En kötü illet

Hazreti İsa’ya (a.s) atfedilen bir söz var: “ben Allah’ın izniyle ölüyü dirilttim ama ahmaklık için bir şey yapamam”

En kötü hastalık, en zor şey ahmaklıktır.

Düşmanlarımız bizi şak diye bozacak değillerdi ya. Hemen birkaç sene içinde neyimiz var neyimiz yok süpürüp atacak halleri yoktu.

Bunun yerine bozma işini bize yaptırdılar.

− Nasıl oldu bu iş?

− Ahmaklaştırmak suretiyle…

− Bizi ahmaklaştırmayı nasıl becerdiler?

− Sahih kitaplardan okuyup öğrenmek yerine internetten sorup yalan yanlış bilgilerle değerlerimizi kendi kendimize mahvettik. Bolca televizyon izledik, kıraati terkettik. Ezanlar namaza dâvet ediyordu oralı bile olmadık. Oysa güzelce dinleyip bir de ezan duâsı yapmamız, sonra da camide veya evde mutlaka eda gerekiyordu.

− Çanlar kimin için çalıyor?

− Ezanlara icabet etmeyen bizler için.

− Ahmak deyince ne anlamalıyız tam olarak?

− Kur’ân inadî kâfirler için “beyinsizler” diyor. Sıradan bir kâfir ehl-i dâvettir, birgün hidayete ulaşması umulur. İnadî kâfir için hidayet kapalıdır, o nefsine tapar, Müslüman görünce tepesi atar, ahireti en kötü yoksulluk, rüsvây edilmek olduğu halde caka satar, hava atar. O kamyonlar, otobüsler gibi szsszzssst diye ses çıkarır. En ahmak olanlar bunlardır ama markadan Müslüman ahmaklar da vardır. Cuma ve bayram namazlarını kaçırmaz ama beş vakit namazı hiç kılmaz. Yalan yere yemin eder, yetim hakkı yer, ulu önder der, açıklık saçıklığı normal görür.

Ahmaklığın en bariz göstergesi sınır tanımaz cehaletine (nádânlığına) rağmen ukalâlık yapmalarıdır. Muhatabı âlim de olsa sözünü keser ordan burdan duyduğu yarım yamalak şeyleri anlatarak büyüklük taslar.

Başını topuz yapmış, bir başörtüyle kapatmıştır ama ayağında daracık bir pantolon yahut tayt dedikleri daha rezili vardır. Yedi ceddi açık bayanlar bile bunlara bakıp üzülür: Haklı olarak, “ne ahmak, eğer başını örtüyorsan kıçın niye açık, yok eğer kıçını göstermek istiyorsan o başörtüyü niye takıyorsun?” derler. Netekim sosyal medyada böyle bir hayli hanımefendinin yorumlarını okudum.

Muhterem okurlarım, en başa bilerek almadım. Bunun iki nedeni var. Birincisi aşağı yukarı herkes ahmak nedir bilir. İkinci sebep bir şeyin önce neden konu edildiğini bildirip sonra onu izah etmek okura daha ilgi çekici geliyor ve yazıyı daha dikkatle okuyormuş. Bu yüzden bugünkü yazıda bunu tercih ettim.

Ahmak, Arapça ḥumḳ – ḥamāḳat yàni bönlükten türetilmiş bir kelime. Aklı kıt, anlayışsız, kalın kafalı, beyinsiz, bön, budala (kimse) demek.

Allah kimseyi ahmak etmesin. Fakat Allah’ın akıl verdikleri de kimsecikler ahmaklaşmasın diye ágâh olmalı, gereğini yapmalılar.

− Nasıl yapacağız, söylemesi kolay. Anlat da bilelim.

− Önce en yakınlarınızdan başlayacaksınız anlatmaya, öğretmeye, yaşantınızla misâl olmaya. Meselâ çocuklarınız varsa onlardan başlayın. Onlara fazla televizyon seyrettirmeyin, internetle ömürlerini tüketmek yerine okumayı sevmelerini sağlayın.

Başarılı olursunuz veya olamazsınız. Nasip işi. Allah “neden muvaffak olamadın?” diye hesap sormayacak. “Neden anlatmadın, teşebbüs etmedin, hiçbir gayret göstermedin?” diye hesap soracak. 12.08.2022