“Bütün Bir Ömür Bir Şeyler Savundum”
Say, paylaşımında sanatın evrensel bir dil olduğuna dikkat çekerken, zaman zaman anlaşıldığını, zaman zaman ise anlaşılamadığını ifade etti. “Bütün bir ömür bir şeyler savundum. Sanki tüm ödediğim bedeller boşaymış gibi, her şey silbaştan gibi.” sözleriyle, sanat yolculuğunda karşılaştığı zorlukları dile getirdi.
Özellikle “Mozart ve Mevlana” bestesini Türkiye’de daha çalamadık bile.” cümlesi, sanatçının eserlerini Türkiye’de sahnelemede yaşadığı sıkıntılara işaret etti.
“Bazen Gitmek İstiyorum”
Sanatçının paylaşımında dikkat çeken bir diğer nokta ise Türkiye’de sanatçı olmanın getirdiği yalnızlık hissi oldu. “Bazen gitmek istiyorum. Nereye gideyim?” ifadeleri, Say’ın yaşadığı duygusal yükü gözler önüne serdi. Ancak buna rağmen sanatından vazgeçmeyeceğini vurgulayan Say, “Konserlerime gidiyorum her gün. Her yere müzik yapmaya gidiyorum.” sözleriyle sanatına olan bağlılığını ortaya koydu.
“Seslere Bırakıyorum”
Paylaşımında müziğin kendisi için en güçlü anlatım aracı olduğunu vurgulayan Say, “Müziğimde tüm düşündüklerimi, isyanımı seslere bıraktım artık. Sesler anlatsın bizi. Beni değil, bizi!” ifadeleriyle sanatının toplumsal bir anlam taşıdığına dikkat çekti.
Son olarak, mevcut dönemi “en zor dönem” olarak tanımlayan sanatçı, “Bitsin endişe çağı. Aydınlıklar gelsin. Sevgi dönsün.” diyerek umudunu kaybetmemeye çalıştığını ifade etti.
Fazıl Say’ın paylaşımı, sanatçının mücadelesini, duygusal çalkantılarını ve müziğe olan tutkusunu bir kez daha gözler önüne serdi.