2023, 2053, 2071 Projeleri ve TÜRKİYE YÜZYILI Sırları!..

Yıl 2022… AK Parti iktidarının değişmez ve vazgeçilmez lideri Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan,  2023’e az bir süre kala, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin 99. yılında, TÜRKİYE YÜZYILI kutlaması ile son 20 yıldır icraata konan çalışmaları anlatarak geleceğe ışık tutacak devası projelerden bahsetti.

Türkiye bugünler kolay gelmedi. Emperyalist küresel güçler tam 100 yıldır Türkiye’yi parçalamak/bölmek için her şeyi yaptılar. Her şey Sevr ile başladı Lozan ile şekillendi! NATO’YA girmekle elemiz-kolumuz bağlandı! Sonrasında darbeler, muhtıralar, siyasi ve ekonomik krizler, toplumsal kargalaş ve iç çatışmalar, etnik ve dini kamplaşmalar… Türkiye’nin başına bela olan ABD, İngiltere, bazı Avrupa ülkeleri ve İsrail… Hem siyasi, hem ekonomik, hem askeri hem de istihbarı baskılar, tehditler, ambargolar… Merhum Menderes’in, Özal’ın, Demirel’in, Erbakan’ın, Türkeş’in, Ecevit’in ve şu andaki Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan’ın başına gelenler…

Başkent Postası’ndaki bir yazımda bu konudan detaylı bir şekilde bahsetmiştim: “Türkiye ne çektiyse, bu millet ve bu devlet ne çektiyse kendini derin devletin başı, ekibini ve çevresini de ‘derin devlet’ yerine koyan maceraperest, hayalperest, egoist, paranoyak, çıkarcı/rantçı, sahte derin devletçilerden çekmiştir. Çünkü sözde sahte derin devletçilerin içinde gerçekten devletin önemli birimlerinde görev yapmış, rütbeli, makam sahibi asker, sivil, istihbaratçı ve sözde mafya lideri bazı insanlar vardı. Ne yazık ki bu gurupların, bu çetelerin adı yıllarca ‘derin devlet’ adıyla lanse edilmiştir.

Türkiye’de sözde sahte derin devlet oluşumunun ana etkenleri arasında NATO, Gladio, Kontrgerilla vardı. NATO, Gladio ve Kontgerilla’nın perde arkası merkezinde (ana komutasında) ABD’nin olduğu zaten biliniyor. Maalesef Türkiye’deki askeri darbelerin perde arkasında bunlar vardı. Türkiye’nin başına 40 yıl önce bela edilen PKK ve FETÖ terör örgütlerinin perde arkasında bunlar vardı. Türkiye’deki ideolojik kavgaların, toplumsal kaos ve kargaşaların, etnik ve dini ayrışmaların perde arkasında bunlar vardı. İşte bunlar (ABD, NATO, Gladio ve Kontgerilla) suyunun suyu olan sözde sahte derin devletçileri de kullandılar.

Bundan 20 yıl öncesine kadar Türkiye’nin yıllardır ilerleyememesinin, siyasi ve ekonomik istikrarı yakalayamamasının ve toplumsal birlik-beraberliği sağlayamamasının sebebi bahsetmiş olduğumuz bu (NATO, Gladio, Kontgerilla) üç ana etkendi. Geçte olsa bu acı gerçeği gören Türkiye, çok büyük bedeller ödeyerek özüne, gerçek kimliğini, milli ve ulvi değerlerine dönebildi. Türkiye, tüm dış kaynaklı unsurları bünyesinden atmakla işe başladı. Sonra siyasi ve ekonomik bağımsızlık yolunda adımlar atarak gücüne güç kattı. Daha sonra da uluslararası alanda özgür ve hür iradesiyle gerçek varlığını ortaya koyabildi. Ve dünyanın en saygın ve güvenilir ülkesi oldu.”

