Sevgili hemşehrilerim… Bu haftaki makalemde biraz sürçilisan edeceğiz…
Bazı dostlarımız üzülecek ama inanın görev süreleri dolduğu zaman bana dua edeceklerdir.
Ak Parti iktidarının son 8 yılında malesef liyakattan eser kalmadı. Bırakın bilgili, tecrübeli yöneticileri göreve getirmeyi neredeyse sokaklarda çöpcülük yapan insanları dürüst diye dışarıdan da üniversite okumuş diye yönetici yaptıklarını medyadan ve sosyal medyadan takip ediyoruz.
Ak Parti’nin göreve getirdiği ve bu görevde de üst seviyede başarılı olmuş bir müdür bir süre sonra Ak Partililerin kendi içindeki çekişmelerden dolayı görevden alınmak istenebiliyor.
-Yerel basın ve Kastamonu Belediyesi…
Herkesin malumu olduğu üzere Kastamonu yerel basını çok zor bir dönemden geçiyor. Tüm sektörler ekonomik darboğazda ama yerel basın iyice darboğaza düşmüş durumda. Kastamonu yerel basını ekonomik dar boğazda olduğundan yeteri kadar içerik üretemiyor. Kastamonu Belediyesi’de bana göre yerel basına yeterince destek olmuyor.
Önceki belediye yönetimi yerel basının çok daha geniş kitlelere ulaşması vede basın kuruluşlarına destek olmak için her gazeteden 100’er adet gazeteye aboneydi. Opr.Dr.Galip Vidinlioğlu Başkan olduktan sonra 100 abone önce 40’a düşürüldü devamında 25’e, en son olarak da tasarruf tedbirleri bahane edilerek maalesef 7’e düşürüldü. Yani yerel basın kendi kaderiyle baş başa bırakıldı. Zaten zar zor çevirdiği sistemi iyiden iyiye tıkandı. Burada Kastamonu Belediye Başkanı kıymetli hemşehrim Sayın Vidinlioğlu’na küçük bir eleştiri yapmak istiyorum. Sayın Başkan, tüm parklara park isimlerinin yazılı olduğu tabelalar yaptırdınız. Bu tabelalar tasarruf tedbirlerine takılmadı da gazetelerin abonelikleri mi takıldı? Bu tabela sayısını fatura üzerinde biraz daha artırarak yerel gazetelere destek olamazmıydınız? Sanki tüm kurumlarda tasarruf tedbirlerine uyuluyorda.
İllada gazete aboneliğini gazete olarak faturalandırmak zorundamısınız? Matbaa işleri veya fotokopi kağıdı olarak fatura ettiğinizde sizden kim hesap soracak? Şehirdeki tüm park ve bahçelere sadece bir firmaya yaptırdığınız tabelalar için şu kadar para harcadınız diye size hemen müfettiş mi gönderecekler! Bu karar yanlış başkan.
-Teksas mimarisi Esentepe’de…
Kastamonu Belediyesi bir süre önce inşasını tamamladığı Esentepe Konağı’nı bitirdi. Emeği geçenlerden Allah razı olsun. Mimarisi berbat ötesi de olsa hiç olmamasından daha iyidir.
Lakin bu konağın mimarisini, çizeni, ve yapılmasını onaylayanı tebrik etmek lazım! Tüm Türkiye tarafından hayranlıklı takip edilen Kastamonu’nun mimarisi ve konaklarının tasarımı dururken kovboy filmlerinde sıkça gördüğümüz Teksas mimarisini Kastamonu’ya devlet eliyle getirdikleri için ödül vermek lazım! Esentepe’ye gelen misafirler şimdilerde bu konağın önünde hatıra fotoğrafı çektirirler(!)
-Liyakatmı, biat eden yöneticiler mi?
