6 yaşındaki gelin

Bu köşede hemen hergün bir fıkrası^[1] yayınlanan fakir, böyle olduğu halde; (muhterem okurlarım bilir) absürt^[2] konulara pek girmem.

Bu 6 yaşındaki gelin meselesi başka...

Hem mide bulandırıcı hem fırsat kollayan din düşmanlarına açık!

Fakat meselenin ehemmiyetine binàen şunu da söylemek isterim ki, bir kısım Müslümanlar arasında ahlâksızlık ve karaktersizlik yaygınlaşmıştır.

* * *

Yalnızca transparan çorap veya taytlarıyla «çıplak başörtülüler» değil kastım. Bunlara sulanan bazı Müslüman (!) herifler, ilân edilmeyen gizli nikâhlarla genç (taze) ikinci karı evlilikleri yapıyorlarmış. Ve bu iş zenginler ve mebuslar arasında hayli yaygınmış.

Dikkat, “ilân edilmeyen gizli nikâh” dedim...

Oysa nikâh gerçekte tam aksine bir eylem değil midir?

Bir kadınla bir erkeğin cümle âleme (topluma) ilân edilen (bilakis gizlenmeyen) birliktelik akdi ve ritüeli yàni usul ve kurallarıdır nikâh.

Bu karaktersiz münafıklar ise iki yalancı şahitle bir tenhada gizli saklı aldım verdim oynuyorlar. Hayá imandandır vesselâm...

* * *

Birtakım radikal Müslüman gençler ise, âilelerine haber vermeden aralarında mut’a nikahı^[3] kıyarak karı-koca hayatı yaşıyorlarmış.

Lâik ve çağdaş kesimin büyük dergilerinden biri, bundan seneler önce “İslâmî kesimde kürtaj patlaması” diye bir araştırma neşretmişti.

* * *

6 yaşında gelin meselesinde ise akıllara sezâ iğrençlikler var. Bu pedofili (sübyancılık) ve erkeklerde satiriasis, kadınlarda nemfomani diye isimlendirilmiş aşırı istek sendromu, ünlü Yahudi psikanalist Freud’a bile “oha” dedirtirtecek cinsten

Bunları tàbîî ki önce biz müslümanlar kötülemeli, tedbirlerini de almalıyız.. Ancak herkes bilsin ki etik rahatsızlık bunlarla sınırlı değil. Madalyonun öteki yüzüne de bakılmalı...

Meselâ, milyonlara PTT modunda hipnoz misâli izlettirilen televizyon film yahut dizilerinde ne razaletler var bunları da gündeme getirelim.

Pedofili, tecavüz, taciz gibi sapıklıkları televizyon ve sair medyanın nasıl tetiklediğini de ele alalım. Tàbîî maksat bağcı dövmek, değil, üzüm yemekse...

«Yalı Çapkını», ensest (veya değil) kusturacak kadar iğrenç «Aşk-ı Memnû», yatak sahnelerini bile sansürlemeyen «Sadakatsiz», «Aldatmak» gibi sürü sepet ve çoğu Kore uyarlaması (RTÜK torpilli) tv dizileri...

Müslüman mahallesinde sivrilmiş yazar, kendi ifadesiyle «Hafize teyze» gibi dizi düşkünü olmayabilir. Fakat en azından alâkasız olmamak, gazeteci olarak madalyonun bu yüzünü de göstermek gerekir.

Racon keserken “Diziler için söylenecek tek bir cümle vardır: “Altı üstü bir dizi.” Bunun ötesine geçen her cümle “dizi” dediğimiz olguyu gereğinden daha fazla ciddiye almak anlamına gelir” demek yerine bilakis işi ciddîye alıp tenkidler yapmak gerekir.

Yapılmıyorsa, işin içinde bir bit yeniği vardır. Ya bu tv dizileriyle ahlâk, âile-ocak söndürme fâciasının müsebbipleri safında olduğunuza, ya da zekâsız alelâde bir yazar olduğunuza hükmedilir. 10.12.2022

--------------------------------------
^[1] Fıkra, gazete veya dergilerin belirli sütunlarında gündelik konuları çeşitli bakımlardan ele alan, bunları çeşitli görüş ve yorumlarla anlatan kısa yazı türüdür.
^[2] Absürt, saçma, anlamsız, abes. Marjinal bir kesimin ilgilendiği türden faydasız boş şeyler.
^[3] Şiâ’dan gelen sapıklık. Karı ile erkek anlaşıyor, meselâ “1000 dolar”a herifin 3 ay karısı oluyor.