresi 191. Ayete göre “Onlar ayaktayken, otururken ve yanları üzerine yatarken Allah’ı anarlar. Göklerin ve yerin yaratılışı üzerinde düşünürler. “Rabbimiz! Bunu boş yere yaratmadın, seni eksikliklerden uzak tutarız. Bizi ateş azabından koru” derler. Çevremize, ibadet ettiğimiz yerler kadar ihtimam göstermek, içerisinde fili bir dua, nihayetsiz şükür, eylemsel bir ibadet içerir. Çevreyi kirletmek buna sebep olmak kainat ayetlerine ihanettir.

Küresel vatandaş ve tabi küresel mü’minin sahip olması gereken çevresel değerlere göz atacak olursak;

Dünyanın bir eko sistem üzerine kurulduğunu bilmelidir.

Aynen insan vücudu gibi dünyada yaşayan bir organizmadır. Kasıtlı kasıtsız müdahalelerin onu hasta edeceğini bilmelidir.

Yakın ve uzak çevremizdeki her şey bizim kaynak değerimizdir. Sadece bize ait değildir. Bizden sonraki nesillerin de hakkı vardır. Hesabı büyüktür.

Doğal kaynaklar tasarruflu kullanılmalıdır. Çünkü israf ettiğiniz her şeyin yoksunluğunu bir gün yaşarsınız. Bu ilahi bir kanundur.

Bu ekosisteme uymayan işleyişini bozan müdahalelerden fert bazında kaçınılmalıdır. A’la suresine göre “Yüce Rabbinin adını tespih etmek.”  O nun indirdiği dini doğru temsil etmek, iyi bir model olmakla olur. “O, yaratıp şekillendiren, âhenk veren ve düzene koyandır.” “ O, (her şeyi) ölçüyle yapıp yönlendirendir.”  Tüm bu düzeni işleyişi bozan eylemler bu dine inanan, secde eden insanlara yakışmayan tutum ve davranışlardır.

 

Selam ve saygılarımla

 

 

 

 

 

 

 

 

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER