Müslümanlık Seviyemiz

Kurban bayramında kurban kesmek (zengin ölçüsüne göre) vacibtir. Kimlerin kurban keseceği muteber fıkıh ve ilmihal kitaplarında yazılıdır.

Bu gibi konular ehliyetsizler, cahiller ve kötü niyetliler tarafından tartışılamaz, tartışmak isteyenlere “hadi oradan” der işimize bakarız. Muteber ve güvenilir din kitapları ne yazıyorsa, tartışmadan oradaki bilgilere uyulur ve dinî ibadet ve hizmetler yerine getirilir.

Kurban bayramına “Kavurma şöleni” diyenler büyük hatâ ve saygısızlık ediyor. Kurban kesilmesi Kur’ân ile, Sünnet ile, ondört asırlık icmâ ile sabittir. Ulema, meşayih, ehlullah efendilerimiz kurban kesmişlerdir.

Biz birtakım zındık ilâhiyatçılara, naylon müctehidlere, gazetecilere, zamane düşünürlerine tâbi olmayız; ulemaya, fakihlere, müctehidlere tâbi oluruz. Onlar ne diyorsa, ne emrediyorsa, neyi uygun görüyorsa doğru olan odur. Ruhülbeyan tefsiri sahibi Bursalı İsmail Hakkı hazretleri (rahmetullahi aleyh) kurbanın önemi üzerinde çok durmaktadır.

Hacılar da, üç çeşit haccın ikisinde Arafat’ta, fıkıh kitaplarının belirttiği şekilde kurban kesmekle mükelleftir. Ziyan oluyor, Türkiye’de kesilsin, fakirlere yedirilsin gibi bahaneler ve saptırmalarla hacıları kurban kesmekten vaz geçirmek için çalışmak şeytanlıktır.

Kurbanları, hayvana eziyet etmeden güzelce kesmek gerekir. Kesilecek hayvanın gözleri bağlanmalı, asla itilip kakılmamalı, kaba muamele edilmemelidir. Bilerek veya dikkatsizlik ederek ezdiğimiz bir karınca için bile hesap vereceğimizin şuuru içinde olmalıyız.

Bazı insanlar kurban keserken kabalık ediyorsa bu hâşâ ki dinden gelen bir şey değildir, bir kültür ve seviye meselesidir.

Bir Kurban Bayramı’nı daha geride bıraktık. Her Kurban Bayramı’nda bu gibi şeyleri tartışıp durmak Müslümanlık seviyemizin ne denli aşağılara çekildiğini gösterir başkasını değil.

* * *

Trafik kazaları, hasseten Bayram günlerinde rekor seviyelere çıkıyor. Bu Kurban Bayramı’nda 4 gün olan Bayram günlerine sair günleri de ilâve ederek tatili 9 gün yaptılar.

Bayram’da sıla’yı rahîm yapanlar değil, daha çok tatil yapanlar kaza yapıyor. Bunun üç sebebi var. Maalesef bu kesim alkol alıyor. Yola çıkarken bile yanında çoluk çocuğu var ama içkili araç kullanıyor herif.

İkincisi sürat yapıyorlar, uykusuz araç kullanıyorlar. Tatil beldesine bir an önce gitmek istiyorlara ama mezarlıktaki yerlerine gidiyorlar. Sakat kalanlar da cabası.

Üçüncüsü de bu kesim duâ nedir bilmez. Oysa yola çıkılırken besmele çekilir ve sefer duâsı yapılır. İster deniz, ister hava, isterse kara yolculuğu olsun besmeleyle başlamalı, hamdeleyle bitmelidir.

En azından Nuh (a.s)’ın gemi inşá edip yola çıkışında söylediği ve Kur’ân’da àyet olan kısa duâyı ezberlemeli ve mutlaka duâ ile başlamalıyız yolculuğumuza.

وَقَالَ ارْكَبُواْ فِيهَا بِسْمِ اللّهِ مَجْرَاهَا وَمُرْسَاهَا إِنَّ رَبِّي لَغَفُورٌ رَّحِيمٌ

(Vekâle-rkebû fîhâ bismillâhi mecrâhâ ve mursâhâ inne Rabbî le ġafûrun rahîm) Meâli: “(Nuh) dedi ki: «Binin içerisine. Onun akması da, durması da Allahın adıyladır. Şeksiz şübhesiz Rabbim çok yarlığayıcıdır, çok esirgeyicidir».

Çok mu zordur bu âyet-i celîleyi ezberlemek? Elbette değildir. Yeter ki mü’min istesin. Her hadise Allah’ın dilemesiyledir. Allah (c.c), kendisinden yardım isteyen ve her işinde O’nu (c.c) anan kullarını esirger, kaza ve belâlardan muhafaza eyler.

Rekor sayıda kaza haberi bütün milletimizi muzdarip ediyor. Bayram zıkkım oluyor. Yazık günah be adamlar kendinize gelin. 13.07.2022