Nöbetçi Eczaneler
Türkiye Gençlik Birliği (TGB), Cumhuriyetimizin 101. yılında teröre ve 2. Açılıma meydan okudu. TGB, 2000’i aşkın gencin katılımıyla Kadıköy Rıhtım Meydanı’na yürüdü.
TGB ve İstanbul’daki Atatürkçü Düşünce Kulüpleri (ADK), 29 Ekim’in 101. yılında “Teröre Lanet, Açılıma Hayır!” yürüyüşü düzenledi. İstanbul Kadıköy’de bulunan Boğa Heykeli önünde buluşan 2000’i aşkın genç Kadıköy Rıhtım Meydanı’na yürüdü.
Yürüyüş sırasında “Açılıma geçit yok, tam bağımsız Türkiye”, “Erenler yaşasın, DEM Parti kapatılsın”, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz”, “Ya İstiklal ya ölüm tam bağımsız Türkiye”, “Gençlik vatan savunmasında”, “Cumhuriyet Devrimi kazanacak” sloganları atan gençlere esnaf ve vatandaşlar tarafından alkışlarla karşılandı.
TGB’liler yürüyüşte “2. Açılım süreçleriyle Türkiye’yi bölme planlarına geçit vermeyeceklerini” ilan etti.
Kürsüye çıkan TGB Genel Başkanı Kayahan Çetin, şu vurguları yaptı:
‘CUMHURİYET, SADECE KUTLAMA YAPMAKTAN BİZİ MEN EDİYOR’
“Cumhuriyet Bayramı’nı kutlamak bir görev bilinci, bir sorumluluk gerektirir. Bugün Cumhuriyet Bayramını kutlamak bizim omuzlarımıza sorumluluklar yüklüyor. Bir 101. yıl kutlaması yapıp geçmekten bizi men ediyor.”
“Cumhuriyetimize, vatanımızın bölünmez bütünlüğüne, milletimizin birliğine karşı yükselen bütün tehlikelere karşı bir güç göstermek, bir kararlılık yemini etmek için buradayız.”
“O sebeple Mustafa Kemal yürüyüşü dedik adına. Mustafa Kemal olmamız gereken günlerdeyiz. Mustafa Kemal’in askeri olmamız gereken günlerdeyiz. Onun cesaretini, onun kararlılığını, onun kurmaylığını, onun birikimini kuşanmamız gereken; hepimiz tek tek Mustafa Kemal’in askerleri olarak toplamda Türk Devrimi’nin bugün yaşayan birikimini yaratmamız gereken günlerdeyiz.
Tehdit ne kadar büyükse o tehdide karşı oluşacak milli direnç de o kadar büyüktür. Bunu adımız gibi biliyoruz.”
ABD’NİN İKİNCİ İSRAİL PLANI
“Sesleniyoruz buradan; ey teröristbaşını Meclis’e getirip konuşturmayı vadedenler, ey Kürt vatandaşlarımızın adını kullanarak ‘ben de Kürtlere bir devlet vadediyorum’ diyenler aslında ABD’nin İkinci İsrail planında görev yapanlar! Ey PKK partisine el uzatanlar, onu meşrulaştırıp başımıza çıkarmaya kalkanlar! Bu pervasız, izansız çıkışların sahipleri!”
‘DAHA ÖNCE NASIL DEFTERİNİ DÜRDÜYSEK…!’
“Halep ordaysa arşın burada! Nasıl daha önce açılım planlarınızın defterini dürdüysek, nasıl PKK ile anayasa yapılan süreçleri tarihe gömdüysek, nasıl onlar, yüzler, binler, milyonlar olduysak yine oluruz, yine yaparız!
Türk milletini, Türk gençliğini hafife almayın!”
‘MEHMETÇİĞİN BİR ADIM GERİSİNDEYİZ’
“Konumumuz ve yerimiz belli, her zaman söyledik: Mehmetçiğin sadece bir adım gerisindeyiz. Doğru yerde durmanın altın kuralıdır bu. Bugün için de söylüyoruz; siz Gazi Meclis’in çatısı altında ikinci açılım tezgahlarını tartışadurun; biz Suriye’nin kuzeyindeki terör kantonlarına ateş yağdıran, canlarımızı, kardeşlerimizi bizden koparan terörün başına ateş olup yağan Türk Ordusunun tarafındayız!
Siz bir taraf biz bir taraf! Herkes konumunu belirlesin. Herkes yerini açıklasın. Açılımcıların, PKK’yı meşrulaştıranların tarafında mısınız, Mehmetçiğin, bölünmez bütünlüğümüzün tarafında mısınız?
Bakın geçtiğimiz hafta savunma sanayimizin gözbebeği TUSAŞ’a hain bir terör saldırısı yapıldı. 5 vatandaşımız kalleşçe şehit edildi. PKK partisine el uzatılan ortamdan cesaret alarak, Türkiye’yi bir istikrarsızlık ve kaos batağına çekmek için düğmeye bastı terör örgütü.”
‘MİLLETİ KANDIRAMAZSINIZ’
“O saldırıyı yapanlardan biri, HDP’nin eski Hakkari Merkez İlçe Başkanı çıktı. Biz saatlerce konuşsak, sayfalarca yazsak DEM ile PKK’nın ilişkisini bu kadar açık anlatamazdık. Terör örgütünün militanı önce HDP’nin ilçe başkanı, sonra terör kampında sonra terör saldırısında.
Elinizi uzattığınız, çağrı yaptığınız örgütün PKK olduğunu hatta onu besleyen, silahlandıran ve yöneten ABD olduğunu ve oradan asla bağımsız olamayacağını siz çok iyi biliyorsunuz. Milleti de kandıramazsınız.
PKK partisine el uzatılmaz, PKK partisi kapatılır! PKK partisini kapatmakta demokrasi budalalığıyla ayak direyenler en sonunda ona el uzatacak duruma düşer.”
‘İKİ YOL VAR’
“Bugün Türkiye’nin önüne bir ABD-İsrail planını getirip koydular. Terörün kökünün kazınması tartışılırken, Suriye ile el ele bölücü ve yobaz terörün kökünün kazınması konuşulurken getirip önümüze bu bayat İkinci İsrail planını koydular.
İki yol vardır, başka da bir yol yoktur: Ya PKK’ya hayat öpücüğü verir, meşrulaştırır, onun Suriye’nin kuzeyindeki terör devletçiğini tanır ve adım adım İkinci İsrail planını Türkiye’nin önüne getirirsiniz,
Ya da PKK’nın siyasi kolunu derhal kapatır ve Suriye ile askeri işbirliği yaparak sınırımızdaki bölücü ve yobaz terörü temizlersiniz, PKK’yı imha edersiniz.
Ortada başka bir seçenek bulunmuyor. Ya ABD-İsrail tarafındasınız ya Türkiye tarafındasınız.”
‘O PLANLARI BAŞINA YIKARIZ!’
“ABD’nin Yunanistan kıyılarında, Suriye ve Irak’ın kuzeyindeki askeri yığınağına bakıp, İsrail’in Filistin’de ve Lübnan’daki barbar soykırımına bakıp ayakları sürüyenler, bu planlara teslim olanlar varsa; bu askeri üslere, ABD’nin silahına güvenip konuşanlar varsa;
Hatırlatıyoruz: Türkiye plan yaparak, proje yaparak bölünemez, ancak silahla bölünebilir! Türkiye’yi ABD silahına güvenip bölmeye kalkacakların başına o planları yıkarız!”
EMPERYALİSTLERE MESAJIMIZ
“Şimdi Mehmetçiğimizin ruhuyla, teröre ve emperyalizme karşı kılıç çeken teğmenlerimizin ruhuyla hep beraber söz verelim ve bize karşı kıyılarımızdan namlusunu doğrultan emperyalistlere ve onların içerdeki işbirlikçilerine kararımızı iletelim:
Tanklarıyla, toplarıyla gelseler dahi,
Bağımsız olacak Türk’ün ülkesi,
Fırtına, boran sükun bulacak,
Bize Amerika bize İsrail selam duracak!”
AND İÇİYORUZ: TÜRKİYE’Yİ BÖLDÜRTMEYECEĞİZ’
“68’de ABD askerini denize döken Mustafa Kemal Yürüyüşçülerinden aldığımız mirasla bugünün ABD askerinin kafasına çuval geçirmiş Mustafa Kemal Yürüyüşçüleri olarak and içiyoruz: Tanklarıyla, toplarıyla gelseler dahi, sinsice planlar yapsalar dahi Türkiye’yi böldürtmeyeceğiz, vatanımızın birliğine dokundurtmayacağız!
Yaşasın Cumhuriyet, Yaşasın Türkiye!”
2 KASIM’DA ANKARA’DAYIZ’
“Teröre taviz yok, açılıma geçit yok! Bugün İstanbul’daydık, 2 Kasım Cumartesi Ankara’dayız!”
Yürüyüşün ardından Atatürkçü Düşünce Kulübü temsilcileri de birer konuşma yaptı.
ANAYASANIN 3 MADDESİ HATIRLATMASI
Marmara Üniversitesi ADK Başkanı Şevval Coşkun:
“Marmara Üniversitesi Atatürkçü Düşünce kulübü olarak aziz ve şanlı Türk milletinin Cumhuriyet bayramını coşkuyla kutluyorum. Bu toplumda fikrini söylemeye çekinen, eylem yapmaktan ve hakkını aramaktan geri duran, içi boşaltılmış müfredatlarla milli kimliğinden noksan yetiştirilmeye çalışılan gençliğe, geçmişteki cürretini ve dahi ihtiyacı olan kudretin damarlarındaki asil kanda mevcut olduğunu hatırlatmayı üniversitelerde Atatürkçü Düşünce Kulüpleri olarak vazife biliyoruz.
