Türkiye’ye «Squid Game» oyunu

N……’te yayınlanan ve son zamanların modası haline gelen vahşi, acımasız bir hayatta kalma oyunu (ölüm kumarı) var.

Adı «Squid Game» bu ölüm kumarı oyununun. Lâkin sanı (ünü, şânı, şöhreti) çok farklı. Kore’li çocukların yere çizdikleri geometrik şekillerin üzerinde zıplayarak oynadıkları, bizdeki sek-sek benzeri bir çocuk oyununun ismiymiş «Squid Game», yàni Mürekkep Balığı Oyunu.

Lâkin dedik ya sanı çok başka: Roma’da esirlerin, gladyatörlerin arenalarda dövüştürülerek öldürülmeleri gibi tasarlanmış bambaşka bir hale sokulmuş, fevkalâde rezil bir cibilliyetin eseri…

Seyretmediyseniz seyredip de asabınızı bozmayın. Bendeniz hülasa edeceğim. Sizden ricam, «Amerika’nın bize oyununu»  da tefekkür etmenizdir.

Bu ölümcül kumarı, dünyanın en zenginlerinden bazı kişilere müdahil de olabildikleri bir kanlı oyun olarak tasarlamış Şeytan muavini biri. Borca batmış, sabıkalı, kimisi polisçe aranan ve hepsi çaresiz 456 (kadın ve erkek) insàna, altı (6) oyunu peşpeşe kazanırlarsa 39 milyon dolar (45,6 milyar won) nakit para kazanacakları söylenir.

Paranın büyüklüğü ve kurbanlar üzerinde tek tek çalışılması, “ne kaybederim, zaten mahvolmuşum” vaziyetindeki insanları kolayca ikna eder.

Ve ikna olduğu kabul edilenlere bir yüzünde daire, üçgen, kare olarak üç geometrik şekil (bunlar neyi temsil ediyor acaba?) diğer yüzünde katılmak isterlerse arayacakları telefon numarası yazan birer kartvizit verilir.

Telefonu arayanlar bir vasıta ile tek tek toplanır. Araçta bir gaz verilerek bayıltılırlar gözleri kapatılır ve oyunların yapılacağı adaya bir feribot ile gizlice götürülürler. Zavallılar elenenlerin evlerine geri döneceklerini sanmaktadırlar. Oysa elemeler öldürülmeleri suretiyle olacaktır. Oyun için götürüldükleri mekân gibi bunu da gizli tutarlar…

Siz neler düşündünüz bilmiyorum. Bendeniz bu oyunu ABD’nin tesadüfen piyasaya sürmediği ve birtakım mesajlar taşıdığı kanaatindeyim.

Oyunun filmdeki kurbanlarını düşünelim. Hepsi borç içinde, parasız çok fakirleşmiş insàncıklar. Türkiye de bu hale getirilmek isteniyor ve doların roket hızıyla yükseltilmesi, «Squid Game»deki ilk oyunda dev kız çocuğu maketinden kurbanlar üzerine ateş açılmasını düşündürdü bana.

İkinci oyun olan «şeker kalıbı» oyununda herkesin eline seçtikleri şekli çıkartmak üzere birer iğne veriliyor. Büyük dikkat istiyor iş fakat ölüm korkusu artık kurbanlara işlemiştir ve bu nedenle büyük panik vardır. Birçoğu kırmadan kalıbı çıkaramaz ve kafalarına sıkılan mermi ile can verirler.

Başroldeki adam ise saniyeler kala alnından damlayan terin kalıbı erittiğini, bunun bir şeker olabileceğini farkettirir. Ve bu sayede kalıbın arkasını yalayıp başarır. Onu görüp taklid edenler de kalıbı kusursuz çıkarır ve hayatta kalırlar.

Kanaatimce en çok mesaj taşıyan da bu ikinci oyundur:

1) Dünya için koyduğumuz kurallara Türkiye de uymalıdır. “Kurtulanları taklid edersen yaşarsın, aksi halde seni yok ederiz” mesajı.

2) İğne ile kuyu kazmak tâbiri vardır hani. Oyundaki iğne de böyle. Kazanmak için titiz çalışma şart. Bunu yaparken zamanla yarışılır. Kalıbı sağlam çıkarmalısın. Yàni, düzenimize zarar verirsen yaşayamazsın.

3) Alından damlayan ter işçi sınıfıdır. Şeker ise kazanç. Çalışarak, alın teri dökerek geçinir kurtulabilirsin. Lâkin bize en küçük bir yanlışında ölürsün, kalıbın dışına çıkma…

Üçüncü oyun halat çekme: Mesajı ise basit ve nettir. İnsàn gücün (nüfusun, asker sayın) kadar tekniğin (teknolojin, silahın) de olmalı, bize hangi silahlarınla kafa tutmaya kalkıyorsun? Biz seni her hâlükârda çeker öldürürüz.

Dördüncü oyun misket oyunu. Oyunda hile mübahtır ve biz basit görünen oyunlarımızla bile nice ülkede çok can aldık haddini bil mesajıdır.

Beşinci oyun Sırat Köprüsü gibi Temperli kırılmaz camlar ve kırılabilen normal camlarla inşá edilmiş bir köprüyü kırılgan camlara basmadan yàni aşağıya düşmeden karşıya geçmek. Oyunculardan biri cam fabrikasından tecrübeleriyle ışık yansımasına bakarak temperli (kırılmaz) camlara basar lakin seyirci zalimler durumu farkedince ışıkları kapattırır ve onun da ölümüne sebep olurlar. Ardınca gelen birkaç kişi ve son sıraya kalan başroldeki 456 numara kurtulur. Mesaj, ABD’den değil başkalarından silah alırsanız ölümcül olur.

Altıncı (son, asıl kalamar) oyununda sağ olarak 3 yarışmacı kalmıştır. Ellerine birer bıçak verilmiştir. Kuma çizilmiş bir alanda hücumcu ve savunmacı takımlara ayrılıyorlar ve hücumcuların amacı, sahanın karşı tarafında yer alan «ev» karesine ulaşmaya çalışırken sahanın ortasını tek ayak üzerinde geçmek. Savunmanın amacı ise hücumcuları öldürerek de olsa durdurmak.

Bana sorarsanız burada da Rusya ile Türkiye ittifakını bozmaya yönelik bir ABD mesajı var. Sonunda (Türkiye) kurtulup büyük öldülü almaya hak kazansa bile oyun görünümlü savaşlarda onca insànın ölmesinden dolayı bunu kullan(a)mayacaktır. 24.11.2021