Türkiye’nin 100 yıllık (2022 yılına kadar) süreci içinde yaşanan acı gerçekler nasıl unutulabilir!.. Yıl 1978… Türkiye’de büyük bir anarşi ortamı vardı. Toplumsal kaos, siyasi ve ekonomik kriz, sağ-sol çatışmaları (kardeş kavgası) doruk noktaya ulaşmıştı. Türk, Kürt, Alevi, Sağcı, Solcu, İslamcı vs. bu milletin evlatları birbirine kırdırılıyordu. Millet olarak ideolojik bölünmüşlüğün zirvesini yaşıyorduk. Yıl 1980… 12 Eylül Askeri Darbesi… Türkiye’de ideolojik görüşüne bakılmaksızın binlerce kişi tutuklandı. Zindanlarda işkenceler…  Ve sonra idamlar… Yıl 1984, PKK terör örgütü hortladı! Artık seyirci kalınamazdı, bundan sonra darbelere karşı ne yapılabilirdi?! Ne kadar gazeteci-yazar olsam da üzerimde büyük bir sorumluluk vardı! Mücadele sadece haber yapmak, yazıp-çizmekle olmuyordu! Fiil-i olarak bu mücadelenin içinde yer almak gerekiyordu!..

Binlerce yıllık tarihin derinliğinden süzülüp duyarlı, milli ve ulvi değerlerle donanımlı sivil-asker karışımı bir avuç insanın toplantısı… İçlerinde yaşça en küçük olanı bendim.  Artık kolları sıvama zamanı gelmişti. Büyük bir mücadelenin düğmesine basıldı. Önce devletin içindeki küresel emperyalist güçlerin Türkiye uzantısı, taşeronu/maşası gayri milli vesayetçi sistemle (derin gayri-milli güçlerle – sözde ‘derin devlet’), yine küresel emperyalist güçlerin Türkiye’deki taşeronu/maşası terör örgütü PKK ve sivil uzantısı, sivil kanadı o dönemki ismiyle CEMAAT bugünkü adıyla FETÖ’ye karşı büyük mücadele başlatmıştık…

1984 yılından sonra Türkiye’nin geleceğine yönelik devası projeler hazırladık! 1984 sonrası iktidara hangi siyasi parti gelirse gelsin veya hangi koalisyon hükümet olursa olsun hazırladığımız (yerli ve milli) projelerden bahsettik. Devlet ve millet olarak kurtuluşumuzun yegane yolu/çaresi, siyasi, ekonomik, teknolojik, askeri ve istihbarı yönden tam bağımsız bir ülke olmaktan geçiyordu. Dışa bağımlılıktan kurtulabilmenin de tek yolu buydu. Yıllar içinde çalışmalarımızı bu yönde yoğunlaştırdık. Yapmış olduğumuz çalışmalardan rahmetli Erbakan’ın, Demirel’in, Ecevit’in, Türkeş’in, Özal’ın haber vardı! Fakat hazırlanan projelerin uygulanması/tatbik edilmesi çok zor ve tehlikeliydi! Çünkü küresel emperyalist güçler asla müsaade etmeyecekti!..

Hazırlanan projelerin günü geldiğinde tatbik edilmesi, uygulanması ve icraata konması için devletin güzide emanetçilerine teslim ettik ve biz aradan çekildik! Yıllar sonra cesur/yürekli/mert bir lider ve iktidar çıktı bu projeler icraata/tatbikata koydu. Yıllar önce (10 yıl boyunca yazdığım) Anayurt gazetesinde bu projelerden çok sık bahsetmiştim.  “Anayurt’ta, 28 Mart 2008 “100 yıllık plân… ve 2023”, 12 Nisan 2008 “Büyük Türkiye Projesi”, 28 Ekim 2008 “Emperyalistlerin 100 yıllık Türkiye’yi parçalama projesi!”, 29 Ekim 2008 “2023 projesinin Türkiye’ye Evet” şifresi”, 31 Ekim 2008 “1923 ve 2023: 100 yıl şifresi!”, 21 Ocak 2009 “ABD Türkiye’den niçin korkuyor?!”, 01 Mart 20009 “Türkiye süper ülke”, 21 Ekim 2009 2023 yılında Türkiye!..”, 22 Kasım 2009 “2010 yılında Türkiye’nin kaderi!..”, 10 Şubat 2010 “2023 yılında Türkiye!.” Tabi ki aynı gazetede de Türkiye’nin geleceğine yönelik o kadar çok iddia da bulundum ki!.. Bazı iddialarımın doğru çıkmasıyla adım müneccime, kahine ve her şeyi bilen adama çıkmıştı. İşte bu durum bizi korkuttu! Tekrar kenara çekilme(inziva)!..

