Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Muhsin Akıl

Avukatlık Yapmadı Ömrünü Kedilere Adadı: Kedilerin Babası Av. Mustafa Gökmen

Yaratılanı sevmişiz yaratandan ötürü. Kâinatın en değerli varlığı insan başta olmak üzere bütün yaratılanlara karşı bir sevgimiz vardır. Yaratılmış bütün canlılara karşı bir merhametimiz vardır. Aynı şekilde doğaya (bilhassa ağaç ve çiçek) olan sevgi de insanı ‘insan’ yapan yüce değerler arasındadır.  İnsanın içinde hayvan sevgisi yoksa o insanın merhametinden ve insanlığından şüphe edin. Kalbinde hayvan sevgisi olmayan insandan merhamet beklenmez.

İnsan olarak, yeryüzünde yaratılmış bütün evcil veya yabani hayvanları sevmek gerek: çünkü (yazımın başında da belirttiğim gibi) yaratılanı sevmişiz yaratandan ötürü. Ben bugünkü yazımda kedilerden bahsedeceğim. Başıboş ve sahipsiz kedilerden… Sokaklarda aç-susuz dolaşan kedilerden… Kışın sokaklarda başıboş dolaşan üşüyen ve titreyen kedilerden… Ve bir de ‘Kedilerin Babası’ndan bahsedeceğim…

Çoğumuzun evinde, bahçesinde beslediğimiz evcil kedi olmuştur. Ya bir de sokaklarda başıboş sahipsiz kediler… Elbet ki başıboş sokak kedilerine karşı duyarlı belediyelerimiz ve hayvanseverlerimiz var. Şu an ülkemizde belediyelere ait veya sivil birçok hayvan barınağı vardır. Fakat yeterli mi?! Elbet ki hayır… Bir o kadar da kedilere karşı duyarlılık gösteren vatandaşlarımız vardır.

Birisi bana ‘kedi deyince aklına ilk ne gelir’ diye sorsa ben hemen Ebu Hureyre derim. Sahipsiz kedilere sahip çıkan, binlerce kedisi olan o büyük sahabe: kedilerin efendisi, kedilerin babası Ebu Hureyre. Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v), kedilere olan düşkünlüğünü ve sevgisini bildiği için asıl adı Abdurrahman bin Sahre d-Devsî’ye ‘kedicik babası’ anlamına gelen Ebu Hureyre lakabını vermiştir. Oysaki Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v) de kedileri çok severdi. Hatta bir de Muezza isminde bir de kedisi vardı.

Kedilerle ilgili bugünkü yazımın gerçek sebebi 40 yıllık dostum, arkadaşım ve hemşehrim Av. Mustafa Gökmen’dir. 1980’li yıllarda Mustafa Gökmen de dahil bazı arkadaşlarımızla birlikte İstanbul’da aynı evde yıllarca kaldık. Ev arkadaşlarımız arasında Siyasal, Hukuk, İlahiyat, Tıp ve Harita Kadastro okuyanlar vardı. Ben de gazetecilik gazetecilik yapıyordum. Üniversite bitti ama Mustafa Gökmen avukatlık yapmama kararı aldı. Memleketi Konya’ya döndükten kendisini kedilere aradı.

Av. Mustafa Gökmen’in kişiliği, karakteri ve samimiyeti ile gerçekten benim için çok değerli bir insan.  Kolay değil tam 40 yıldır görüşüyoruz. Av. Mustafa Gökmen’i öz kardeşim kadar çok seviyorum. O’nun tertemiz bir yüreği var. Dürüst, kişilikli ve samimi bir insan. Aynı zamanda dobra, sözünü esirgemeyen bir arkadaşım. Lafı dolandırmaz dosdoğru söyler. Kedilere düşkünlüğü kadar çok kitap ve gazete okuyan biri. Donanımlı, kültürlü ve zeki bir insan. Gazete, televizyon ve sosyal medyadan dünyadaki ve Türkiye’de siyasi, ekonomik ve sosyal olayları takip edip çok iyi analizler yapan bir kardeşim.

Kedilerin Babası Av. Mustafa Gökmen ile telefonla sık sık görüşüyoruz. Ne kadar siyaset ve dış politika konuşsak da İnanın sohbetimiz kediyle başlıyor kediyle bitiyor. Ayda bir Konya’ya gidip-geliyorum. Ne zaman Konya’ya gitsem mutlaka ve mutlaka telefon açar Mustafa Gökmen kardeşimle buluşur, hasret giderip sohbet ederiz. Bilhassa İstanbul Ortaköy’de, Şeyh Yahya Efendi Sokağı’nda yılarca ikamet ettiğimiz ve birarada kaldığımız arkadaşlarımızı hatırlamadan yapamayız. Rahmetli H. Mehmet Öztaş, İbrahim Aktaş, Mehdi Dinçer, Kayserili Kemal, Karadenizli Ahmet ve diğerleri…

Av. Mustafa Gökmen kardeşim Belediyelere, yetkili mercilere ve halka sesleniyor: “Başıboş ve sahipsiz sokak hayvanlarına sahip çıkılalım.” İnşallah Belediyeler, yetkili merciler ve hayvansaver vatandaşlarımız bu sese kulak verirler.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER