Yeni Düzende “Türkiye”
– Hasan Bey, ekonomi okudunuz, siyaset bilimde doktora yaptınız. Avrupa ve ABD’de de kamuda çalıştınız. Yeni düzende Türkiye, Batı’dan nasıl görünüyor?
– Türkiye, yeni düzende nasıl göründüğünü anlayabilmek için dünyadaki değişimi görmemiz gerekir. Daha sonra yeni düzende Türkiye, bölgede oyun kurucu olabilmek için gayretinin olup olmadığına bakmalıyız.
Şöyle bir soru soralım: Dünyadaki değişimin işaretlerini görebiliyor muyuz? Böyle bir soruya olumsuz cevap vermek mümkün değildir. O halde maddeler halinde açıklayayım:
1.Pekin’in, ekonomik hamleleri, Moskova’nın Ortadoğu’daki askeri varlığı, Orta Doğu’da ise Türkiye ve İran’ın ağırlığı,
2.ABD’nin dostlarından Almanya, Güney Kore ve Suudi Arabistan gibi ülkelerin diplomatik bir dil kullanarak ABD’den uzaklaşmak istemeleri,
3.Türkiye’nin ve Suudi Arabistan’ın Rusya’dan S400 füzelerini almaları, Kuzey Kore’nin ABD’ye kafa tutması,
4.İngiltere, Çin’le girdiği ekonomik ilişkinin yanında; Moskova, Pekin, Ankara ve Tahran’ın başını çektiği yeni ittifakın oluşması ve Fransa’nın bu ittifaka katılmak istemesi…
5.Londra ve Pekin arasında nükleer santral inşası için 10 milyar dolarlık anlaşma imzalaması…
6.Küresel Sermayenin, eski düzende yani ABD üzerinden yapılan sömürü düzenin cazibesini kaybetmesi,
Yukarıdaki maddelerin varlığını dikkatle takip edersek, eski düzenin gidici olduğunu ve yeni bir düzen kurulduğunu net bir şekilde görebiliriz…
– Londra ve Pekin yakınlaşması ne zaman başladı?
– Londra ve Pekin yakınlaşması 2010’dan itibaren başladı. Çin’in İngiltere’deki yatırımları 60 milyar doları buldu. Bu da şu demektir. Çin, Avrupa genelindeki toplam yatırımın üçte birini İngiltere’ye yapmıştır. Çin’in, İngiltere ile ticaretinin ABD’den dokuz kat daha fazla olduğu iddia edilmektedir.
İngiltere’nin kılavuzluğu:
1.Çin’in, Batı’daki en iyi ortağı İngiltere’dir.
2.ABD’nin vetosunu dikkate almayan İngiltere, Mart 2015’te IMF ve Dünya Bankası’na alternatif olarak Çin’in teklif ettiği Asya Altyapı Yatırım Bankası’nın kurucularından olmuştur…
3.İngiltere’nin, AB topluluğundan ayrılması ve ticarette ABD’den uzaklaşması,
Yukarıda ifade ettiğimiz İngiltere’nin üç manevrasını analiz ettiğimizde ABD’nin hem dünyada hem de özellikle Orta Doğu’da güç kaybettiğini anlayabiliriz… Bu nedenle Orta Doğu’da sırtını ABD’ye yaslayanlar, kaybetmeyi de göze almalıdır…
İngiltere’nin rotasını çok iyi takip edersek, gücün, dünyanın neresinde olduğunu nedenleriyle anlamaya çalışalım:
1.Çin, oyun kurucu olarak ilk defa sahneye çıkıyor,
2.Asya ülkeleri ile ekonomik bir anlaşma yapmış. Bu anlaşma 15 ülkeden oluşuyor.
3.Japonya ve Güney Kore dahil olmak üzere 15 ülkeyi içine alan ekonomik bir pak kuruldu. Bu pak Dünya nüfusunun üçte biri, yaklaşık dünyanın gayri safi milli hasılasının üçte birine tekabül ediyor.
4.Söz konusu 15 ülkeden oluşan ekonomik pak, kendi içinde serbest ticaret yapmasını ve gümrük indirimini sağlayacak.
