Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Hüseyin Karahan

TÜMDENGELİM TÜMEVARIM

TÜMDENGELİM TÜMEVARIM

Kendimizi ne kadar anlatabiliyoruz. Doğru anlatabiliyormuyuz ? Yoksa biz anlatamiyormuyuz ,karşımızdaki mi anlamıyor hep kendi kendimize gündelik hayatta kafamızda pireler bitler dolaşırken saçlarımızı karıştırırız.Sonra saçlarımızın bir kısmını döker bir kısmını ağartırız.

Tüm insanlar suçsuz doğar, fakat insanı suça sürükleyen toplumdur anlayışımı hakim sorgulamak gerekiyor. O zaman kendimizi nasıl ifade ettiğimiz kadar karşı tarafında anlayış kapasitesinin önemini belirtmeliyim. Her iki kıyaslamayı irdelemeden olmaz. Çünkü insanlar suçsuz doğar,insanları toplum suça sürükler diyorsak; çevresel etmenler karakterimizi, anlatımı ve anlayışı kavrama yönünden etkiler. Çevresel etmenleri ,çocukluğundan bugüne kadar bulunduğun ortamlar, yaşadığın sıkıntılar, sağlık sorunları gibi bir çok etkenlere bağlayabiliriz. O vakit sekteye uğrayan iletişimde bir tarafın bunu anlayıp tamamlayabilme muhakemesi zeka işidir. Bizler robot değiliz. Her günümüz bir olmaz.

Bırakalım beni ve bizleri ,seni bu kafa karışıklığına iten sistemleri sorgulamalı. Çünkü hak etmediğin şekil de yaşıyorsun. Sağlıklı düşünmene izin verilmiyor. Yokluk yolsuzluk,karnın duymuyorsa , kendine sosyal vakit ayıramıyorsanız , sağlıklı da düşünemezsin. Bir çemberin içinde yuvarlana yuvarlana başın dönüyor. Kendine gelene kadar da zaman geçiyor.
Bir türlü bu çemberin dışına çıkmak gerektiği kanaatindeyim. Ya o çemberin içinde kendi kendini yer bitirirsin ya da her türlü mücadeleyi verip istediğini alırsın. Derken ! aklıma hak verilmez alınır sözü aklıma geldi. Hatta ilkel yaşama kadar da gidebiliriz avcı ve toplayıcı toplum. Avcı mi olmak lazım, toplayıcı mi?
Bence giyinip kuşanalım haydi ava çıkalım. Alınır mı verilir mi mücadelesidir. Refah düzeye bir türlü ulaşmak lazım. O zaman başta belirttiğim gibi kafanızda ki pire ve bitleri de temizlenmiş oluruz.

Yazıya sıfır derecede başladık üçyüzaltmiş dereceye tamamlamadan bırakırsak olmaz.
En önemli irdelememiz gereken iletişimde kişilik tiplemesidir. Toprak damar damar, insan çeşit çeşit diyen; halk aşıklarımız tespiti başta yapmışlar.

Bende üretmeden şaiir ve yazar olunmaz derim.
Sen anlatsan da sözü anlamaz ki cahil olan,
Kibir vardır her yanında tanımaz kendi gibi olmayanı.
Güzeli iyiyi seçemez zayıf insan.
Uzaktan gelen davulun sesini hoş bilir meçhul insan.
Ne anlatsan anlar ehli kamil olan.
Ariftir meclisi kelam eden
Bazen susup bazen konuşan

Bazı şeyler kültürlü olmayı gerektirir.

İletişimde değer verdiğiniz insanlar ,aynı değeri size veremiyorsa veya durumu kavrayamıyorsa kendinizi bu kişilerle yıpratmayın.
Ehli kamil insan sizin değerinizi anlar ve aynı değeri size verir.
Tercih sizin bitler pireler kaşıntı yapar.

Yazılarımı, dağlara ,taşlara,ırmaklara çarparak yazarım ki denize inmeden kendi çamurunu,tozunu toprağını iyi yıkasın. Akan su yolunu bulur….!
Toplumsal davranışları sosyolojik,fizyolojik ” sosyoekonomik yönden tümü ile incelemeliyiz.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER