Filistin Yalnız Değildir
Merhaba sevgili Başkent postası okurları
İsrail’le Filistin arasında yaşanan olaylar malesef hepimizi derinden sarstı. İki tarafında sivillere yaptığı iskenceler insanlığa sığmayan uygulamalar asla kabul edilemez ve kan dondurucu nitelikte malesef. Bunlar gözümün önünde yaşanırken yine tarihte neler yaşanmışta bu duruma gelmiş iki ülke diye okuyup arastirmaya basladım. Aslında hepimiz biliyoruz ama belki onlarin tarihinden ders alir kendi kaderimizin onlar gibi olmamasi icin daha bilincli haraket ederiz diye hatırlıyalim istedim.
İsrail devleti bu gün işgalci konumunda ama bu konuma nasıl gelindi oraya topla tüfekle mi geldi elbette ki hayir.Günümüzde aç gözlü paraya tapan vatan bilincinde olmayan insanlarin yaptığı gibi Filistin halkının ataları topraklarını büyük paralar karşılığında İsraillilere satmışlar.Hatta Yahudilere toprak satışı yasak olduğu halde onuda kılıfına uydurmuşlar gidip İngiliz Fransız vatandaşı olup öyle almışlar Filistin topraklarını yahudiler.Tabiki bu büyük bir planın parçası.Önce küçük küçük parcalar halinde toprak alan Yahudiler on bin yirmi bin yüz bin derken Filistinlilerden daha fazla nüfusa sahip olmuşlar ,satın aldıkları topraklarda İsrail devletini kumuslar.Para için toprağını satanlar gitmiş vatanını satmayan Filistinliler azınlık olarak yaşamaya başlamışlar. Yerini yurdunu satan parayı cebine koyanlarda dünyanın çeşitli ülkelerine gidip gününü gün edip yeni hayatlar kurmuşlar.Sonrası malum kan ve göz yaşı kalmis geride kalan halka.. Yani öyle topla tüfekle isgal edilme değil tamahkar emlak ve mülk sahiplerinin büyük kâr edeceğiz diye topraklarıni satması sonucu oraya yerleşmiş Yahudiler.Çiftçiler den yabancılardan köylülerden parça parca toprakları alan Yahudiler 14 Mayıs 1948 tarihinde İsrail devletini kurmuştur.Ve toprak satın almalar devam etmiştir.Daha sonra İsrail 1967 de Altı gün savaşları diye bilinen savaşta komşuları Suriye Ürdün ve Mısırla savaşa girmiş Ürdünün kontrolü altindaki Doğu Kudüsü Mısır’dan Sia yarımadasını Suriye’den Golan tepelerini Filistinde Gazze şeridi ve Batı Şeria yı işgal edip topraklarını dört katına çıkarmıştır.İsgal ettiği Kudüs’ü 1980 de bölünmez Başkent i ilan etmiştir. Filistin İsrail çatışmaları İsrail’in Doğu Kudüs’ü işgal ettiği günden bu yana devam etmektedir. İsrail yoksul Filistin halkına baskı ve zulüm uygulamaya başlamış bölgede kan ve göz yaşı günümüze kadar dinmemistir.Eğer bugün müslümanlar icin kutsal olan Kudüs ve müslümanların ilk kıblesi Mescidi Aksa İsrail’in işgali altindaysa bunun sorumlusu Osmanlıya ihanet eden ve Osmanlının yasaklamasına rağmen topraklarını Yahudilere satıp İsrail devletinin kurulmasına zemin hazırlayan Filistin halkdır.Yahidiler sinsice parça parça Filistin topraklarını alıp binlerce yıllık emellerine ulaşarak İsrail devletini kurmuşlar güçlendiklerinde önce komşu ülkelere savaş açıp onlarin topraklarini işgal etmişlerdir. Ortadoğu kan ağlıyorsa Filistin kan ağliyorsa bunun sebebi atalarının sattığı topraklara yerlesen yerleşince de etrafındaki topraklari isgal eden İsrail’ ve toragini satan Filistinlidir.
Eğer bir Filistin olmak istemiyorsak ülkemizdeki yabancılara vatan topraklarımızı satmayalım .Vatan namustur.Vatan toprağı namustur bu toprakları bize kanlarıyla alan atalarımız emanet etmistir.Onların emanetlerine sahip çıkmak her Türk evladının namus borcudur. Yarın torunlarımız bu topraklarda bu güzel vatanımızda huzurla yaşasın istiyorsak ne pahasına olursa olsun Filistinin düştüğü hataya düşmeyelim.
Evet sevgili dostlarım Ekim sayımızdan hepinize sevgiler selamlar gönderiyorum.
Dilerim yeryüzündeki tüm savaşlar son bulur herkes huzurla mutlulukla yasamaya devam eder.Savasın kazananı olmaz kaybedenı hep çocuklar ve kadınlardır.Dunyamiza barış ve huzur gelmesi dileğiyle hoşçakalın .
YORUMLAR