Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

ABD Başkanı J. Biden’in Bilinmeyen İlginç Yönleri !..

ABD başkanlık seçimlerinden geri çekilen J. Biden, hafızalarımızda sürekli pot kıran, zor yürüyen, unutkan, şaşıran ve yaşlı birisi olarak kalmaması için bilinmeyen ve çok ilginç yönleri olduğundan bahsedeceğiz: Biden ve Ailesi, Biden ve İlkler, Biden ve Siyaset, Biden ve Eşcinseller, Biden ve Bosnalı Müslümanlar ve Biden’ın Siyasi Hayatında Bilinmeyen İlginç Yönleri!..

ABD başkanlık seçimlerinden geri

Muhsin AKIL

Biden’ın başta çok iyi bir aile babası olduğunu söyleyebiliriz. Fakat, önce trafik kazasında eşi ve bir kızını kaybetmesi sonraki yıllarda yine bir oğlunu kanserden yitirmesi Biden’in hayatında derin izler bırakmıştır. Ve çocuklarını her gün görebilmek için için tam 37 yıl boyunca her gün iki şehir arasında 90 km yolculuk yapması ailesine olan düşkünlüğün en büyük göstergesidir. Siyasi hayatındaki başarıları ise idealist ve çalışkan olmasının sonuçlarıdır.

Öte yandan Biden’in siyasi hayatında hafızalarda iz bırakan tavırları, çıkışları ve mücadelesini dikkate almalıyız. J. Biden Amerikan siyasetinde hep ilkleri yaşatması ayrı bir yönü olarak karşımıza çıkıyor. Eşcinsellerin orduda görev yapmasına karşı çıkması ve eşcinsel evliliğin anayasaya aykırı olduğunu söylemesi, 1992 ve 1993 yıllarında orantısız savaşa karşı çıkarak Bosnalı Müslümanlara silahlandırılmasını istemesi ve hava gücü olarak NATO üzerinden destek verilmesini savunması ile birlikte Sırp lider Slobodan Miloseviç’in yüzüne karşı ‘savaş suçlusu’ olduğunu haykırması Amerika ve insanlık tarihinde iz bırakmıştır.

Biden’ı anlatırken önce ailesinden bahsederek başlayalım. ABD Başkanı J. Biden eski bir hukukçu ve politikacı olduğu kadar iyi bir aile babasıydı. 20 Kasım 1942 yılında İrlan’da kökenli Katolik bir ailenin çocuğu olarak Pensilvanya eyaletinin Scranton şehrinde dünyaya geldi. İlk eşi Neilla Hunder ile 1966 yılında evlendi. Ve biri kız iki oğlu olmak üzere üç çocuğu oldu.

18 Aralık 1972 yılında ailesi trafik kazası geçirdi. Eşi Neilla Hunder ve bir yaşındaki kızı (Naomi C. Biden) trafik kazasında vefat etti. İki oğlu ise (Beau Hunder, Naomi Ashley) kazada yaralandı. 36 yıl boyunca oğullarını görmek için her gün iki şehir arasında 90 km yol yaptı. Trafik kazası Biden’in hafızasında büyük iz bırakmıştı. 1977’de yeniden evlendi ve Ashley isminde bir kız çocukları oldu. Biden’ı yıkan ikinci olay ise 2015 yılında oğlu Beau beyin kanamasından vefat etmesi oldu.

Öğrenim görmek için ailesiyle birlikte 1953 yılında Delaware eyaletinin Clayman şehrine taşındı. 1965’te Siyaset Bilimi,1969’da da Hukuk fakültesini bitirdi. 1972’de 31 yaşında genç bir senatör olarak ABD senatosuna girdi. Ve 37 yıl Delaware eyaletinde senatörlük yaptı.

2008 yılında Demokrat Parti’den başkanlık için aday oldu. Ön seçimlerde başarısız olunca adaylıktan çekildi. 23 Ağustos 2008 tarihinde Başkan Adayı Barack Obama tarafından başkan Yardımcılığı adayı gösterildi. 20 Ocak 2009’da Demokrat Parti’nin kazanması ile 47. Başkan Yardımcısı oldu. 8 Kasım 2015’da Trump’ın kazanması ile Başkan Yardımcılığı görevini 20 Ocak 2017’de Mike Pence’e devretti. 

Amerikan birliklerinin geri çekilmesiyle yeni Irak politikasının hazırlanması için olağanüstü çaba gösterdi. Ocak 2017’de ise Obama tarafından Biden’e Başkanlık Özgürlük Madalyası verildi. 3 Kasım 2020 günü yapılan seçimin 4. gününde Pensilvanya eyaletini kazanarak 46. Başkanı oldu. Biden, John F. Kennedy’nin ardından ABD’nin ikinci Katolik başkanı oldu. Ve 2024 Temmuz ayında başkanlık adaylığından çekileceğini açıkladı.

j. Biden’ın Amerikan tarihinde en yaşlı Başkanı olarak (78 yaşında) adını yazdırması ülke tarihinin en yüksek katılımı ile yine 74,5 milyon oyla en yüksek oyu alması, 30 yıllık bir aradan sonra bir başkanın daha ilk döneminde seçimi kaybettirmesi ve John F. Kenedi’den sonra ABD’nin en genç ikinci Katolik başkanı olması ile Amerika’ya hep ilkleri yaşatmıştır.

1993 yılında eşcinsellerini orduda görev yapmasını yasaklayan hükmü ‘evet’ diyerek evliliği savunma ve koruma yasasını da onaylamış olması ve eşcinsel evliliğin anayasa aykırı olduğunu kabul etmiş olması ile dikkatleri üzerine çekmiştir.

1991’de Yugoslav Savaş’larında Sırpların savaş hukukunu çiğneyerek suiistimal ettiklerini öğrenince ilgisiz kalmadı. Bosna Savaşı döneminde Bosna’ya yapılan silah ambargosunu kaldırmak, Bosnalı Müslümanları savaşa karşı eğitmek ve NATO hava gücü ile Bosnalı Müslümanlara destek vermek ve savaş suçlarını soruşturmak için büyük gayretler sarfetti.

Bilhassa 1993 Nisan ayında bir hafta kaldığı Balkanlarda Sırp lider Slobodan Likosevic ile yapmış olduğu gergin ve stresli görüşmede yüzüne karşı “Sen lanet bir savaş suçlususun ve bu suçtan yargılanmalısın” diyerek ‘doğrudan ve mazlumdan’ yana olduğunu göstererek tarihe iz bıraktı. Ayrıca 1992 yılında Boşnakların silahlandırılması için Bush ve Clinton yönetimlerine bir öneri sunarak savaşta ‘adil olunması konusunda’ girişimlerde bulunmuştur.

1992 ve 1993 yıllarında Sırpların Bosnalı Müslümanlara yapmış olduğu zulüm konusunda hassas davranan J. Biden keşke ABD başkanlığı döneminde İsrail’in Filistin/Gazze üzerindeki zulmü, vahşeti ve soykırımı konusunda da hassas/insancıl davranabilseydi! Gerçi böylesi bir girişimde bulunsa bile Amerikan sistemi müsaade etmezdi. Yine de tarih Biden’ı da affetmeyecektir! Dünkü yazımın başlığında belirttiğim gibi ABD’de başkanlar değişir ama SİSTEM değişmez!