Bizler yola çıkarken zahiri ve manevi zırhımızı kuşanmıştık! Sonu ölüm bile olsa bu yoldan asla ve asla dönmeyecektik. Çünkü kefenimizi sırtımızda taşıyorduk! Son nefesimize kadar bu davanın bir neferi olarak mücadele etmeye yemin etmiştik. Tabi ki bu kutlu yola çıkarken manevi feyz aldığımız ve çok sık görüştüğümüz bazı Allah(cc) dostlarının dualarını da almıştık. Bundan 25 yıl önce sözkonusu ettiğim Allah(cc) dostlarından birisinin evinde sabaha kadar devletin ve milletin içinde bulunduğu durumdan nasıl kurtulacağını konuşmuştuk. Allah(cc) dostu (B.S.K Efendi) bana “Gaybı Allah(cc) bilir ama manevi rüzgar R.T. Erdoğan’dan yana esiyor. O, bir gün gelecek devletin başına geçecek. Tabi ki bütün dünya düşmanı olacak. Devletin başında uzun süre kalacak. Çok büyük sıkıntılar çekecek. Türkiye’yi kurtaracak olan da O’dur. Ola ki o günleri ben göremeyebilirim ama sen o günlere şahit olursan R. Tayyip Erdoğan’a sakın desteğini esirgeme” demişti. Ve tarihe not düşmek için Allah(cc) B.S.K Efendi ile aramda geçen bu anımı not etmiştim! Yıllar sonra Anayurt gazetesinde yazmıştım.

Aradan üç yıl geçmedi Allah(cc) dostu (B.S.K Efendi’nin duası, muradı ve söyledikleri aynen gerçekleşti. Malum şahıs (R. T. Erdoğan) siyasi parti kurdu ve iktidar oldu. Uzun yıllar iktidarda kaldı. Allah(cc) dostu B.S.K Efendinin dediği gibi öncesinde bütün dünya düşmanı oldu. Sonrasında Türkiye’ adım adım, merhale merhale gelişti, büyüdü ve dünyanın saygın ve güvenilir ülkelerinden birisi oldu. Biz de gerek şu andaki Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan’a ve gerekse başında bulunduğu AK Parti’ye 20 yıl boyunca desteğimizi esirgemedik. Tabi ki bu desteği körü körüne yapmadık. AK Parti’nin 20 yıl süren iktidarı boyunca yapmış olduğu yanlış icraatlarını da acımasız bir şekilde eleştirdik. AK Parti iktidarının yanlışlarına YANLIŞ, doğrularına da DOĞRU dedik.

Ve şu anda yıl 2022… Hedef 2023’ün tam başarılmasına ramak kaldı. 20 yıllık AK Parti iktidarı döneminde 2023 Projesi’nin yüzde 90’ı gerçekleşti. Geriye yüzde 10’u kaldı. Zaten en tehlikeli yıl 2023 yılı!.. Türkiye 100 yılı geride bırakacak ve yeni bir 100 yıla girecek… TÜRKİYE, siyasi, ekonomik, teknolojik, askeri, istihbarı vs. her yönden gelişen ve büyüyen bir ülke olarak dünyaya varlığını, gücünü ve saygınlığını kabul ettirdiği bir yıl olacak 2023 yılı… 2023 Türkiye için bir Miat/Milat’tır!.. Şayet Türkiye 2023 yılına kazasız/belasız girebilirse üç aşamalı devası hayallerinin ilkini gerçekleştirmiş olacak. Peki ya sonra (bizler göremesek de torunlarımız mutlaka görecektir) 2053 Projesi için düğmeye basılacak. 2053 Projesi de başarılırsa 2071 Projesine sıra gelecek. O yüzden Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin 99. Yılında TÜRKİYE YÜZYILI ilan edilmiştir. Çünkü 1923-2023… Tam 100 yıl… Ve Türkiye yeni bir 100 yılın arifesinde… Tabi ki 2053 ve 2071 Projeleri yeni 100 yıl içinde gerçekleştirilecek projeler olacak.