ATO Başkanı Baran, yazılı bir açıklama yaparak, ATO üyelerinin, mevcut koşullar altında yükselen emtia fiyatları ve döviz kurlarındaki artış nedeniyle oluşan enflasyondan dolayı işletmelerin çeşitli yükümlülüklerle karşı karşıya kaldığını belirterek, gelir ve kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde enflasyon muhasebesi uygulamasına geçilmesi taleplerini dile getirdi.
Baran, Enflasyon Düzenlemesi de denen Enflasyon Muhasebesi’nin uygulanabilmesi için Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi’nin (Yİ-ÜFE) son yıl yüzde 10, son üç hesap yılında ise yüzde 100 artmış olması gerektiğini hatırlatarak, Yİ-ÜFE’de 35 aylık artışın yüzde 100’ü aştığını belirtti. Baran, “Mevcut şartlar altında, fiyatların yükselmesi gelir tablosunu yükseltiyor ancak bu rakamların kar olmadığı biliniyor” diye konuştu.
En son 2004 yılında uygulanan enflasyon muhasebesine yeniden dönülmesinin işletmelerin devamlılığı açısından önemli olduğuna dikkat çeken Baran, “İşletmelerde oluşan değer hareketlerini izlemek için paranın satın alma gücündeki değişimleri dikkate almak gerekiyor. Mevcut durumda, bilançolardaki parasal olmayan kıymetler fiyat artışlarından olumsuz etkileniyor. Şirketlerin mali tabloları da gerçek durumu göstermekten uzaklaşıyor. Bu durum, ilerleyen dönemde de bir dizi yanlışın ortaya çıkması riskini barındırıyor. Mevcut durumda enflasyon nedeniyle işletme değerleri yükseldiği için, kar dağıtımı ya da kredi kullanımı durumlarında yanlış sonuçlar doğurabilecektir” dedi.
Baran, enflasyon muhasebesinin Anayasa’nın 73’üncü maddesinde belirtilen vergi matrahının adil ve doğru tespiti için de gerekli bir düzenleme olduğunu sözlerine ekledi.