Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Ramazan Ercan BİTİKÇİOĞLU

Ukrayna Tiyatrosu-Son Perde

Perde, tiyatro oyunu sahnelenişinin her bir bölümüne verilen ad. Bu bölümler sahnedeki gerçek perdenin kenara çekilmesi ve bölüm bitişi ile tekrar kapanmasıyla oluşur.

Perdeler arasında kısa bir mola da verilir ki aktörler hem dinlenir hem müteakip perde için icab ediyorsa yeni kostümler giyerler. Sahne dekoru da bu arada perde arkasında yenilenir.

Ukrayna savaşı tiyatro mu? Eh mecazen biraz öyle gibi. Baksanıza Rusya, askerlerini çekiyor, mola bitince yeniden sürüyor sahaya veya uçaklarıyla, füzeleriyle yeniden saldırıyor!

Mola esnasında cesetlerin kaldırıldığını saymazsanız, sahnenin dekoru pek değişmiyor, tiyatrodan farkı da bu kadarla sınırlı sanki.

Ve galiba Ukrayna Tiyatrosu’nda son perdeye gelindi. Rusya son kozunu oynayacak. ABD ve NATO’ya bizce çok ciddî bir nota verildi:

“Ukrayna’daki askerî harekâtınızı takip ediyoruz, askerî araçlarınız, silah sevkiyatınız her ne yapıyorsanız biliyoruz ve hepsini «meşru hedef» olarak görüyoruz!” (Ayağınızı denk atın).

Şimdi akıllarınıza bir soru geliyor biliyorum. Savaşlarda «meşru hedef» nedir, meselâ sivillerin de vurulması buna dahil midir?

Elbette lafta evrensel bir «savaş hukuku» var. Lâkin bu hukuk, evrensel hukuk normları olarak kabul edilip uygulanabilmiş midir orası tartışılır. Zaten üzerinde hep tartışıldığı, mutabık kalan ülke sayısı az olduğu için bu sonuç çıkmıştır ortaya.

Muhterem okurlarım, insànlık tarihi için «Savaşlar Tarihi» denilse yeridir. Zira araştırmacılarca; 5.560 yıllık insànlık tarihi boyunca 14.531 savaş meydana geldiği iddia edilir. Bunun anlamı, senede en az 2 savaş olmuş.

Sadece II. Dünya Savaşı’nı takip eden yirmi yıl boyunca 40 savaş var. Böyle olması da evrensel hukuk normlarının açıkça ilân edilmesini artık mecburi kılıyordu XX. Yüzyılda.

Esasen evrensel ahlâk kuralları, hak din İslâm kaynaklı savaş emirleri kadınlar, mâsum çocuklar, esirler hakkında fevkalâde doğru bir kaynak olarak ortadaydı, ancak vahşi Batı tokat yedikçe bunlara yaklaşabildi.

Biz Müslümanlar zaten bu evrensel hukuk normlarını tatbik etmekte idik. Yoksa vahşi Batı bunları beynelmilel anlaşmalar halinde masaya koyunca değil. Hattâ Batı bu antlaşmaları (deklerasyonları) yapmış olmasına rağmen (kendi koyduğu kurallara) riayet etmiyor!.

El’ân da vaziyet aynı, bir şey değişmiş değil. Ukrayna savaşına bakınız: Mâsum çocuklar, savaşla alâkası olmayan kadınlar, yaralı askerler, sivil halk acımasızca öldürülüyor, hastahaneler bombalanıyor!.

«Ukrayna Tiyatrosu» deyişimizin bir nedeni de bu. Yàni işin tuhaf yanı da burada. Beynelmilel savaş hukuku normları alenen çiğneniyor ama insànlık buna (Türkiye dahil) ciddî bir tepki vermiyor, veremiyor.

Bunun mánâsını iyi kavrayalım istiyorum. Bu tiyatro artık iyice gösterdi ki, kuralları güçlüler koyuyor, ihlâl edilecekse de onlar edebiliyor! Heriflerin o bizde bir zamanlar çocuklar için tv dizisi de yapılmış, kaplanıyla devleşen çizgi filim karakteri de (galiba adı «He Man» idi) öyle demiyor muydu? GÜÇ BENDEEE…

O yüzdendir işte. Dünya’nın bu süper güçlerden daha güçlü olması gerek. Türkiye’nin «Dünya beşten büyüktür» deyişi, sloganda kalmamalı. Aksi halde kıyametini kendi hazırlamaya devam edecek insànoğlu. 14.04.2022

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER