Nöbetçi Eczaneler
Diyarbakır, tarih boyunca çeşitli uygarlıkların ve etnik grupların etkisi altında kalmış, stratejik konumu nedeniyle sıkça el değiştirmiştir. 14. yüzyılda Akkoyunlu Devleti’nin başkenti olan Diyarbakır, Oğuz Türklerinin Bayındır kolu tarafından kurulmuş ve Türk yurdu olarak tanınmıştır (Hurriyet) (Vikipedi: Özgür Ansiklopedi).
Akkoyunlular, 13. yüzyıl sonlarında Horasan’dan Azerbaycan’a gelmiş ve daha sonra Diyarbakır bölgesine yerleşmişlerdir. Bu dönemde Diyarbakır, Türk kültürü ve egemenliği altında gelişmiştir. Akkoyunlu Devleti’nin çöküşü ve Safevi hükümdarı Şah İsmail’in 1503 yılında Akkoyunlu Devleti’ni ortadan kaldırmasıyla, bölgedeki güç dengesi değişmiştir (Tarih Vakti).
Osmanlı döneminde Diyarbakır, imparatorluğun önemli şehirlerinden biri olmuştur. Ancak, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerine doğru, bölgede Kürt aşiretlerinin nüfusu artmış ve Kürt kültürü daha baskın hale gelmiştir. Cumhuriyet döneminde ise bölgenin demografik yapısında Kürt nüfusunun ağırlığı belirginleşmiştir. Bugün Diyarbakır, Kürt nüfusunun çoğunlukta olduğu bir il olarak tanınmaktadır (Etnikce) (Odatv).
Diyarbakır’ın etnik yapısındaki bu değişim, tarihi süreçler, siyasi olaylar ve demografik hareketlerle açıklanabilir. Bölgede yaşayan Türkmen nüfusu zamanla asimile olmuş ve Kürt nüfusu bölgeye hakim olmuştur. Günümüzde Diyarbakır’da az sayıda Türkmen ve Zaza nüfusu bulunmakta, ancak bu gruplar Kürt çoğunluğa kıyasla azınlık durumundadır (Etnikce).
Bu tarihsel dönüşüm, Diyarbakır’ın günümüzdeki etnik ve kültürel yapısını anlamak için önemli bir bağlam sunmaktadır. Tarihi olaylar ve demografik değişimler, şehrin bugünkü kimliğinin şekillenmesinde etkili olmuştur.
