Vakıflar idaresi cami WC’lerini ihale ile kiraya veriyor. Böyle olunca da abdest almak için girdiğiniz helâda bakıyorsunuz pisuvarlar da var.
Pis kokular bir yana (câmi helâsında olduğu için) araştırmadan “demek ki böyle de oluyor” diyerek ardından abdest alanlar oluyor.
Pisuvarda taharet olmaz, velev ki pisuvarda (bazı Arap ülkelerindeki gibi) su akıyor olsun… Pekâlâ neden olmaz?
Çünkü pisuvar, ayakta bevletmek (afedersiniz işemek) içindir. Bunun tıbbî yönünü internette bulup okursunuz ben kısaca işin İslâmî cihetini, yàni ibadet açısından durumunu aktarayım:
Pisuvarda bevledenler ilmihalde yazan «istibra»yı yapmamış, binaen’aleyh belki daha abdest alırken bile yeniden idrar akıntısı (bir damlacık dahi olsa) vuku bulacağından (namaz) abdestleri geçerli olmayacaktır.
Muhterem okurlarım, Ehl-i Sünnet âlimlerinin yazdığı bir ilmihalden[1] “taharet ve abdest” bahsini (ilmihallerde baş taraftadır), mutlaka okuyunuz.
Büyük abdestten sonraki (elle yıkama suretiyle) yapılan temizliğe “İstinca”, küçük abdestimizden yàni idrardan sonraki temizliğe ise, “İstibra” denilir.
İstibra kelime anlamıyla dışarı çıkarmak. Erkeklerin idrardan sonra, idrar sızıntısının tamamen kesilmesini temin etmesine denilir. İlmihallerde teferruatlı olarak anlatılır.
Sahih bir namaz kılmak isteyenler tahareti de güzelce yaparlar. Muhterem Müslümanlar ibadetlerinize yazık etmeyiniz.
Ayrıca camilerimiz paralı WC’lerden, WC ticaretinden, WC reklâmlarından temizlenmeli, kurtarılmalıdır. Son derece abestir bu.
Helâlar, Caminin hürmet sahası dışında olabilir ama mutlaka ücretsiz olmalı, Müslümanlar bu mekânları tertemiz tutmalıdır. İbadet saatlerinden yarım saat önce açılıp namazdan sonra da kapıları kilitlenebilir.
Korona pandemisi münasebetiyle camilerde abdest almak da kısıtlanıyor. Bu geçicidir lâkin paralı WC’ler korkarım ki, ileride yalnızca abdest alanlardan da para istenmesine kadar gider. Bu büyük rezalettir bir İslâm ülkesinde.
Zaten camilerin çoğunluğunun helâlarına abdest tazelemek için gidilmiyor, çoğu bînamaz, gelip geçenler kullanıyor. O hâlde vatandaşın helâ ihtiyacını belediyeler karşılamalıdır.
İstanbul’da turistlerin çokça ziyaret ettiği veya işlek yol kenarlarındaki bazı camilerin WC’leri darphane gibi para kesiyor.
Rezil herifler koskoca Mimar Sinan’ın inşá ettiği selâtin camilerine bile helâlar yapıyor, o güzelim mimarlık şaheseri sanat eserlerini mahvediyorlar!.
İslâm dini temizlik=taharet dinidir. Namaz kilân bir Müslüman ayakta ihtiyaç gidermez. Çünkü idrarı pantolonuna, iç çamaşırına bulaşabilir.
Ayakta tebevvül eden bir imamın ardında cemaat olup namaz kılmak doğru olmaz. Cami helâsına pisuvar koymak, en azından densizliktir.
Cami WC’leri derneğin kasasına para getiriyormuş. Medenî ve kültürlü bir Müslüman böyle sefil bahanelere iltifat etmez.
İslâm’da «helâ hizmeti» diye dinî bir hizmet yoktur. WC ihtiyaçsa bunu belediyeler camilere bulaşmadan yapsınlar.
Veya ille de camide helâ olacaksa, bunu abdest alıp namaz kilânlar kullansın. Ticarî maksatla kullanılmasın. Kutsal camilerimiz tuvalet ticaretine âlet edilmesin. Müslümanlar her sahada şuurlu olunuz. 21.04.2021
————————————-
[1] Dersiâm Ömer Nasuhî Bilmen hocaefendi merhumun Büyük İslâm İlmihali tercihiniz olsun.
YORUMLAR