Ak Parti hükümetinin son 8 yılında liyakatsız, bilgi birikimi şöyle dursun çevresinden dahi bihaber olan yöneticileri sadece laf, söz dinliyor ve de biat ediyor diye göreve getirilmesine artık Türk halkı olarak alıştık. Bir insan iyi bir üniversite okuyarak iyi bir meslek sahibi olabilir. Lakin iyi bir meslek sahibi olan kişi iyi bir halk bilimci, iyi bir yönetici ve iyi bir siyasetçi maalesef olamıyor. Bu liyakatsizliği ülke yönetiminde de yerel yönetimlerde de fazlasıyla şahit olmaktayız.
Eğer siz işinin ehli olan insanları görevden alırsanız, makamlarda tutmazsanız hem bulunduğunuz kuruma hem de ülkemize ihanet ediyorsunuz demektir. Benden bu kadar… Herkes üzerine düşeni alsın, lütfen…
-Kastamonuspor’suz geçen bir yıl…
Kastamonu yerel basının ekonomik darboğazda olduğunu yukarıda bahsetmiştik. Yıllardır yerel gazetelerin spor sayfaları Kastamonuspor coşkusu ve öz eleştirisi ile dolardı. Ne olduysa son bir yıldır yerel gazetelerde Kastamonuspor ile ilgili iki satır eleştiri maalesef göremez olduk! Eleştiri şöyle dursun son 3-4 aydır yerel gazetelerin spor sayfalarında “Kastamonuspor” haberleri dahi yayınlanmaz hale geldi. Neden? Yerel basın ve halkımız bunu konuşmalı ve tartışmalı.
Hepimizin malum olduğu üzere Kastamonuspor yönetimi bir kaç ay önce istifa etti. Sonra istifa dilekçesi geri çekildi. Bozkurt’taki sel afeti gerekçe gösterilip de takımın yarışma hakları dondurulmasaydı bugün borçları katlanmış takımda 3.Lige düşmüş olacaktı. Bu fikri ortaya atan eski yönetici İsmail İzmitlioğlu’nu ve bu fikre sahip çıkan eski Başkan Erkan Özcan’a, eski bakanlarımızdan kıymetli hemşehrimiz Sayın Murat Başesgioğlu ‘na ve yönetim içinden ve dışından bu projeye katkı sağlayan herkese bir Kastamonulu olarak şahsım adına teşekkür ediyorum.
Demokratik ülkelerde bir şirkete müdür ataması yapmışsanız ve o müdür o şirketi iflas ettirmişse müdür görevden alınır. Maalesef Kastamonuspor’da iflas etti! Ne hikmetse mevcut yönetim 3-5 kuruş alacağından vaz geçmemek adına görevi bırakmak istemiyor! Çeşitli bahanelerle takımın ligdeki yarışma haklarının dondurulmuş olmasıyla nefesi de iyice rahatlamış olmalı ki şu kıymetli günleri ve ayları hoyratça harcamakta olduğunu üzülerek takip etmekteyiz.
Sayın Cengiz Aygün’e yakın çevrelerden gelen bilgiler neticesinde Enes Ege Aygün ve yönetimi bırakmak istemiyormuş. Bazı projeler geliştirerek yeni sezonda yine kulübü yönetmek istiyorlarnmış. Allah kolaylık versin.
-Ak Parti silkinip kendine gelmeli…
Kastamonu’da belediyelerin büyük bir çoğunluğu ve milletvekili üstünlüğü 19 yıldır iktidarda olan Ak Parti’de… Ak Parti şayet silkinip kendine gelmez ise bu gücünü kaybetmesi kaçınılmaz ve ötesi…
Kastamonu’daki kurumlarda dahi parti içi çekişmelerin sonucunu görmekteyiz ve üzülerek takip etmekteyiz. Güç zehirlenmesi olan yöneticiler ve liderler eleştirilere kızmak yerine, o eleştileştirilerden feyiz ve ışık alarak hatalarını telafi edebilirler. Bunu hem siyasiler hem de yöneticiler pek ala uygulabilir. Unutmayın, eleştiri sizi çok daha vakim hatalardan vazgeçirebilir.
GÜNÜN SÖZÜ
“Çok konuşan değil, çok iş yapan yöneticiye muhtaçsınız” (Hz. Ömer)
YORUMLAR