Allah şehidlerimize rahmet eylesin. Onlara elbette üzülüyoruz, üzülmeliyiz de. Lâkin şu lâ’net trafik kazalarında yitirdiğimiz gençler için neden bundan daha fazla üzülmüyoruz, işte bu çok ilginç…
Askerlik vazifesini yaparken, Allah için vatanı savunurken öldürülen ve diri oldukları bildirilmiş şehidlerimize bir üzülüyorsak bu trafik canavarı ile yiten gençlere bin üzülmeliyiz oysa. Birinciler Allah için savaşıyordu ve Allah onları şehadet mertebesine layık gördü, Cennetlik oldular feda’yı can ederek.
Pekâlâ bu ikinciler için ne diyeceğiz? Pisi pisine yitirilen, gök ekini biçer gibi ölmüş, öldürülmüş gençler için yàni?
Dün (yine, mutad, onlarcası gibi) bir trafik canavarı faciası ile sarsıldık. İstanbul Büyükçekmece’de yine bir manyak sürücü yüzünden dehşetengiz bir kaza yaşandı. Şerefsiz sürat tutkunu biri otobüs sollamak isterken (pardon bu sağlamış) duraktaki gençlerin üzerine son sürat dalmış, bir genç lise öğrencisini oracıkta öldürürken bir diğerinin hastahanede can vermesine sebep olmuş. Ve daha 11’i ağır 15 genç de yaralanmış, muhtemelen sakat kalanlar olacak aralarında.
Manyak trafik magandası şahıs, önünde ilerleyen otobüsü sağ şeritten geçmek istemiş… Ve direksiyon hâkimiyetini kaybedip İETT durağına dalmış, lise öğrencilerine çarpıp ardından takla atarak yuvarlanıp durabilmiş…
Kendisi gebermemiş sürücünün. Buna öyle bir ceza verilmeli ki “keşke ben de öleydim” demeli. Ama ne gezer? Büyük ihtimalle birkaç gün hapis bile yatmayacak… Olan yitirdiğimiz gök fidanlara olduğu ile kalacak…
Bu sürücüde ne ahlâk var, ne cibilliyet. Bu tür magandaların aklı, görgüsü kıttır. Dağdan indim şehire şaşırdım birdenbire türü yaratıklar. Binaen’aleyh nasihat kâr etmez, tedbir yeterli gelmez. Alınacak en iyi tedbir bunlardan kurtulmaktır.
Sürücü kursuna parayı bastıran ehliyet alıyor ama bunların psikolojik yapısı nedir, manyak mıdırlar, şehir kültürleri var mıdır soran yok. Hal böyle olunca da Türkiye’nin trafik canavarı felâketleri bir türlü bitmiyor…
Şehid haberleri ile sarsılan kamuoyu biraz da bunlarla sarsılsa ya. Şehidler ölmez, onlar diridirler de biz şuurunda değiliz. Onlara üzülmek yerine gıbta edilir daha çok. Fakat şu gariban trafik canavarı kurbanı gençler?
Asıl onlara üzülmek hem de çok üzülmek gerekmez mi? Bir genç fidan kolay mı yetişiyor. Ateş düştüğü yeri yakmıyor sadece. Ateş toplumun istikbâlini de yakıyor. Belki o ölen gençlerden biri yarınlarda büyük bir ilim adamı olacak, nice gençler yetişriecek, bir diğeri hayat kurtaran bir hekim olarak çalışacaktı?
Ey ricâl-i devlet, bu trafik kazalarını ciddîyetle ele almazsanız bütün vebál üzerinizdedir. Allah da kulları da size lâ’net eder. Bu işin behemahal durması şarttır. Her sene böyle pisipisine yiten canlar yekûn olarak ne tutuyor biliyor musunuz? Tek dünya birinciliğimizin bu sahada olduğunu bilin yeter. Lâ’net olsun, sebep olanlara da mani olamayanlara da lâ’net olsun…
Muhterem okurlarım, siz de lâ’net okuyunuz. Ya tam batalım, ya da akıllanıp kurtulalım. Başka çare var mı? 02.06.2022
YORUMLAR