Allah sevdirmedikçe sevemez kimse bir kişiyi
Ol Hak Teâla severse, kulu Cebrail’e söyler de
Gökteki yerkdeki tüm kullarına sevdirir seni...
Elbette aksi de aynen böyle vâriddir, yâni
Allah bir kulunu sevmez, hayırlı görmezse,
Yine Cebrail’e söyler önce, o da göktekilere,
Sonra yerdekiler duyar, sevilmez rüsvay olur kişi
Bu küçük şiir, (çok mühim) bir hadîs-i şerîf’in tarafımızdan min gayr’i haddin manzum hale getirilmiş şeklidir. Hadîs-i şerîf’in aslı şöyledir:
Allah Teala (c.c), bir kulu sevdiği zaman (büyük dört melekten) Cebrâil’e: “Ben filanı seviyorum onu sen de sev!” diye emreder. Cebrail (a.s) onu sever ve sonra gök halkına “Allah filanı seviyor, onu siz de seviniz” diye seslenir. Gök halkı da (kasdedilen meláike-i kiramdır) o kimseyi sever, sonra yeryüzündekilerin kalbinde o kimseye karşı bir sevgi uyanır.
Allah Teala bir kula buğzettiği, sevmediği, dergahından kovduğu zaman ise, Cebrail’e: “Ben, filanı sevmiyorum, onu sen de sevme!” diye emreder. Cebrail de onu sevmez. Sonra gök halkına: “Allah filan kişiyi sevmiyor, onu siz de sevmeyin” der. Göktekiler de o kimseyi sevmezler. Sonra arzdaki tüm mahlûkat arasında o kimseye karşı bir buğz uyanır. İnsanlar ondan kaçar, sevmez, hattâ nefret ederler… (Müslim, Birr 157)
Bu hadîs-i şerîf sahihtir. Konuyla alâkalı bir de âyet-i celîle vardır:
Meryem Sûresi’nin 96. ayetinde şöyle buyurulmaktadır: “O kimseler ki, imân ettiler ve sâlih sâlih amellerde bulundular, muhakkak ki Rahmân, onlar için (kalplerde) bir sevgi vücuda getirecektir.”
Muhterem okurlarım, demek ki bir insan sevilmek istiyorsa önce Allah’a kendini sevdirecek. Allah onu sevecek ki kullarına da sevdirsin. Allah sevdirmedikçe, iyi bileceğiz ki hiçkimse bizi sevmeyecektir.
Para yahut mevki makam kapmak için yalakalık yapanlar, gün gelir en büyük düşmanınız olurlar. Kemiği kesince yalamayı bırkakıp, ısırırlar… O yüzden siz siz olun Allah’ın sizi sevmesini sağlayacak işler (ameller) yapın. Bunu yapabilmek için de önce niyetiniz halis olmalıdır.
Zira “Ameller niyetlere göredir” buyurmuş Peygamberimiz (sallallahü aleyhi ve sellem). Temiz niyet, temiz, kirli emeller pis işler yaptırır….
Meselâ bazı siyasetçiler “bunlar beni neden sevmedi?” diyerek parti değiştiriyorlar gittikleri yerde de aynısı oluyor, bunalımdan bunalıma giriyorlar. Oysa şu zikrettiğimiz hadîs-i şerîf’i bilmiş (ve inanmış) olsalardı; gerçeği kavrayacak ve boş işlerle ömür tüketmeyeceklerdi.
Siyasi liderlerden bazıları iktidar yüzü görmeyi bırak giderek marjinal bir kitle içinde bitip tükendiler. Kuyruğu dik tutmaya çalışsalar da öyle müthiş bunalımdalar ki hergün daha bir batıyor, bir sürü gaf yapıyorlar…
Çünkü Allah sevmiyor onları! Allah sevmiyorsa kulları da sevmez. İsterse ömrü billah yalan ve iftira ile muhatabını karala, üstün gelemezsin…
(Her fırsatta, ahlâksızca değerlerimize) tecavüz, (Her vesileyle millî olana) taaruz, (Ülkeyi ve toplumu kamplarda) temerküz, (Muayyebat da olsa mahremi) tecessüs, (Dumura uğramış zihin ve yüreklerde yok olmuş) tahassüs.
Bu «5T» ile malül, bize değil aslında dinimize muhâlif, cebrî inkılâbların savunucusu CHP’yi Allah sevmemiş, kullarına da sevdirmemiştir. Böyle devam ederlerse, beyhude yorulmasınlar, ağızlarıyla kuş tutsalar hikâye… 10 Şubat 2021
YORUMLAR