1980 ihtilalinde Kastamonu’yu temsil eden tek profesyonel kulüp kapanma noktasına gelmişti! Belediye Başkanı yok, Vali yok. Tüm yetki Alay Komutanı’nda…
Kastamonuspor maçlara çıkamıyor. Zaten zor durumda olan kulüp deplasmanlara dahi gidemeyecek konuma geliyor.
Kulüpte eskiden futbol oynamış olan o dönem de antrenör ve kulüp başkanlığı da üzerine kalan rahmetli İsmail Dikmenli çaresiz bir şekilde topladığı 100 kadar taraftar ile Kastamonu Valiliği’nin yanındaki Askeriyenin önüne kadar gider.
Taraftarlar ellerinde davullarla ve kırmızı-siyah bayraklarla uzun süre maçlarda söyledikleri tezahüratları burada da koro halinde söylemeye başlar.
Uğultulu sesi duyan dönemin Alay Komutanı namı diğer (Deli Albay) dışarı çıkar… Albayın durumu anlaması pekte uzun sürmemiştir. Kulüp Başkanı rahmetli İsmail Dikmenli, iki elini kaldırarak taraftarların susmasını ister. Taraftarlar seslerini kestiğinde de İsmail Dikmenli başlar konuşmaya; “ Komutanım, devletimize karşı boynumuz kıldan incedir. Askerimize karşı boynumuz kıldan incedir… Bu gün buraya karşımızda muhatap bulamadığımız için gelmek zorunda kaldığımız için üzgünüz… Lakin kulübümüz kapanmak üzre. Sizden başkada gidecek ve muhatap alacak makam bulamadık… Bize yardım edin, kulübümüz kapanmasın” şeklinde bir konuşma yapar.
Deli Albay, şöyle bir İsmail Dikmenli’nin gözlerine bakar daha sonra orada toplanan taraftarların gözlerinin içine bakarak , samimiyetlerini anlar ve şöyle der; “ Siz sıkışmasaydınız buraya kadar gelmezdiniz. Rahat olun kulübünüz kapanmayacak, biz yönetim kurulu ile bir toplantı yapıp, bir yol haritası hazırlayacağız. Hadi şimdi gönül rahatlığıyla evlerinize gidin” der…
Kastamonuspor taraftarı bu sefer başlar tezahürata… “ En büyük albay bizim albay” diye. Oradan ayrılarak cadde boyuncu Kastamonu sokaklarını inletirler.“ Hiç durmaz taraftarlar ellerinde davullarla hep bir ağızdan inletir Kastamonu sokaklarını…
Devamın da , İsmail Dikmenli Başkanlığındaki yönetim kurulu ile bir toplantı yapar Deli Albay Kastamonu eşrafından gerekli olan para toplanır ve kulüp kaldığı yerden yoluna devam eder.
İşte bu yüzden bu kulübün Kuzeykent’teki tesislerinin adı “İsmail Dikmenli Tesisleridir”
Sırasıyla kulüpte önce futbol oynamıştır, sonra antrenörlük yapmıştır. En sonunda da kulüp başkanlığı görevini üstlenmiştir.
80 ihtilalinde de kulüp tam kapanmak üzereyken böyle bir eylem yaparak “Lütfen” demiştir ve karşılık bulmuştur.
Eeee daha neyi anlatalım…
O dönemin taraftarları kulübü kapanmaktan böyle kurtarmıştı! Bu kulübün amatöre düştüğü zamanı ve tüm hikayesini biliyorum… BAL Liginde ve 3.Ligde şampiyonluk yaşadığı zamanda bilinen ve bilinmeyen tüm hikayelerine de şahitlik ettim.
Vallahide billahide bugün yaşanan kaos kadar ve gelinen kaos kadar bir dönemi ne tarihte gördük, şahit olduk nede yakın zamanda yaşadık.
Eskiden üsturuplu bir eleştiri yaptığımız zaman mutlaka birileri üzerine alırdı. Şimdilerde yapılan eleştirileri ve uyarıları her kes okuyor, duyuyor ama maalesef görmezden ve duymazdan geliyor(!)
“Vizyoner Kastamonulular neredesiniz ?” dedik anlayan yok… Hatta devamında, “Gastın neydi Moni” dedik onuda anlayan yok. Şimdi “ Kızım sana söylüyorum gelinim sen anla” diyeceğiz bakalım anlayan çıkacak mı?
Hatta direk kızımıza değil gelinimize de, oğlumuza da açık açık söyleyeceğiz…
Bakalım ses nereden gelecek?
Çok kıymetli Cengiz Aygün abi…
Şimdi beni iyi dinleyin.
Ya siz yanlış yapıyorsunuz! yada size birileri bilerek yanlış yaptırıyor!
Bize yansıyan fotoğraf tamda böyle.
Belki tribünlerde takımlarını karşılıksız destekleyen taraftarlar bunu düşünemiyorlar ama bu memlekette eli kalem tutan , düşünen ve sorgulayan insanlar böyle düşünüyor. Bunu böyle bilesiniz!
Üzülerek söylüyorum bu takım bu sene öyle ya da böyle düşecek!
Peki bunun sorumlusu kim olacak?
Vallahide billahi de bunun 1 numaralı sorumlusu bugün gelinen duruma sessiz kalan KSK taraftarları olacak… !
Devamında 2.Numaralı sorumlu Cengiz Aygün olacak. Devamında 3 numaralı sorumlusu Belediye Başkanı Opr.Dr. Galip Vidinlioğlu, 4 numaralı sorumlular ise seçilmiş Milletvekilleri Hakkı Köylü, Metin Çelik ve Hasan Baltacı) olacak.
Bak Cengiz abi…
-Sizin yönetiminiz ilk başta takvimi hiçe sayarak bilerek genel kurul tarihini hiç olmayacak tarihe aldı. (Büyük bir hataydı)
-Sizin kontrolünüzdeki KSK yönetimi oluşan divana önceden planlandığı gibi hazırlanan istifa dilekçelerini vererek bu kaos ortamına zemin hazırladı! (Bu da hatanın en büyüğüydü)
Devamında eski kulüp müdürü Cihan Tok ‘ben varım’dedi. Son anda bazı ayak oyunlarıyla geri adım attırıldı!
Son olarak bir iki gün önce , Kastamonuspor’un eski futbolcusu ve şimdiki İstanbul Kastamonuspor Başkanı İlker Dilek ‘ Biz hazırız’ dedi.. Yine karşısında muhatap bulamad! Neden?
Eyyyy Kastamonuspor’un cefakar taraftarları…
Bugün siz şayet tarihte olduğu gibi rahmetli Altınmakas ve İsmail Dikmenli ruhunu taşıyor olabilseydiniz ! Vallahi de billahi de sizin önünüzde ne siyasetçiler nede bürokratlar durabilirdi. Çünkü onlar hiçbir zaman kişisel menfaatlerini düşünmediler ve hiç bir zaman ben demediler… Sürekli biz-biz diye haykırdılar. Onların tek derdi “ Kastamonu” isminin ulusal yarışmalarda yarışmasıydı. Onların tek dedi Kastamonu’ydu…
Peki şimdi size soruyorum;
Sizin derdiniz nedir?
GÜNÜN SÖZÜ
“Sahipsiz kulübün batması haktır, sen sahip çıkarsan bu kulüp batmayacaktır”
YORUMLAR