Nerede kalmıştık?

Evet nerede kalmıştık?

İngilizcesi “where were we?” şeklinde bu cümlenin. Yalnız işyeri toplantılarında değil, günlük hayatın birçok iletişiminde de kullanırız.

Son (10.02.2024) tarihli yazımızı “sen Hz. İbrahim olursan ateş de gül bahçesine döner” cümlesiyle bitirmiştik.

Hazır İbrahim (a.s) ve ateş demişken, günümüzün zalim Siyonist Terör Devleti İsrail’in yaktığı Gazze ateşiyle devam edelim:

Zalimin ateşi aynı lâkin bugün ortada İbrahim (a.s) dirayetinde Müslüman yok!.

Cesaret sahibi, imanı kavi, dâva sahibi, şuurlu, basiretli, düşmanından daha akıllı ve atak; İslâm’a ve Müslümana uzanan bir el olduğunda sağına soluna bakınmadan o eli kırmak için atılacak Müslümanlar yok!.

Zannediyorlar ki Gazze Müslümanlarına yardım edersek biz de ateşe gireriz, çok zarar görürüz. Bunlarda hardal tanesi kadar iman yoktur.

İman sahibi olan Bedir’i düşünür. Peygamberimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) ve mübarek ashabı  (radiyallahu anhüm ecmain) üçyüz kişiyken ve bunların yarısı yaşlılar iken, binlerce kişilik müşrik ordusunun üzerine yalınkılıç atladılar ve Allah’ın izni ile galib geldiler.

Yahu o kadar uzağa gitme, madem ki Türkiyeliyiz, Çanakkale Destanını yazan mübarek ecdadlarını düşünsünler. Yedi düvele karşı nasıl da cenk etti ve yine Allah’ın izniyle galib geldiler, kâfire “Çanakkale geçilmez” dedirttiler değil mi?

Demek ki kemiyyetler değil, keyfiyet önemli.

Demek ki sayıya değil kalplerdeki imana, dâvaya sadakate bakacaksın.

Gazze’ye gelelim. İslâm dünyası 1,5 milyarı aşkın bir nüfusa sahip. Pâkistan gibi elinde nükleer silah olan üyeleri var. Yàni kaşınırlarsa o türden silahımız da var. Pekâlâ olmayan nedir?

Olmayan Müslümanların tevhididir, olmayan cesarettir, olmayan dâva şuurudur ve en mühimi ıstırap duymamaktır kardeşinin acısından.

Gazze yanarken o kahvesinin ateşini kısıyor, keyfî yerinde…

Müslümanlar Hz. İbrahim (a.s) gibi olsalardı Gazze yanar mıydı?

Yahu bırak Gazze’yi İsrail diye bir terör devleti zuhur eder miydi? Asla, asla, asla…

Çektiklerimiz kendi ellerimizin işledikleri yüzündendir hikmetli sözü bir kez daha tecelli ediyor. Yazık bize, efsûs bize… 12.02.2024