5.Söz konusu Ekonomik Pak’ın içinde, Avrupa ülkeleri ve Amerika yok…İngiltere vardır…
Türkiye’nin hamleleri:
1.Türkiye, Pakistan, Endonezya, Malezya ve birçok ülkeden oluşan yeni bir ekonomik birliğin son aşamasına gelinmesi,
2.Mavi vatanda, Karadeniz de Petrol ve doğal gaz rezervi için ısrarla arayış içinde olması,
3.PKK konusunda ABD ve Rusya ile kurduğumuz iletişim neticesinde bölgedeki gücümüz nispetinde askeri ve diplomatik alanda yaptığımız manevralar,
4.ABD ve Batı’nın destek vermesine rağmen askeri ve diplomatik manevralar sayesinde, PKK’nın güney sınırlarımızdan uzaklaştırılması,
5.Türkiye’nin sahip olduğu insansız hava araçlarının Azerbaycan, Libya ve Suriye’de katıldığı operasyonlar neticesinde, bensiz düzen kurulamaz mesajını vermesi,
6.Askeri operasyonların verdiği güven. Söz konusu operasyonlar hangileridir?
· Şah Fırat Operasyonu,
· Fırat Kalkanı Harekâtı,
· İdIib operasyonu,
· Zeytin Dalı Harekâtı,
· Barış Pınarı Harekâtı,
· Bahar Kalkanı Harekâtı,
· Libya açıklarında Tarihi Tatbikat
· Azerbaycan Karabağ’da insansız hava araçlarının gösterdiği üstün manevralar,
7.Türkiye, Rusya ve İran’dan oluşan Suriye’nin toprak bütünlüğünü savunan SOÇİ mutabakatı,
8.Suriye’deki çatışmaların sonlanmasında garantör devlet olarak Rusya, Türkiye ve İran’ın inisiyatifiyle gerçekleşen Astana Zirvesi,
9.Rusya, Türkiye, İran, Azerbaycan ve Gürcistan’dan oluşan ekonomik platformun kurulması için alt yapı çalışmaları,
10.PKK’nın bölgeden çıkması için Bağdat ve Erbil ile bir anlaşma yapması,
11.Türkiye tarihinde Kıbrıs Harekatı’ndan sonra ilk defa yurtdışında operasyonlar yapıyor olması ve yurt dışında asker bulundurması.
Yurtdışında askeri olan ilk 5 ülkenin içerisindeyiz… Hangi bölgelerde askerimiz ve teknolojimiz vardır?
· Azerbaycan’da askerimiz vardır,
· Katar’da ve Afrika’nın belli bölgelerinde askerimiz vardır,
· Suriye’de askerimiz vardır,
· Libya’da askerimiz vardır,
12.Türkiye’nin “dünya, 5’den büyüktür” cümlesini açık ve net bir şekilde dile getirmesi,
Türkiye, diplomatik kanalları çalıştırarak olumlu yönde sonuç almayı öğrendi. Bu vesile ile bölgede ekonomik ve askeri ittifaklar kuruyor. Küresel Sermayenin oyunları ile çıkarlarımıza ters olan gelişmeleri Türkiye, büyük bir oranda fırsata çevirdiğini görüyoruz. Bu fırsatlar nelerdir?
1.Türkiye’nin Mavi vatan kavramına sahip çıkması ve üç gemi ile tarama konusunda ısrarcı olması,
2.Enerjiden dolayı her yıl carı açığımız 55 milyon dolar olmasının önüne geçebilecek şekilde, gayret sarf etmenin önemli olduğu konusunda dik durması,
3.Savunma teknolojisi ile bölgede önemli bir aktör olmamızı tescillemek,
4.Rusya’nın, ABD’nin ve Avrupa’nın; Türkiye olmadan mesafe alınamayacağının kavratılması,
5.Dünya 5’den büyüktür cümlesini Birleşmiş Milletlerdeki bazı devletlerin dile getirmesine öncülük yapması,
6.Birlemiş Devletlerde 5 büyük aktörün çözüm üretmediğini Azerbaycan Karabağ örneği ile ısrarlı bir şekilde dile getirmesi,
7.Hem Ortadoğu’da hem de Kafkasya’da barışı sağlayacak şekilde somut adım atması ve güven veren davranış sergilemesi,
Sonuç:
Değişen dünyanın yeni düzeninde Türkiye, bölgede oyun kurucu ve güçlü olma fırsatını yakaladı. Batı da bunu gördü… Asıl kavga bundan sonra başlayacak…
Selam ve saygılarımla…
YORUMLAR