“Milli bir hukukçu olarak gündemde olmasından rahatsızlık duyduğum anayasamızın dokunulmaz ilk üç maddesine uzanan bölücü ellere, gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde olanlara bir kez daha hatırlatalım.
T.C. Anayasası;
Madde 1: Türkiye devleti bir Cumhuriyet’tir.
Madde 2: Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir.
Madde 3: Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir. Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır. Milli marşı “İstiklal Marşı”dır. Başkenti Ankara’dır.”
‘ATATÜRK GİBİ YAPACAĞIZ’
“Buradan da bölücü anayasa tekliflerini kınıyorum. Son olarak gelecek kaygısı ile yeise kapılmış Türk gençleri, umutsuz bir şekilde zorlukları aşamayacağımızı düşünmek bu yüzden elimizi eteğimizi toplumsal süreçlerden çekmek bir bakıma teslimiyettir. Kendimize şu soruyu sormak gerekiyor ‘Atatürk nasıl yaptı?’ Atatürk gibi yapacağız!”
‘GELİN MÜCADELEMİZE OMUZ VERİN’
Boğaziçi Üniversitesi ADK Başkanı Mustafa Bilgiç:
“Dostlar, arkadaşlar, vatanperver Atatürkçüler; bu en kutlu bayramda, meydanlardayız ve haykırıyoruz. Vatanı bölmek isteyenlere, bebek katillerine, emperyalistlerin kuklalarına karşı haykırıyoruz. Sözde çözüm sürecine, açılım girişimlerine, vatanını satanlara karşı mücadele ediyoruz. Bu mücadele; Beyazıt’ta, Marmara’da ve diğer tüm kampüslerde sürdüğü gibi Boğaziçi’nin meydanlarında, kampüslerinde de sürecek. Bu mücadele; vatanına ve bayrağına bağlı Atatürkçü gençlerle sürecek. Düşünce özgürlüğü adı altında terörist sloganı atanlar, demokrasi adı altında teröre ve sömürgeci güçlere kucak açanlar, ülkemizi sürmek istedikleri karanlıkta bizzat boğulacaklar! Atatürkçü düşünce ve Atatürk ilkeleri, bizlerin mücadelesinde bir rehber, bu aydınlık ve kutlu yolda, bizlere bir umut olacaktır.
Boğaziçi’nde, yarın bir gün, terör örgütü sloganı atılırsa, teröristan paçavraları açılırsa ileride sorarlar: Orada vatanperverler yok muydu diye. Orada Atatürkçüler yok muydu diye. Orada bu kirli planlara, sosyal çürümeye, cinayetlere, teröre, açılıma karşı koyan, bu ülkenin bölünmez bütünlüğünü savunan gençler yok muydu diye sorarlar. İşte biz o Genç Türkleriz, işte biz o müdafileriz, işte biz o devrimcileriz.
Dostlar, gelin bu mücadeleye omuz verin! Türkiye Cumhuriyeti’ni hiç kimseye vermeyin! Bütün ümidi biz gençler olan Atatürk’ün yolundan hiç ama hiç şaşmayın! Evet, haykırıyoruz: Cumhuriyeti yeşertecek olan yağmur biziz, aydınlatacak olan gençler biziz! Biz Atatürk gençleriyiz! Mustafa Kemal’in askerleriyiz!”
‘ATATÜRK GENÇLİĞİ BU PLANLARA GÖZ YUMMAYACAK’
İstanbul Üniversitesi ADK Başkanı Duru Aktaş:
“Bu 29 Ekim her zamankinden daha da anlamlı. Türkiye’yi tekrar bir açılım sürecine, çözümsüzlüğe sürüklemeye çalışıyorlar. Anayasamızın ilk dört maddesinin dokunulmazlığı tartışmaya açılıyor. Milliyetçilik DEM Parti ile yan yana getirilmeye çalışılıyor, ayaklar altına alınıyor. 29 Ekim’i, Cumhuriyetimizi yıkmaya, ülkemizi bölmeye çalışanlara karşı daha da savunacağız, ilerleteceğiz. Türk Genci, Atatürk Gençliği bu planlara göz yummayacak.
Sonuna kadar mücadele edeceğiz! Türkiye’yi bölmek parçalamak isteyenlere, anayasamızın ilk dört maddesine dokunmak isteyenlere, PKK ile işbirliği yapanlara Kadıköy’den Meydan okuyoruz! Türkiye’yi bölemeyeceksiniz! Cumhuriyetin, Türk Devriminin sahibi gençlik burada! Sizleri hain planlarınızla birlikte tarihin çöplüğüne göndereceğiz!”
2 Kasım Cumartesi günü Ankara’da yapılacak yürüyüşün çağrısıyla yürüyüş tamamlandı.
Sueda