Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

BUKALEMUN HAT, MENFAAT VE SİYASÎ RANT 

Başta medyatörler olmak üzere tüm göz önündeki aydınlar! 1974’ten beri siyasî ve toplumsal olayların somut sonuçlarının tasnifçisi olarak hepinize tekrar ÇAĞRIM VAR: Görün artık şu acı gerçeği: Tarih boyunca başımızın derdi BUKALEMUN HAT, menfaat ve siyasî rant içine çekilmiştir! Körtaraf olmak mı, bilimsel bakışla ortam ve şartları doğru bilgilerle değerlendirip akıllıca hareket etmek mi millet aşkına tutulası yol? Nefsî menfaat çatışmaları ve format fikirlerimizin etkisindeki kararlar ile icraatlar içinde millî birliğimizi bozucu bukalemun hat olduğunu hiç aklımızdan çıkarmamalıyız. Aman dikkat!

Başta medyatörler olmak üzere

Başta medyatörler olmak üzere tüm göz önündeki aydınlar! 1974’ten beri siyasî ve toplumsal olayların somut sonuçlarının tasnifçisi olarak hepinize tekrar ÇAĞRIM VAR: Görün artık şu acı gerçeği: Tarih boyunca başımızın derdi BUKALEMUN HAT, menfaat ve siyasî rant içine çekilmiştir! Körtaraf olmak mı, bilimsel bakışla ortam ve şartları doğru bilgilerle değerlendirip akıllıca hareket etmek mi millet aşkına tutulası yol?  

Somut sonuçları görülmüş yakın tarihe lütfen iyice bir bakalım: Faili meçhul cinayetler, 15 Temmuz kalkışma süreçleri yaşadık! Bu süreçlerde tetikli nefs-i hain silahı değil miydi? Menfaat ve siyasî rant kutupları oluşadurmadı mı millî bünyemizde hep? 

Hiç unutamam, bizzat şahit oldum: Merhum Ümit Kaftancıoğlu Deniz Gezmiş öğretmen çocuğu, Baskın yapmayı, banka soymayı kimden öğrendi demiş, idamına da kan davası yaratma organizesi diye dikkat şekmişti. Araştırmacı yazarımız Uğur Mumcu, ışık saçaduruyordu. Tarihçi Necip Hablemitoğlu da darbeci cemaat uyarıları yapadurmuş; aynı anda Ecevit ve Erbakan operasyonu var, Tayyip’i gözden kaçırıyorlar iktidar yapacaklar demişti ve dediği de oldu. Bu milletin göz bebeği aydınlar katledildi, sesleri de kısık kaldı. Deniz Gezmiş’le tek yol devrim diyenlerden biri, nasıl oldu da ayrılıkçı terör örgütüne lider ve bugün güney sınırımıza dün katil dediği ABD’ye hizmet için devlet kurulmasına maşa? Menfaat ve siyasî rant içindeki bukalemun hattına bağlılar yüzünden değil mi, netleşmedi mi? 

Dün bukalemun faaliyetlere dikkat çeken uyarıcı aydın seslerin kısılması da sosyal çalkantıların oluşması da ekonomik krizlerle eşzamanlı, siyasîler de birbirlerini suçlar durumda değil miydi? Kaçınmak gerekmez mi artık bu suçlama rüzgârından? Pus, sis, fırtına, boran…neye, kime yaradı ki? Nefsimizin de format fikirlerin de içine bukalemun sızıntısına izin vermeyelim artık!  

Merhum Ecevit şair ruhlu iyi niyetiyle 74 affı çıkarırken ülkenin iç savaş noktasına geleceğini hesap etmiş miydi? Duayen denen Uğur Dündar Fadime Şahin’i ekranlara servis ederken Erbakan operasyonu gereği devlet içindeki bukalemun sızıntının piyonu edildiğini biliyor muydu? Erdoğan, Nas var, bu ekonomi benim tezim derken U dönüşü yapmak zorunda kalarak halk güvenini de oy kaybedeceğini de hiç düşünmüş müydü? Hangi format fikrinin ya da bukalemun birinin telkiniyle Nas demişti? Devlet Bey Ülkü Ocakları genel başkanlığını yapan Sinan Ateş ailesine başsağlığı bile dilemedi. Merhumun ailesini ziyaret etmedi, cenazeye katılmadı. Bu olayla ilgili ülkü ocaklarından yansıyan kötü kokular hakkında kim neye bulaşmışsa bedelini öder benzeri laf etmedi. Partimizin adı karalanmaya çalışılıyor gibi genel savunma yaparken bukalemun casusluğa da açıkça işaret etti. Ancak bir türlü konuşulan iddia ilgilileri hakkında tek söz etmedi, kamu vicdanına acaba dedirtici benzer tutumları hep görmüştük. Ateş cinayeti belli ki mazideki gibi bir kaos planlamasının sonucu. Demek ki nefsî menfaat çatışmaları ve format fikirlerimizin etkisindeki kararlar ile icraatlar içinde millî birliğimizi bozucu bukalemun hat olduğunu hiç aklımızdan çıkarmamalıyız. Aman dikkat!