Bazıları şaşkın. Oysa şaşırmak cehalet (bilmezlik) alâmetidir. Bendeniz öyle ağzı açık şaşıranlardan değilim. Bütün bu olanları bekliyordum. Kimler kullanılacaktı? O kadarına elbette vakıf değildim, lâkin bu tür şeylerle 2023 gelmeden hücuma geçecekleri belliydi.
Muhâlefet cephesi “İllet İttifakı”nın kimlerin süflörlüğü ile konuştuğu cümle âleme malûmdu. Bazı Müslüman gazeteciler, daha herif konuşmaya başlamadan aylar öncesinde, tá Mısır’larda, Fas’larda videoların arka planına dair fevkalâde ilginç haber-yorum videoları hazırlamışlar.
Verdiğim link, “Ayyıldız Tim”e ait. Mutlaka izleyin derim. Videocuyu, ABD istihbaratı nasıl kullanmış, neden yurtdışına çıkışı sağlanmış, şu anda kimlerin yanında ve ne için konuşturulmaktaymış…
ABD Savunma Bakanlığı (Department Of Defence) eski görevlilerinden tarihçi, Ortadoğu uzmanı yazar Michael Rubin’in ABD basınında yayınlanmış Erdoğan hakkındaki makalesi ve daha neler neler.
Rubin’i içtimâî muhâbere meclis-i mestânesindekiler de tanır. Daha geçen gün bir tweet daha paylaştı videocuya hitaben: “Söylenmekten vazgec. Türkiye cezaevlerindeki politik esirlerin herbiri senden daha şerefli ve onurlu davranıyorlar” dedi.
* * *
Edebiyatımızın; yergici (zemmeden, kötüleyen), ve heccâv da denilen- bir büyük hiciv (yerme, nükteli fakat kinâyeli taşlama) ustası da Şair Eşref’tir.
Heccâv Eşref’in (videocu türü) şahıslar için söylediği bir dörtlük şöyledir:
Kişi, kâmîl oldu mu üstâd mertebesinde
Ona madde üstünde bir değer vereceksin
Baktın ki; hali, tavri değişti meclise gelişte
Çüüşşş…deyip, sırtına bir semer vereceksin
“Videocu şahıs” konusunu böyle kapatalım şimdilik. Lâkin ABD’nin (CIA ve FETÖ eliyle yürüttüğü) Türkiye operasyonları öyle kolay bitmeyecek!.
Evvelâ, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın (kılıçla çıktığı o meşhur) Ayasofya Hutbesi’ni “Atatürk’e Ayasofya ve Fatih üzerinden lâ’net okudu” diyerek, şimdi de geçenlerde gerçekleşen CB Erdoğan’ın da katıldığı Hafızlık Töreni’nde İmam Hatib Mustafa Demirkan’ı “Atatürk’e kâfir dedi” iddiasıyla dillerine doladılar.
Mustafa Demirkan hoca, CB Erdoğan’ın âile dostu, hemşehrisi. Oğlunun nikâh şahitliğini de Erdoğan’ın eşi Emine hanım yapmıştı. Bunlar, havlamaları coşturan temel saik…
Demirkıran hoca, “Bu ve bu gibi eserler (kıyamete kadar) mabed olarak kalması için inşa edilmişlerdir. Öyle bir zaman geldi ki, bir asır gibi bir zaman içinde ezan ve namaz yasaklandı ve (Ayasofya) müze haline çevrildi. «Bunlardan daha zalim ve kafir kim olabilir?» (bu meâlde çok àyet var Kur’ân’da) Ya Rab, bir daha bu zihniyetin bu milletin başına gelmesini mukadder buyurma…” demiş.
Altına her Müslüman Türkiyelinin imza atacağı sözler. Yalan değil, bilakis hakikatin tá kendisi. Küfür değil, “şunları şunları yapanlar Kur’ân’ın şu hükmünün kapsama alanına girer” meâlinde sözler.
Demokratik, laik ve fikir hürriyeti olan bir ülkede kimse Atatürk’ü sevmeye zorlanamayacağı gibi dini yönden aklamak mecburiyetinde de değil. 5816 da zaten bunu va’zetmiyor, küfür ve şedid hakaretleri men ediyor. Kâfir demek ancak bir şeriat devletinde suç sayılabilir!.
Atatürk öyle yapmış ve sizde de Müslümanlık kaldıysa, üzerinize düşen, gıyabında tövbedir. “Allah’ım atamızı afvet, bir cehalettir yapmış, kereminle onu bağışla” diye duâ edin tepinmek yerine.
Muhaliflerinize saldırıp durdukça millet Atatürk’ü daha fazla sevmiyor ki. Avazınız velveleniz yankı yapıp yine size dönüyor, yine sizi eziyor. Akıllı olun, millet ile savaşmayın. Hele Allah ile asla. Lâ gālibe illallah.
Not: Bir şeye şaşırıyorum, bu kafadakiler nasıl oluyor da “erken seçim” istiyorlar? Yahu millet bunlara oy değil, ot bile vermez… 31.05.2021
YORUMLAR